99.Bölüm : Kesin Sonuç

16 5 0
                                    

 99.Bölüm : Kesin Sonuç

İşlemlerimi sırasıyla ve doğru bir şekilde hallettiğimden ötürü iki dakikaya kalmadan asıl sızmam gereken bilgisayar IP adreslerine ulaşmıştım. Tabii, bu sırada da diğerleriyle olan iletişimimi asla kopartmamıştım.

  Bu 3D harita sayesinde girmem gereken tüm güvenlik odasındaki bilgisayarlara girip önce güvenlik kameralarının baktıkları açıyı değiştirdim, hemen ardından da kamera görüntü sıralarını değiştirmiştim. Eh, koskoca Sabiha gökçen Havaalanı'nın tüm güvenlik sistemi yalnızca bir güvenlik kamerası üstlenmiyordu. Girilmesi kesinlikle yasak olan yerlere bir çeşit lazer koyuyorlardı. Tabii, havaalanında sadece bir tane böyle bir şey olduğu için es geçip hemen diğer sistemleri etkisiz hale getirdim.

  "Ben, büğtün herkesi o odadan çıkarttım. Şimdi kazan dairesine inmeden önceki son merdivende senden gelecek emirleri uygulamayı bekliyoruz Raif."

  "Gönül rahatlığıya geçebilirsiniz dostlar fakat şunu bilmenizi isterim ki uçağın kalkış süresince yalnızca yedi dakika kaldı."

  Bütün her şeyi halletmemin vermiş olduğu rahatlıkla kafamı arkaya dayayarak konuşulanları dinliyor ve aynı zamanda da uygun cevaplar veriyordum. Tiz bir ıslık sesi duydum öncelikle, kimden geldiğini tam olarak anlayamasam da.

  "Fiyu, ben hemen görev yerime gidiyorum. Raif senden de çok önemli bir şey istiyorum."

  "Emir sayarım," dedim kulağımdaki kulaklığa ait mikrofonun açısını değiştirip.

  "Yok, emir saymana gerek yok. Hani, en başta bizimle buraya kadar gelşen MİT çalışanları vardı ya,"

  "E," dedim hem uzatıp hem de kendime engel olamayıp gülerek.

  "Komik bir şey varsa söyle, biz de gülelim."

  "Ne isteyeceksin sen benden?" dedim meraklıca.

  "Gerçi onlarda kostüm yok."

  "Tiyatro mu çeviriyorsunuz da kostüm arayacaksınız?"

  "Yok ondan değil, ilk başta Zülfi Bey'le konuşurken daha farklı bir plan oluşturmuştuk fakat bakıyorum da o planı uygulayacak ne zamanımız ne de şartımız var."

  "Bana bakın," dedim rahat pozisyopndan normal bir pozisyona geçerek. "Zülfi Bey, sizden farklı bir planı uygulamanızı istediyse hemen o plana da geçiş yapabiliriz. Kendisi bu konuştuklarımızı duysa da şu an kendi odasında. Benim açımdan bir sorun yok."

  "Yok, zaten planın tamamını uygulamıyoruz, diye bir şey yok. Sadece çok ufak bir kısmını uygulamayacağız. Zaten onun yarattığı boşluğu kapatabilecek bir potansiyalimizin olduğunu düşünüyorum."

  "Pekala," dedim her ne kadar yaptıkları açıklama kabul edilebilir olsa da yine de içime sinmeyen birkaç şey vardı. "Siz nasıl diyorsanız, en ufak bir terslik çıktığı vakit eski yapmış olduğunuz plana döneriz fakat," diye de şart koşmayı ihmal etmedim her zamanki gibi.

  "Sen o tatlı canını sıkma kardeşim benim." Telsizden kulaklığa iletilen ses Efe'ye aitti. Ne yalan söyleyeyim, tam bir kabadayılık seziliyordu ağzından çıkan her harfte.

  "Neden bu kadar rahat olduğunun mutlaka bir gerekçesi olmalı, tarzında soru soranların tarafındayım Efe."

  "Kardeşim, çok şey konuşuyorsun," dediğinde buna bir anlam veremediğini belirtmişti.

  "Ne gibi? Lütfen benimle saygı çerçevesinde konuşur musun?"

  "Aa, ayıp ediyorsun Raif! Benim ne zaman ağzımdan bir küfrün çıktığını gördün? Bizde yanlış olmaz, olursa da yanlışlıkla olur."

  "He kardeşim, he1"

  "Sen rahat ol," diye söylendi fakat aradaki "h" harfi düşmüş, sonda duran "t" harfinin de yerini "d" harfi almıştı. "Bu yer cüceleri bana emanet Allah'ın izniyle. Yüzümüzü kara çıkartmayacağız, EfRa aşkına!"

  "Aşk derken,"

  "Uğruna işte, ne fark eder?" dedi ciddi ciddi Efe.

  "Aşk, bir erkekle kadın arasında olur."

  "Aman," diye kestirip attı Efe. "Neyse ne, biz şimdi işimize bakıyoruz."

  "Ha, ben burada sabahtan akşama kadar oyun oynuyorum. Bana, bunu mu ima ettin Efe?"

  "Sen öyle anlıyorsan."

Bölüm Sonu

KIŞLAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin