27

4.6K 318 234
                                    

🌌

"Dikkat et!"

Dizlerine kadar gelen beyaz cehennemin içinde koşan Bucky, Rusya'nın yoğun kar yağışlı havasının sebep olduğu görüş zorluğuna karşı koyarak etrafa bakındı. Sevdiği kadını kaybetmesinin saniyelerini almasına inanamaz iken duraksadı ve arkasına bakarak karların içinde açtığı yolu incelerken bu ülkede ruhuna zorla işlenen Winter Soldier yeteneklerini kullanmaya karar vererek etrafı dinledi. O an sırtına doğru yapılan saldırıyı öngördü ve çevik bir hareketle arkasını dönerek yakaladığı bedeni karlara gömdü. Şaşkınlık dolu bir iç çekiş sessiz ortamda duyulan tek şey olurken beyaz cehennemin içine gömülen beden metal koluna tutundu.

"Siktir!"

Metal kolun zayıf noktasını bilen tek kişi olduğu için ani bir hareketle, kolayca Bucky'i alaşağı etti. Karlara gömülmenin intikamını alma isteğiyle adamın üzerine çıktı ve soğuktan kızarmış elleriyle topladığı karları üzerine fırlattı. Bucky bu sırada ellerini yüzüne siper ederken kahkahalara boğulmuştu.

Rusya sınırları içine girdiğinde gerçekten epey gerilmişti. Soğuğu hissetmek bir yana, gördüğü sokaklarda yaptığı eylemleri ve cinayetleri hatırlamak kendisine hiç iyi gelmemişti. Rusya'da olmak çok zordu. Bu havayı solumak bile ruhunu daraltan bir ayrıntı idi ama her şeyi katlanabilir kılan şey, Leda'nın sürekli yanında oluşuydu. O gün konuşurken korktuğu zaman elini tutup tutmayacağını sorarak dalga geçmişti fakat Leda, ciddi anlamda bir saniye olsun elini bırakmamış ve attığı her adımda Bucky'i yanında tutmuştu ve şimdi, normal iki sevgili gibi karlar içinde vakit geçiriyorlardı. Bu Bucky'nin hayal ettiği ama asla normal olamayacağını bilmesi nedeniyle gerçekleşme ihtimalinin düşüklüğünün farkında olduğu bir eylemdi. Gerçek olduğuna inanması biraz güç olmuştu ama Leda gülerek onu bir haftalığına yerleştikleri sessiz dağ evinden dışarıya çektiğinde uyanmak istemediği bir rüyaya sorgulamaksızın koşmuştu.

"Lütfen, dur!"

Yüzüne gelen karları engellemek için Leda'nın kızarmış ellerini tuttuğu zaman genç kadın bu hareketi kendi lehine çevirerek adamın ellerini soğuk zemine sabitleyerek yüzüne doğru eğildi.

"Bu haksızlık."

Diye mırıldandı, Bucky. Yüzüne doğru eğilen Leda'nın yarattığı sıcaklığa karşı koymaya çalışarak yutkundu fakat dudakları neredeyse birbirine değiyor iken Leda'nın kısık bir ses tonuyla konuşması iradesine hiç yardımcı olmuyor.

"Senin beni karlara gömmüş olman haksızlık değil miydi?"

"Bana sırtımdan saldıracaktın."

Tüm hâkimiyete sahip olan Leda muzur bir sırıtış ve imâ dolu bir mırıltıyla adamın dudaklarına kapandı.

Rusya'nın başkenti olan Moskova'nın bir ucunda, etrafında yerleşim alanı bulunmayan ıssız ve sessiz bir dağ evinin çevresinde koşuşturmak, hemen ardından karların içinde ufak bir kaçamak yapmak inanılmazdı! Bucky tarafından alt dudağı dişlenirken üzerine yağan yoğun kar ve giydiği ince kazağın içine giren dondurucu hava da umrunda değildi. Onları bölen şey, ki ne zaman böyle bir eylemde bulunsalar bir şekilde anları bölünüyordu ve ikiside bundan memnun değildi, beyaz karlara yansıyan hologram oldu. Derisinin altında bulunan mekanizmaların yansıttığı holograma dönen Leda gelen birkaç mesaja göz ucuyla bakarak derin bir nefes aldı.

"Bu ne?"

"Rusya'da bulunduğum sürece takip etmem gereken çalışma programım."

"Uh." Bucky, holograma Leda gibi göz ucuyla baktı. "Epey yoğun görünüyor."

Barnes | My Precious Gem 🌌Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin