Just Friends(?)

Niye kavga ettiniz?

Magnus ve Alec'in yaz tatilleri bu olaydan sonra sorunsuz bir şekilde ilerlemişti ki Magnus bu kadarını beklemiyordu.

Alec cidden... değişmeye çalışıyordu. Eski konular açılmıyordu hiçbir zaman.

Hatta eski sevgilisi birkaç kez onları rahatsız etmişti ve Alec ona ağzının payını vermişti

Yine de Magnus hala tam anlamıyla Alec'e güvenemiyordu. Onu test etmek istemişti ama sonra karşılaşacağı şey olumsuz olursa ne yapacağına karar veremeyip boşvermişti.

Ve sonunda tatilleri bitmiş, okulları başlamıştı. Artık Alec ile eskisi kadar sık görüşemiyorlardı.

Alec okulda bazen Jace'i görüyordu. Jace yanına gelip birkaç kez konuşmayı denemişti ama Alec onu terslemekle yetinmişti.

Bu arada herkes Alec hakkında konuşuyordu. Geçen sene de Magnus ile yakınken çoğu kişi hakkında konuşmuştu ama şimdi alenen sevgililerdi. Magnus çıkışta gelip Alec'i bekliyor, okulda kimseden çekinmeden el ele tutuşup gezebiliyorlardı.

"Duyduğumuz zaman çok şaşırdık."

Alec sınıftaki arkadaş grubuyla otururken içlerinden birisi demişti bunu.

"Neyi?"

"Magnus ile ilişkini. Yani sen hep çok kapalı bir kutuydun. Hiç belli etmedin."

"Benim daha çok şaşırdığım nokta Magnus'un sevgili yapması aslında." Demişti erkeklerden birisi. "Onun hakkında hiç iyi şeyler duymadım. Sevgili yapması imkansız gibi geliyordu ama Alec iyi cesaret sendeki. Öyle bir adamla sevgili olmak herkesin altına gireceği bir yük değil."

"Öyle bir adam derken neyi kastediyorsun?"

"Anladın işte. Adamın hakkında çok pis dedikodular dönüyor. Seks partileri falan yaptığını söyleyenler bile vardı."

Çocuk bunu dediğinde kızlardan birkaçı gülmüştü.

"Abartı şeyler bunlar." Dedi kızlardan birisi Alec'i savunmak adına konuşup. "Hep siz sevdiyseniz birbirinizi, bunların önemi yok."

"Ben yapamazdım abi. Benim dokunduğum insanın üzerinden zamanında buldozer gibi geçildiğini bilsem midem bulanırdı."

(Ben senin üzerinden bir geçerim var yaaa)

Tom bunu dediğinde bir anda ortamda ölüm sessizliği olmuştu. Alec ise Tom'un cevabına gülmüştü.

"Geçen sene aynı anda iki kızı idare eden herifin burada ahlak dersi vermesi çok komik."

Alec bunu dediğinde ortam bir anda gerilmişti.

"Ne?"

"Ne dediğimi duydun. Sen çok ahlaklısın sanki de başkalarının ahlakına laf ediyorsun."

"Alec, bir kontrol etseydin Magnus'u." Demişti Tom gülerek. "AIDS falan kapmış olmasın milletten."

Tom öne eğilip bunu dediğinde Alec bir anda onu yakalarından tutmuş, masajın üstünden kendine doğru çekmişti.

Masadaki herkes uzaklaşırken Alec çocuğu yere itip üstüne çıktı.

"Senin gibi kuduruk köpekler kontrolsüz dolaşabiliyor ama sokakta." Deyip Tom'a yumruğu geçirmişti. Kısa zaman sonra çevredekiler kavgayı ayırmış olsa da Alec'in siniri geçmişe benzemiyordu.

....

"Efendim Alec?"

Magnus dersteyken zar zor çalan telefonunu açabilmişti.

"Magnus, görüşelim mi?"

"Daha dersim bitmedi ama."

"Lütfen..."

Alec'in lütfen demesi üstüne Magnus dersteki hocanın ikazını bile takmadan sınıftan çıkmıştı. Hızlıca Alec'in söylediği yere gitmiş ve Alec'i boş banklardan birisinde otururken bulmuştu.

"Alec iyi misin?"

Alec Magnus'u hızlıca yanına çektikten sonra ona sıkıca sarılmıştı.

"Bir şey yok. Okuldakilerden birisiyle kavga ettim, moralim bozuktu. O yüzden seni yanımda görmek istedim."

"Niye kavga ettiniz?"

Alec cevap vermeyince Magnus olayı az çok tahmin edebilmişti.

"Benim yüzümden mi?"

"Hayır, o kendini bilmezlerin aptalca lafları yüzünden."

Alec Magnus'a daha sıkı sarılmıştı.

"Ne söylediler benim hakkımda?"

"Ne söylediklerinin bir önemi var mı?"

Alec bunu dediğinde Magnus istemsizce gülümsemişti.

"Onlara aldırma. Hakkımda herkes bir şey söylüyor benim."

"Hayatının hiçbir yerinde yer almayan kişilerin hayatını bu denli konuşması iğrenç değil mi?"

"Alec, herkes iğrenç şeyler yapıyor. Benin hakkında konuşan çoğu kişi benden daha beter şeyler yapıyor ama genelde hepsi gizliyor. Benim gizleyecek bir şeyim olmadığı için hakkımda bu kadar konuşuluyor. Ben konuşanları takmıyorum açıkçası. Çoğunun benden daha beter ilişkileri var çünkü."

"Zamanında onların yaptığı şeyleri ben de yaptım sana. Benden nefret etmek yerine beni sevmeye devam ettin."

"En azından sen hatanı sonradan fark ettin. Bu yüzden benim için artık bir önemi yok."

Magnus bunu dediğinde Alec istemsiz gülümsemişti.

"Seks partileri düzenlediğimi falan da söylemişlerdir şimdi sana. Onların hepsi hurafe, saçma sapan atıp tutuyorlar."

"Ne demek seks partisi düzenlemedim? Ayıp etmişsin." Deyip gülmüştü Alec. "Kendin hakkında söylenen şeylere hakimsin, bu beni daha fazla üzdü."

"Yüzüme karşı samimiyetsiz şekilde yapılan şeylerden iyidir." Deyip gülmüştü Magnus. "Ben alışkınım böyle şeylere, takma kafana. Senin canın sıkılmasın, benlik bir problem yok."

"Ben onların canını çok fena sıkacağım, o olacak." Deyip Magnus'un elini tuttu Alec. Sonrasında eline birkaç öpücük bırakmıştı.

"Bu arada Alec... Malia bizimle takılmak istiyormuş bu haftasonu. Evde çok sıkıldım diye telefonda bana 2 saat ağlandı."

"Olur, bana fark etmez. Seviyorum ben Malia'yı."

"Ihh... o da seni seviyor... sayılır."

"Sayılır?"

"Onun da manyak bir eski sevgilisi var, biliyorsun. Seni ona benzetiyormuş tavır olarak. Kıskanç erkeklere ölüm diye geziyor etrafta."

"Ben kıskanç bir erkek miyim?"

"Değil misin?" Demişti Magnus gülerek.

"Bence değilim. Belki azıcık kıskanç olabilirim ama hepsi bu. Onun manyak sevgilisi gibi değilim en azından."

"Onun sevgilisinin eline kimse su dökemez, orası ayrı mesele." Demişti Magnus başını Alec'in omuzuna koyarken. "Senin yüzünden en sevdiğim dersi ektim."

"Özür dilerim, gelmeni istemem biraz bencilce oldu biliyorum."

"Sorun değil. Bir dahakine de sen ekersin benim için dersini, olur biter."

"Her şey karşılıklı diyorsun yani?"

"Eh... bazı şeyler karşılıklı olmalı."

...

O yüzden Alec hemen altta oluyorsun cansmmamsms