......Odasının camından onlara bakan Feride, sık sık oğluna el sallıyordu.
Doktorların ona, bir daha çocuğun olamaz demesinin üzerinden yıllar geçmişti ,ama o yıllar sonra bir erkek çocuğu sahibi olmuştu. Bunun için her zaman dua etti, çocuğunun dünyaya gelmesi öyle bir ana denk gelmişti 'ki, kimsesizlikten yoksun kaldığı Almanya'da yaşadığı ilk yıllardı. Ömer'in doğuşu onun hayata yeniden başlaması idi. Aslında Feride'nin de yeniden doğuşu demekti. Aile içinde Enderin yaklaşımları tümü ile değişmişti artık, ailesine daha çok vakit ayıran biri olmuştu. Özellikle 'de oğluna .Ama Feride'nin geçmiş içinde hep bir yara olarak kalması ,ona her zaman hüzün dolu bakışlara sevk ediyordu. Enderin kendine karşı olan sempatik tavırları Feride ile daha çok ilgilenmeleri, ona hep yapmacık ve çocuğu olduğundan ötürü bu tavrı sergilediği geliyordu, hatta Ömer beş yaşlarında iken, tekrar çocuk sahibi olmak istediler, ama bu asla mümkün olmadı, gördükleri birkaç tedavide bu kez Enderin bazı sağlık sorunlarının buna müsaade etmediği ortaya çıktı. Bazı hücrelerin tamamen görev yapamadığı ve uzun bir tedavi sürecine ihtiyaç duyulduğunu söyledi, yalnız bu tedavinin işleyişi döneminde doktorun kafasını kurcalayan bazı gelişmeler oldu. Bir gün Feride'yi arayarak ona hasta haneye yalnız gelmesini söyledi, eşinin tedavisi ile ilgili bir durumu görüşeceğini belirtti, doktorun Feride ile böyle konuşması onda kısa süreli bir şaşkınlık yarattı. Şimdiye kadar genellik le Ender tek başına gider veya arada bir Feride ile giderlerdi. Feride doktorun kendisine ne diyeceğini merak ederek Endere durumu belli etmeden doktorla görüşmeye gitti. Odasına gittiğinde doktorun elinde çekilen filmler tatil sonuçları ve benzeri kağıtlar vardı.
''Buyurun Feride hanım, hoş geldiniz oturmaz mısınız.''
''Hoş bulduk Ahmet bey''
''Sizi buraya kadar yorduğum için özür dilerim, ama bazı mühim konuları bizzat sizinle görüşmem lazımdı.''
''Rica ederim Ahmet bey, sizi dinliyorum.''
''Bakın Feride hanım ,şu dakika itibarı ile tıbbın dili ile sizinle konuşacağım''.
Nefes alma aralığı uzayan Feride, bu sözden sonra içimdeki heyecanın iyice arttığını hissetti, nerede ise kalp atışlarını duyar hale gelmişti.
''Konumuz eşiniz Ender bey ,malumunuz ki uzun süredir tekrar çocuk sahibi olmak istiyordu. Âmâ sağlık sorunları ortaya çıktığı için, bu mümkün olmadı, bunun için bazı tedavi yöntemleri denedik, âmâ maalesef bir netice elde edemedik''.
Üzgün duruşuyla Feride...
''Yani bu mümkün değil öylemi..''
''Maalesef Feride hanım, oğlunuz Ömer'e hamile kalana kadar ,sizin de bazı sağlık sorunlarınız oluştu, âmâ yapmış olduğunuz tatiller ve filmler neticesin de zarar gören hücreler kendini toparlamış, şu an gebe kalmanız için hiçbir engel yok. Âmâ aynı düzenlemeyi Ender beyde değil bu gün geçmişte bile günlerdir incelemiş olduğum tüm filmlerde bulamadım.''
Şaşkın gözler ile doktora bakan Feride ..
''Nasıl yani doktor bey anlayamadım.''
''Bakın Feride hanım, bu sözleri tıbba dayanarak söylüyorum ki ,Ender beyin sağlık sorunu şimdi oluşmadı, zarar gören tüm hücreler ölü ve çok eski ,sizin Ender bey tarafından hamile kalmanız veya Ender beyin çocuk sahibi olma ihtimali sıfır.''
Şaşkınlığı iyice artan Feride
''Siz ne dediğinizin farkında mısınız Ahmet bey''
''Farkındayım Feride hanım, bu çok ciddi bir konu elimde görmüş olduğunuz bu kağıtlar ve filmler, Ender beyin tüm hücrelerinin uzun yıllardır aktif olmadığını söylüyor, buna en büyük delil kan gruplarınız. Ender beyin kan gurubu -0- dır, sizin kan gurubunuz –A B- dir oğlunuz Ömer'in kan gurubu -0- dır.''.
''Bununla nasıl bir sonuç ortaya çıkıyor peki.''
''Şöyle bir durum çıkıyor -0- gurubu ile -A B-gurubu bir çiftin çocukları her zaman ya -A- gurubu yada –b- gurubu doğar bu çiftin -AB- yada -0- gurubu çocukları olamaz....işte böyle Feride hanım bu durum da şunu söylemek istiyorum ki ,Ömer'in babasının Ender bey olma ihtimali tıbba göre imkansız ,bunun en büyük delili kan gruplarınız.''
Doktorun söylediği her söz ,Feride'nin beynin de depremler yaratıyordu, ne yapacağını bilmez bir şekilde başı öne eğik eli ile anlını tutuyordu, birden gözleri doldu, gözlerinin önüne gelen ilk hayal Ferit ile geçirdiği son gece oldu, bu hayal dolan gözlerinin iyice ağlamasına sebep verdi. Masa üzerinde duran kağıt mendilden Feride'ye uzatan doktor
''Ağlamayın Feride hanım ,bu saatten sonra size söz veriyorum, konuştuğumuz her kelime aramız da kalacak, lütfen rahat olun.''
Feride o gün geçmişte yaşadıklarını doktorun samimiyetine güvenerek anlattı. Bu konuşma o gün her ikisinin arasın ebediyete kadar bir sır olarak kaldı...
Babası ile bisiklet sürdükten sonra eve gelen Ömer, hızla annesinin yanına çıkarak
''Biliyor musun anne ,babam ile yaptığımız bisiklet yarışını ben kazandım, onu geçtim anne.''
Oğlunu yanağından öpen Feride
''Aferin tatlım ,ama yine de hızlı bisiklet sürmek yok tamam mı..''
''Tamam anne..''
''Hadi bakalım şimdi elini yüzünü yıka ve alta salona geç, birazdan akşam yemeği yiyeceğiz.''
Feride'nin yanına gelen Ender
''Oğlumuz gerçekten çok büyümüş Feride ,bunu bu gün bir kez daha gördüm, sanki doğduğundan beri bisiklet sürüyormuşçasına ustalaştı bir an, onu yakalayamadım, yıllar ne çabuk geçiyor, onu kollarıma aldığım ilk gün gibi her şey, o büyüdükçe bizler yaşlanıyoruz''.
Dolabı düzenleyen Feride'ye arkasından sarılan Ender, onu kolları ile kavrayarak
''Ama sen her şeye rağmen ilk günkünden daha da güzelsin. Geçen yıllar güzelliğine güzellik katıyor, bunun için tanrıya ayrıca dua ediyorum.''
Enderin ellerini belinden çeken Feride
''Tanrına dua ederken ,geçmiş hiç mi aklına gelmiyor Ender .Ömer doğana kadar ki Ender seni hiç mi utandırmıyor, şimdi yanıma gelmiş, benim için tanrıya dua ettiğini söylüyorsun, lütfen Ender, ne beni kandırmaya çalışıp süslü sözler söyle bana , nede kendine söyle, birbirimizi kandırmayalım..''
![](https://img.wattpad.com/cover/47057162-288-k621726.jpg)