Just Friends(?)

Benimle uğraşma.

Ambulans geldiğinde Collin'i hızlı bir şekilde sedyeye yerleştirmişlerdi. Yarası belki ambulansa binecek kadar ağır değildi ama oradaki herkes çok panik yapmıştı.

"Abi, sen gel benimle. Onu yanımda istemiyorum."

Collin bunu Asmodeus'a bakarak söylediğinde Asmodeus kafasını başka yöne çevirmişti.

"Ben onunla ambulansa binerim. Sen de kendi arabanla gel. Ayrıca Marcie'ye de haber verirsin."

Asmodeus hiçbir şeye itiraz etmeden Magnus'un dediklerini yapmıştı. Alison evde kalma kararı aldığından Magnus bir süre de olsa rahatlamış gözüküyordu.

O kadının her yere gelmesini istemiyordu.

Sonunda herkes bir şekilde hastaneye gidebilmişti. Collin'i eline dikiş atılması gerektiği için onu ameliyat odasına aldılar. Asmodeus ve Magnus da odanın kapısının önünde beklemeye başlamışlardı.

"Marcie'ye haber verdin mi?"

"Verdim merak etme. Bir ton da hakaret yedim."

"Ona hak verdiğim tek nokta bu olabilir. Baba, farkında mısın bilmiyorum ama Collin senin yüzünden bu hale geldi. Kendine zarar vermeye başladı. Uyuşturucu kullanıyor, ellerini camla kesiyor. Ve sen sanki senin suçun değilmiş gibi durmaya devam ediyorsun."

"Benim suçum olduğunun farkındayım tamam mı? Sen de şimdi üstüme gelme."

"Ben gidip ikimize birer kahve alacağım. Ama şunu unutma baba, bu olay yüzünden seni asla ama asla affetmeyeceğim. Bana her şeyi yapabilirsin ama kardeşime zarar gelmesini affedemem."

Magnus için kahve olayı bahaneydi, gidip biraz hava almaya ihtiyacı vardı.

Sigarayı bırakan aklına sövüyordu şu an.

Bir süreliğine hastane bahçesine çıktı. Raphael'e olanlar hakkında kısa bir mesaj atmış, Raphaelin yanına geleyim istersen mesajına gerek yok şeklinde karşılık vermişti. Yine de Raphael ondan hastanenin yerini öğrenmişti.

Magnus da sonrasında hastaneye dönmüştü.

"Kahveler nerede?"

"Zıkkımın kökünü iç." Demişti Magnus babasına bakarak. "Hizmetçin yok karşında, git kendin al."

"Zaten sinirliyim Magnus, bir de sen üstüme gelme."

"Senin üstüne gelmeyi çok istiyorum. Böyle mesela üstüne kamyonla gelip seni ezmek, pestilini çıkarmak istiyorum şu an. Kısaca ben de sinirliyim baba. Biliyorsun ki ikimiz aynı anda sinirli olursak hiç iyi şeyler yaşanmıyor."

Bu andan sonra ikisi de susma kararı almışlardı. Çok geçmeden odadan Collin ile ilgilenen doktor çıkmıştı.

Bu hastane zaten her zaman geldikleri hastane olduğu için her doktor tanıdıktı.

"Collin'den kan örneği de aldık Bay Bane. Biliyorsunuz uyuşturucu kullanmayı henüz bıraktı, kanında var mı diye tetkikler yapılacak. Yarası için kötü bir durum olmadığını bilmelisiniz. Derin bir kesik değil, damarlara büyük bir zarar vermemiş. El dokusu zedelenmemiş. Yalnızca bir süre ellerini kullanamayacak."

"Ciddi bir durum yok yani."

"Bence var ama fiziksel değil. Psikolojik olarak ciddi bir durum olduğunu düşünüyorum. Benden bir tavsiye, onu bir kliniğe ya da servise yatırmanız. En azından birkaç haftalık da olsa buna ihtiyacı var. Yine de babası olarak buna siz karar verin derim."

Asmodeus ne cevap vereceğini bilmiyordu şu an. Doktor öylece yanından çekip giderken Asmodeus çökmüş bir halde sandalyeye oturdu.

"Eserinle gurur duyabilirsin Asmodeus Bane!"