Arka odada birkaç saat geçirdikten sonra ikisi de yorgunca yatağa uzanmaya başlamışlardı. Birbirlerini uzak kalınca fiziksel olarak özlüyorlardı.
"Çok güzeldi." Dedi Magnus gülüp Alec'e dönerek. "Bir anda tüm sıkıntılarım uçup gitti diyebilirim."
"Sevindim buna." Deyip elini Magnus'un yüzüne çıkardı Alec. "Duşa önce sen mi girersin yoksa ben mi gireyim?"
"Birlikte girsek olmaz mı? Söz rahat duracağım."
"Asla inanmadım bu dediğine." Deyip öne uzandı Alec ve Magnus'a küçük bir öpücük verdi. "Özür dilerim."
"Ne için?"
"Babanla olan olayda senin suçun yoktu. Farkında olmadan üstüne gelmiş olmalıyım." Deyip yavaşça öne uzandı Alec ve tekrar Magnus'u öptü. "Öyle bir baba ile büyümek kolay olmamalı."
"Baba demeye bin şahit ister. Kendi kendime büyüdüm diyebilirim. Sırf kardeşim de aynı eziyeti çekmesin diye çaba gösterdim. Sağ olsun babam ona karşı bana olduğu kadar katı olmadı. Ya da... ben babama karşı çok dik başlı oldum. O ne derse zıttını yaptım. Collin öyle değil, babamın her zaman sözünü dinler. Hem o biraz daha şanslı, kötü de olsa bir annesi var ve arada bir kaçıp ona gidebiliyor. Bense yapayalnızım, daha düne kadar gidebileceğim bir arkadaşım bile yoktu. Sonra seninle tanıştım."
"Pek arkadaş sayılmayız, arkadaşlar birbirleri ile yatmazlar."
Alec bunu dediğinde Magnus gülmüştü.
"Seninle yatmayı bırakırsak eğer -ki bu zor görünüyor- yine de arkadaş kalalım. Çünkü ben seni kaybetmek istemiyorum. Seninle konuşunca mutlu oluyorum ben ve beni samimi bir şekilde dinliyorsun."
"Garip. Benzer şeyler düşünüyorum sana karşı. Aslında ben daha arkadaş canlısıyımdır ama sanırım insanlara kendimi pek açamıyorum. Seninle olunca böyle bir derdim olmuyor. Nedeni de sanırım kaybedecek bir şeyim olmaması."
"Bu çok doğru işte." Dedi Magnus gülerek. "Genelde insanlardan sorunlarımı gizleyip mutlu ve sorunsuz rolü yapıyorum. Benden uzak durmasınlar ya da bana garip gözler ile bakmasınlar diye. Ama seninleyken kaybedecek bir şeyim olmadı. En fazla güzel bir seks kaçırırım düşüncesi ile anlatıveriyorum her şeyi."
"Ben de aynı şekilde."
"Aslında bu biraz korkunç. Aramızda duygusal bir şeyler yaşanırsa ne yapacağız?"
"Bizim mi?" Dedi Alec yüzünü tavana çevirip. "Ben ihtimal vermiyorum. Daha önce de söyledim, bir kere tipim değilsin. Karakter olarak asla seni ilişki içinde çekemem. Alınma ama zor bir karaktersin."
"Hah! Sen sanki çok kolay bir karaktersin."
"Aslında öyleyim. Benimle anlaşmak çok da zor değil. Ama seninle anlaşmak eminim çok zordur."
"Sorun bende değil sende diyorsun yani." Deyip alınmış gibi yaparak ona arkasını dönmüştü Magnus. "Ben sanki sana çok meraklıyım."
"Ciddi değilsin."
"Şu an sana trip atıyorum, gönlümü al hemen."
Alec ona arkadan yaklaşıp sıkıca sarılarak kendine çektiğinde Magnus kıkırdamıştı.
"Nasıl alayım istersin?" Deyip Magnus'un boynuna öpücükler bırakmaya başlamıştı Alec. "Böyle nasıl?"
"Güzel, bence devam edebilirsin."
Alec onu öperken Magnus yüzünü yana çevirip ikisinin dudaklarını birleştirmişti.
"Peki senin kusurun ne? Sonuçta herkesin bir kusuru vardır, seninki ne Alec?"
"Bilmem, sıkıcıyım. Fazla kıskancım. Bu tarz kusurlarım var benim de."
"Pek kusur değiller bence. Şu tipine ve fiziğine bakınca lütuf gibi geliyorsun insana. Eski sevgilin aptalın tekiymiş."
"Boşver, anma şunu. Bir yerlerden çıkıp gelecek diye korkuyorum zaten. Başıma bela almak istemiyorum."
"Başka şeylerden konuşalım o zaman. Hani sen bir seferlik de olsa altta olacaktın."
Magnus bunu dediği zaman Alec gözlerini kaçırdı.
"Biraz araştırma yaptım ve hiç iyi sonuçlar almadım. Bu konuda oyum çok çekimser."
"Beyefendi acımadan üstümüzde tepiniyor ama kendisine gelince canı tatlı mı oldu yani? Boyundan posundan utanır insan."
"Bu halimizde kalsak olmuyor mu yani?"
"Hem başkaları ile olmamı istemiyorsun hem de sürekli altta olayım istiyorsun. Azıcık bencil miyiz beyefendi bugün?"
Alec bir şey diyeceği sırada Magnus'un telefonuna bir mesaj gelmişti.
"Cassie mesaj atmış, haftasonu bir şeyler yapalım mı diyor. Bu kız bana rahat vermeyecek kesin."
"Tamam yat onunla o zaman."
"İzin mi aldım şu an ben." Demişti Magnus şaşırarak.
"İzin değil, bitirelim ve başkaları ile devam et. Memnun değilsen niye buna devam ediyoruz."
"Alec, alınganlığın üzerinde sanırım bugün. Memnun olmadığımı söyledim mi ben? Ayrıca trip atması gereken bendim, neden birden yer değiştirdik."
"Çünkü bazen yaptığımız şey saçma geliyor ve bitmesi gerektiğini düşünüyorum. Ama yine bir şekilde ikimizi bu yatakta buluyorum."
"O zaman demek ki bitmemesi gerekiyormuş, olayı bu kadar takma. Şu kıza da bir şeyler yazsam iyi olacak."
Magnus arkasına yaslanırken Alec de yataktan kalkmıştı.
"O zaman ben duşa giriyorum."
"Tamam gir. Ayrıca beni ciddiye alma Alec. İnan bana ciddi olduğum zamanı anlarsın."
"Sorun bu, genelde hiç ciddi olmuyorsun. Belki biraz ciddi olman gerekiyordur."
"O ne demek şimdi?"
"Sadece... yaptığımız şey çok saçma. Ben bir bar odasında birisi ile sevişecek bir adam değilim. Ya da motor üstünde, okulda, kulüp salonunda... bana yaptırdığın şeyler hoşuma gitmiyor."
"Anlamadım, ben mi yaptırıyorum sana bunları? Alnına bir silah dayadığımı hatırlamıyorum. Senin isteksiz olduğun bir zaman da hatırlamıyorum."
"İnsanları manipüle etme konusunda iyisin, sorun da bu."
"Belki ben kolay manipüle etmiyorumdur da sen kolay kanıyorsundur."
İkisi de bir süre sessiz kalmışlardı. Saçma bir şekilde tartışmak ellerine bir şey geçirmeyecekti.
"Eğer buna devam edeceksek..." dedi Alec kararlı bir sesle. "Benim kurallarım ile oynayacağız."
"Başka isteğiniz var mı beyefendi?"
"Şimdilik yok. Olursa söylerim."
Alec banyoya ilerlediği zaman Magnus kendini sinirle yatağa bırakmıştı.
Alec sandığından daha zor bir karakterdi.
....
Alec ne yapıyorsun aşkım ansmamkshdma
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Just Friends(?)
FanfictieAlec üniversitenin okçuluk kulübünün kantininde, dans kulübünden Magnus adında birisi ile tanışır. Ve ikisi de ne olduğunu anlamamışken kendilerini boş bir kulüp odasında sevişirken bulurlar. Sıradan bir hikaye gibi başlayıp ilerleyen zamanlarda geç...