Bölüm 3

791 42 0
                                    

              ..Ölüden  farkı olmayan duruşunu bozmayan Feride, ağır hareketlerle başını kaldırarak..

''Şu yüzüme bakar mısın ?..iyice bak ve beklediğin cevabı gör''.

                            Feride'nin dudaklarına bir öpücük konduran Ender ..

''Somut mana gerek yok, iki gün ayrı kaldığımız için mi tüm bunlar .Birazdan kayıp iki günü telafi ederiz''.

                           Sıkılmış bir şekilde ,masadan kalkmak isteyen Feride'nin kolunu tutan Ender ''Sigaramı içeceksin yoksa ,burada içebilirsin''..

                         Enderin neden böyle davrandığını ,çok  iyi biliyordu Feride. İçinde biriken sevgisizlik,  Enderin  hiç bir sözüne tahammül edemiyordu artık. Eşinin cilalı, sabun köpüğü sözlerine daha fazla dayanamayıp masadan gitmek istedi, çünkü onun karşısında durduğu her an, nefes almasının daha da zorlaştığını hissediyordu.

                          Tam masadan kalkarken kolunu tutan Ender ,gergin bir yüz ifadesiyle..

''Nereye gittiğini sorabilir miyim''?

                            İçindeki  öfkeden olsa gerek ''titrek dudaklarına hapsolmuştu bir süre sözleri' 'var gücüyle sözlerine başlayan Feride ..

 ''Senin burada, gerçekçi olmayan sözlerinin karşısında oturmak istemiyorum. Az önce odamda gördüğüm kötü rüyayı sana anlatmak istedim. Ama sen, bunu hiç umursamadın. Zaten hayatımda olan biten hiç bir şeyi umursamıyorsun. Senin aklının  çalıştığı tek şey para ve yatak odasına girdikten sonra karının bacaklarının arası, başka hiç bir şey senin umurunda değil. İki gündür evde yoksun, aklında olan tek şey bir an önce evine gelip beni becermek değil' mi. Ne olurdu gelirken elinde küçük bir çiçek olsa ,beş dakikada olsa benimle içten samimi bir şekilde ilgilensen, bir iki kelime mutlu söz etsen .Evleneli tam on yıl oldu, ağzından çıkarların dışında tek tek bir mutlu söz duymadım. Senden çok şey mi istiyorum. Bir kadın olarak en doğal hakkım değil' mi...? Senden ne para, nede pul istiyorum, sadece samimi olan bir kaç kelime, beni mutlu etsin yeter, inan çok bir şey değil, yüzümde mutluluğun izleri yok, bunu sende görüyorsun, hiç yanıma oturup bunun sebebini sordun mu....?

                        Ender başı önde büyük bir sessizlikle Ferideyi dinliyordu. Yüzünde en ufak bir pişmanlık dahi yoktu.

                         Sözlerine kaldığı yerden devam eden Feride ..

''Zaten yanıma oturup derdimi sıkıntımı sorsan, şu an bu durumda olmazdık. Bana sadece bakmayıp birazcıkta görmeyi deneseydin, şu an bu yaşlı gözlerle sana bunları anlatmazdım. Kocalık bu değil, erkeklik bu değil. Bir kadının ruhunu okşayamıyorsan , iki kelime güzel sözle gönlünü alamıyorsan, senin içinde beslediğin sevginde aşkında yerin dibine batsın..! tamam mı yerin dibine batsın''.....!

FERİDEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin