Just Friends(?)

Çok iyi hissettiriyorsun

Magnus Alec'in evinde kalmayı sevmişti. Halbuki burada sevişme şansı bulamazlar diye düşünmüştü.

Ama şu an Alec yanındaydı ve Magnus yatakta dizlerinin üstünde durmuş Alec'i delicesine öpüyordu. Bunu yaparken nefessiz kalmayı da umursuyor gibi değildi.

Magnus geriye çekildiğinde Alec bir elini onun beline indirdi.

"Niye bu kadar güzelsin sen?" Deyip diğer eliyle de Magnus'un yüzünü okşamıştı.

"Eminim altında olduğumda daha güzel gözüküyorumdur, öyle değil mi?"

"Her şekilde güzel gözüküyorsun?" Deyip onun tişörtünü çekip aldı Alec. Magnus'u bazen tarif edemiyordu, fazla güzeldi.

Elini onun bedeninde gezdirdi. Magnus Alec'in soğuk eli ile hafif bir ürperti yaşamıştı. Diğer eli hala onun belinde duruyordu.

"Teninin bu kadar kusursuz olması diğer insanlara haksızlık resmen." Deyip Magnus'un omzuna dudaklarını bastırdı Alec. Yavaş yavaş onun omuzlarını öperken Magnus kolunu  Alec'in boynuna sarmıştı.

"Senin de beni bu kadar güzel öpüyor olman diğerlerine haksızlık."

Magnus bir yandan Alec'in saçları ile oynarken bir yandan da onun dudaklarının hafif teması ile baş etmeye çalışıyordu. Alec'e karşı niye bu kadar hassaslaşmış olabilirdi ki?

"Artık başlasak?" Deyip Alec'in tişörtünü çekiştirdi Magnus. Alec geriye çekilip tişörtü üstünden çıkardı ve yana attı.

"Dünden sonra bu kadar ısrarcı olmazsın sanmıştım."

"Dünden sonra daha da ısrarcı olmam lazım bence. O kadar zevkten sonra bu şeyden uzun süre uzak kalmak eziyet gibi geliyor."

Alec gülümseyip onun bacaklarını çekerek Magnus'u kucağına aldı. Sonrasında yavaşça yatağa çıkıp Magnus'u yatağa bırakarak üstüne uzanmıştı.

Magnus kıkırdayıp bacaklarını Alec'in beline dolamıştı.

"Birazcık sakin başlayalım."

Alec başını tamam dercesine sallayıp hafifçe aşağı kısma eğilerek Magnus'un bedenine öpücükler dizmeye başlamıştı. Dilini baskın tutarak göğüs çevresini emmiş, oradan yavaşça göbek deliğine doğru yol almıştı.

Magnus tahrik olmuş bir şekilde hızlıca soluk alıp verirken Alec onun karnı üstünde de biraz gezindi. Bir eliyle de onun eşofmanını kavramış, kasıkları ve sertliğine tek eliyle masaj yapıyordu.

Magnus yatakta zevkten kıvranmaya başladığında Alec onun eşofmanını aşağıya çekti ve baksırı üstünden onu okşayıp sertliği üstüne birkaç öpücük bıraktı. Sonrasında bacaklarına doğru geçip bacak içlerine de öpücükler bırakmaya başlamıştı.

Magnus dirsekleri üstünde yükselip büyük bir zevkle Alec'i izlemeye başlamıştı. Alec bacaklarını emip bacak içlerine minik kızarıklıklar bırakırken Magnus anın zevki ile dudaklarını ısırıyordu.

Alec diğer bacağına geçtiğinde Magnus başını geriye atıp inledi. Onu izlemek bile son derece tahrik ediciydi.

Alec en sonunda geriye çekilip dizleri üstünde durdu ve kendi pantolonundan bir çırpıda kurtuldu. O da baksırı ile kaldıktan sonra tekrar Magnus'un üstüne uzanmıştı.

Magnus yerlerini hızlıca değiştirdi ve Alec'i altına aldı. Kalçasını Alec'in kasıkları üstüne sürtmeye başladıktan sonra eğilip Alec'in boynunu emmeye başlamıştı. Alec hem sürtünme yüzünden hem de boynundaki ıslak öpücükler nedeniyle hafifçe inlemişti. Bir elini Magnus'un kalçasına yerleştirip Magnus'u kendine daha da fazla bastırdı.

Magnus aradaki kumaş parçalarına rağmen Alec'in sertliğini çok rahat bir biçimde hissediyordu. Bu yüzden sabırsız bir edayla kendini Alec'e bastırmaya devam etmişti.

Kısa bir an sonra Magnus yüzünü Alec'in boynundan çekti ve Alec'in dolgun dudakları ile dudaklarını buluşturdu. Dilleri birbirleri üstünde kayarken Magnus zevkin etkisiyle Alec'in dudakları arasına inledi. Sabırsız bir halde onun üstünde hareket etmeye devam ediyordu.

Odada ıslak öpüşme sesleri hakimdi. Bu sesler ikisinin de her an başını döndürüyordu.

Magnus Alec'in kucağında geriye kaydı ve ve Alec'in yaptığı gibi onun bedenine öpücükler bırakmaya başladı. Bunu yapabildiği kadar hızlı yapmak istiyordu çünkü kendisini kaybetmesi an meselesiydi.

Bir süre Alec'in bedeninde dudakları dolaştı ve sonrasında tekrar Alec'in dudaklarına çıktı ve onu şehvetli denecek şekilde öpmeye başladı.

Sonunda yine yerleri değişti. Alec hızlıca ikisini tamamen çıplak bırakırken Magnus gülerek Alec'i kendine çekmişti.

"Buradan gittiğimde bu anları çok özleyeceğim."

"Aşk olsun, sadece bu anları mı?" Dedi Alec onun yüzünü okşarken.

"Annenle kardeşini de özleyeceğim." Deyip onu tekrar öptü Magnus. Sonrasında Alec onun bacaklarını iyice ayırıp onun üstünde yükseldi.

İçine yavaşça kendisini iterken Magnus da onun dudaklarına doğru inlemişti.

"Çok iyi hissettiriyorsun... ah... gerçekten..."

Magnus inlememek için başını geriye attığında Alec onun boynuna öpücükler bırakmaya başlamıştı.

Daha ne kadar kafaları uçabilirdi ikisi de bunun cevabını henüz bilmiyordu.

...

Siz bir aşık olun da o zaman konuşalım bunu ajsksksks