Gerçeklerle yüzleşme

548 83 90
                                    

Alec hastane kapısından içeriye girip görevliden hızlıca Collin'in kaldığı odayı öğrenmişti.

Raphael ona olanları anlattığı anda çıkıp buraya gelmişti. Onun ve Collin'in iyi olmasını diliyordu şu an.

Hastanede kısa bir turdan sonra odayı bulmuş ve açık kapıdan bir anda içeriye girmişti.

"Alec?"

"Collin, iyi misin? Duyunca hemen geldim."

Alec ona bakan bir çift gözü fark etmiş ve başını cam kenarında oturan kadına çevirmişti.

"Alec bu annem Marcie, anne bu da Alec. Magnus'un arkadaşı."

Marcie başıyla Alec'e küçük bir selam verdiğinde Alec de Collin'in yanındaki sandalyeye çöküp oturmuştu.

"Abin nerede?"

"Bilmiyorum, sanırım kafeye indiler."

"Anladım, gelir o zaman birazdan. O nasıl?"

"Benden daha güçlü olması dışında mı?" Demişti Collin ellerine bakarak. "Magnus her zaman benim yanımda ama ben onun yanında olamıyorum. Yine o benim yanımda oluyor."

"Magnus'un bununla bir sorunu olduğunu düşünmüyorum." Deyip Collin'in bileğini tutmuştu Alec. "Abiler biraz şeydir..."

"Abiler demişken, keşke Izzy de gelseydi."

"Ona söyledim ama gelip gelmemek konusunda kararsız kaldı. Kalabalık etmemek için gelmedi ama mutlaka ziyaretine geleceğini söyledi."

"Anne, Alec'in çok güzel bir kız kardeşi var biliyor musun?" Demişti Collin annesine bakarak. "Çok iyi anlaşıyoruz."

"Yaa... nasıl bir kız merak ettim şu an ben."

"Collin'i küçük kardeşi olarak gören bir kız." Demişti Alec Collin'e göz kırparak.

"Ya dedim size, yaş farkı sorun değil dedim ama asla dinlemiyorsunuz."

Alec ve Collin bu muhabbete gülmeye başladıklarında kapı açılmış ve Magnus Alec'i fark etmişti.

"Alec? Senin burada ne işin var?"

"Şey... Raphael'den öğrendim olanları ve gelmek istedim." Deyip Magnus'a bakmıştı Alec. "Sen nasılsın?"

"İyi sayılırım. Şey, Marcie. Ben babamla konuştum da, Collin'in sende kalma işini."

"Ne diyor?"

"Kafayı yemiş olsa da kabul etmek zorunda kaldı çünkü Collin bir süre eve dönmek istemiyor dedim."

"İyi demişsin. Belki bu sayede baban da biraz akıllanır."

"Sanmam ama umarım. Bir de... hastanede kalmak istemiyorum diye tutturdu, aklınca trip atıyor. Madem annesini seçti o kalsın dercesine. Benim de kalmamı istemiyormuş. Ayrıca doktora sordum, benim kalmama gerek olmadığını söyledi ama Collin isterse kalacağım."

"Gerek yok abi, ciddi bir şeyim yok. Birkaç kesik sadece. Bu yüzden herkesin hastanede kalmasına neden yok."

Magnus gülümseyip kardeşinin yanına ilerlemiş ve onun başına küçük bir öpücük bırakmıştı.

"Yarın sabah erkenden burada olacağım."

"Biliyorum."

Şu an Collin babasının sözlerine karşı geldiği için Magnus babasının sözlerini dinlemek zorunda hissediyordu. Aksi halde Asmodeus bir lav topuna dönüşür ve önüne kattığı her şeyi yok ederdi.

Just Friends(?)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin