Just Friends(?)

Meşhur?

Magnus erkek kardeşini evden aldıktan sonra birlikte gidebilecekleri bir kafe düşünmeye başlamışlardı.

"Şu az ilerideki kafe bildiğim kadarıyla 7/24 açık ve pastane ürünleri de güzel." Dedi Collin kemerini takarken.

"İyi bakalım, oraya gidelim."

"Alec seni niye ekti? Yani... ona doğum günün olduğunu söylemedin mi?"

"Niye söyleyeyim Collin? Benim umurumda mı doğum günüm olması."

"Değil ama söylesen Alec seninle kalırdı."

"Acıdığı için..."

"Sana değer verdiği için. Arada fark var."

"Sen her şeye burnunu sokma bücür."

Değişen trafik ışığı ile kırmızı ışıkta durmuştu Magnus.

"Ama abi, sen Alec ile geçirmek istememiş miydin gününü?"

"Evet de doğum günüme özel bir şey olsun istemedim. Sadece doğum günümde yanımda ilk kez birisi olsun istemiştim. Başka bir nedeni yok."

"Niye ekildin?"

"20 dakika önce tanıştığı adamla kanka olmaya karar verip beni bıraktı." Deyip gülmüştü Magnus. "Gerçi beni de çağırdı ama ben pek gitmek istemedim."

"Tam senlik hareket. Bence Alec doğum günün olduğunu bilse gitmezdi."

"Olabilir ama bunun cevabını artık öğrenemeyeceğiz."

"Babam bir şey yaptı mı?"

"Saçmalama Collin, o benim doğum günlerimi ne zaman hatırladı ki? Sen de söylemedin değil mi?"

"Söylemedim korkma. Ben sana hediye aldım da evde kaldı, eve dönünce veririm."

"Zahmet etmeseydin."

"Ne zahmeti Magnus? Sen benim hayatımdaki en önemli şeysin. Keşke daha fazlasını yapabilsem."

"Yapıyorsun zaten. Sen olmasan ben o evde her gün boğulurdum. Senin sayende arada nefes alabiliyorum."

"Kardeşler bugünler içindir çünkü."

Sonunda gelecekleri kafeye varmışlardı.

Collin hızlıca inip abisine kocaman sarıldı.

"İyi ki doğmuşsun."

"Tamam kes, hemen duygusallaşma." Deyip geriye çekildi Magnus. Collin'in gözlerinin yaşardığını görünce bir an kötü olmuştu.

"Sen daha iyisini hak ediyorsun abi."

"Ben zaten şu an en iyisine sahibim." Deyip tekrar kardeşine sarıldı Magnus. Kendisini ağlamamak için tutmayı son anda başarmıştı.

Sonunda birlikte içeriye girdiler. Collin ben hallederim diyerek Magnus'u bir masaya gönderdi ve abisi için pasta seçti.

"Üstüne de 22 yaş mumu koyun lütfen."

"Birazdan getiriyoruz."

Collin masaya döndükten sonra abisinin karşısına oturdu ve gülümsedi.

"Bir gün gelecek abi, şu masada onlarca kişi oturup kutlayacağız senin doğum gününü."

"Öyle bir şey istemiyorum ben."

"Ama ben istiyorum. Ve böyle olacağına da inanıyorum."

"Çok kişi olsa ne değişir boşver. Çok insan demek çok sorun demek."