Just Friends(?)

Şartın ne?

"Al sana biletler." Diyerek Alec'in yanına oturmuştu Magnus.

"Ne bileti?"

"Sen bana sinema bileti aldın, ben de sana beyzbol maçı için bilet. Hem de en iyi yerden, Vip kısmından aldım. Eh... babamın ismi böyle yerlerde iş yapıyor."

"Sen ciddi misin?" Deyip biletlere baktı Alec. Cidden de en iyi yerden iki bilet tutuyordu elinde.

"Ayrıca maç sonunda soyunma odalarına gidip oyuncular ile tanışacağız. Gerçi ben daha önce gitmiştim ama seninle de gideriz diye düşündüm. Sorun olmazsa tabii."

"Ne sorunu? Şu an heyecandan tek kelime edemiyorum." Deyip biletleri geri Magnus'a uzattı. "Bunlar sende kalsın, ben kaybederim."

"Eminsin ama değil mi? Jace'e ayıp olmasın sonra. Sonuçta başta onunla plan yapmıştın."

"Bugün konuşurum onunla, bence anlayışla karşılayacaktır. Tekrardan teşekkürler Magnus."

"Ne demek, seni mutlu görmek beni de mutlu etti."

....

Alec Magnus'un yanından ayrıldıktan sonra Jace ile buluşacaktı. Sonra da Chris'in yanına gideceklerdi.

"Jace, gitmeden seninle konuşmam gereken bir şey var."

"Ne oldu, bir sorun mu var?"

"Şu beyzbol maçına... ben Magnus'la gitme kararı aldım. O gün onu ektiğim için telafi etmek amacıyla..."

Jace'in duyduğu şey karşısında yüzü düşmüştü anında.

"Ama ben o gün için planlar yapmıştım. Bunu şu an mı söylüyorsun cidden?"

"Daha önce söylemek isterdim ama Magnus da bana biletleri aldığını bugün söyledi."

"Sen de hemen ikna oldun yani öyle mi? Magnus resmen benden nefret ediyor ve bu yüzden böyle davranıyor."

"Sana söyledim Jace, o senden nefret etmiyor. Magnus genel olarak herkese soğuk davranıyor."

"Ama bana ekstra soğuk davranıyor ve bunun farkındasın bence. Onunla arkadaşlığınızı baltaladığımı düşünüyor olmalı."

Jace alınmış bir yüz ifadesi ile önündeki pet bardakla oynamaya başlamıştı.

"Özür dilerim."

"Chris ile flört ediyorsunuz. Onunla flört ederken bir yandan da seks arkadaşınla takılmaya devam mı etmek istiyorsun?"

"Jace, biz artık Magnus ile öyle bir ilişki içinde değiliz."

"Ama yine de bu sana etik mi geliyor? Chris'e haksızlık yaptığını düşünmüyor musun? Ayrıca Magnus'un senden hoşlandığı bariz bir durum, bunu biliyorsun ve şu an ona istemeden de olsa umut veriyorsun."

Alec, Jace'in dediği şeyi bir süre düşünmüştü. Magnus'un böyle hisleri olduğunun farkındaydı. Konuşma tarzı, kendisine verdiği değer, bazı şeylere gereksiz sinirlenmesi...

Ama yine de Alec onunla arkadaş olmak istiyordu.

"Ona üzüldüğün için onunla arkadaş kalmaya devam ediyorsun ama bu ona haksızlık değil mi sence de?"

"Jace lütfen yeter, bir maç yüzünden bu kadar üstüme gelme."

"Bizimle geleceğini bildiği halde gidip ikinize bilet almış."

"Ben demiştim ona önceden, istersen birlikte gideriz diye. O da bilet almış."

Jace duyduğu şeyle şaşkınca Alec'e bakmıştı.