Ufak Çaplı Yaralanma

833 57 35
                                    

Hogwarts'a dönmüşlerdi. Trende gelirken Remus onlarla değildi. Çünkü sınıf başkanlarının kompartımanında oturmak zorunda kalmıştı. Aynı Lily gibi. Bu yılki sınıf başkanları Lily ve Remus olmuştu. Yerinde bir karar olduğu söylenebilirdi. Ayrıca Ester de sınıf başkanı olmuştu. Bu Ester'in Lily ve Remus ile vakit geçireceği anlamına geliyordu. Melody iyi anlaşmalarını umuyordu.

Derslerden sonra Ester'in yanına gittiğinde intikam planı hakkında konuşmaya başladılar. Ester'in birçok fikri vardı. Ama Melody, Martin'in rezil olmasını istiyordu. Bu yüzden onun bir açığını bulup onu koz olarak kullanmaya karar vermişlerdi.

Quidditch seçmeleri vardı yarın. Prewett ikizlerinin mezun olmasıyla birlikte takımda vurucu boşluğu oluşmuştu. Sirius seçmelere katılacaktı. Takıma girebilirdi. Seçmelere başlarken herkes James'in arkadaşı diye Sirius'u alacağından emindi. Ama Sirius mükemmel bir performans sergileyerek takıma girmeyi haketmişti. Bir vurucu Sirius diğeri ise bir alt sınıftan Regina Dawson olmuştu. Regina, eski kaptanın kız kardeşiydi.

Sirius ortak salona geldiklerinde Remus'a doğru konuşarak;
- Eh, şimdiki performansımda herkesin dibi düştü bana, kabul et Kızıl senin de düştü, dedi Sirius. Melody yüzünü ekşitti.
- Tabi Sirius, o kadar dibim düştü ki birazdan sana aşkımı itiraf edeceğim, dedi Melody ve güldüler.
- Suarez'in neyini kıskanıyorsun, Pati. Merlin aşkına. Sen zaten iyi bir oyuncusun artı olarak benimle de çok yakışıyorsun, dedi James. Sirius, James'e öpücük attı. Bazen o kadar gerçekçi rol yapıyorlardı ki, sevgili sanardınız.
- Biliyorum, gururumu okşadığın için teşekkürler, Çatalak dedi Sirius. Çapulcu Haritasını da yapmışlardı. O yüzden takma isimleri kullanmak hoşlarına gidiyordu.

Sirius, takıma girdiğind pişman gibi görünüyordu. James onları sürekli antrenmana zorluyor, kaptanlığının ilk yılında Gryffindor'a kupa getirmek istiyordu.
- Hadi ama dostum, yeterince iyiyiz sal artık bizi, dedi Sirius kendini tutamayarak. James takım arkadaşlarına baktı. Hepsi aynı fikirdeymiş gibi görünüyorlardı.
- İyi, dinlenin hazır olduğunuzda son bir kez daha antrenman yaparız, dedi James. Herkes çok sevinmişti James'in kararına. Dağıldıktan sonra Remus, tribünlerden yanlarına indi.
- Gayet iyiydiniz ama bir tavsiyem var James, dedi Remmy. James merakla ona baktı.
- Neymiş o Aylak? dedi James.
- Ya Mckinnon'ın üzerinde daha fazla dur ya da başka bir arayıcı al. Aklı başka yerlerdeymiş gibi görünüyordu, dedi Remus. Son cümleyi söylerken Sirius'a bakmıştı.
- Tavsiyeni değerlendireceğim dostum, dedi James ve sahadan ayrıldılar.

Ortak salona giderlerken Ester Melody'i durdurdu. Melody, arkadaşlarına siz gidin işareti yaptı ve Ester'e döndü.
- Wilson, bir kızla takılırken senin adını sayıklamış! Senin adını söyleyerek ona istemediği şeyler yapmaya yeltenmiş. Kız zar zor kurtulmuş, dedi Ester. Melody'nin içindeki nefret daha da büyüdü. Ester'e teşekkür etti ve ortak salona gitti.
- Loorey neden seni durdurdu? diye sordu Remus. Normalde böyle şeyleri merak etmezdi.
- Önemli bir şey değildi, sadece yarın oturup konuşalım mı falan dedi, dedi Melody. Remus cevabından tatmin olmuş gözükmese de çok kurcalamadı.

Bugün Gryffindor-Hufflepuff maçı vardı. Çekişmeli ve nefret dolı bir maç olavaktı anlaşılan. Melody için. Maçı Remus anlatacaktı.
- Evet bayanlar beyler! Yılın ilk maçı Gryffindor-Hufflepuff maçına hoş geldiniz. Takım kaptanları Potter ve Wilson el sıkıştılar. Ne o Wilson elin mi acıdı? Tamam profesör. Maç başladı. Hufflepuff kovalayıcısı Diggory quafle ı aldı. Hızla kaleye gidiyor. Fakat Black'ten gelen bludger onu durduruyor! Temiz işti Siri! Quafle ı Evans alıyor. Evans Hufflepuff kalesine ilerlerken Wilson'dan gelen bludger koluna çarpıyor! Şeref yoksunu insan! Özür, profesör! Evans'ın düşürdüğü quafle ı Potter alıyor ve atıyor! Gryffindor sayı yaptı! İşte kimin arkadaşları! Quafle tekrardan Evans'ta bu sefer bludger dan kurtuluyor. İşte benim kızım! Kaleye gitmesini engellemeye çalışan Faenov, Black'ten yediği bludger ile Evans'ın önünden çekiliyor. Tutucu Loorey kurtarabilecek mi? Evans sayı yapıyor! Snitch ortalarda yok gibi. Mckinnon maçı izleyeceğine snitch i ara! Sakinim zaten profesör! Potter tekrardan kaleye ilerliyor fakat bu sefer Loorey yakalıyor. Quafle Diggory de, Diggory hızla kaleye ilerliyor! Tutucumuz kurtardı! Quafle Johnson'da. Ona doğru gelen bludger Black tarafından engelleniyor! Wilson sinirli sanırsam! Ah, bilerek Black'in kafasına bludger attı. Hem de sayı yaparken! Sirius! Dedi Remus anlatırken. Sirius'un düştüğünü gören Melody hemen yanına gitti. Kafası kanıyordu.
- Sirius, aç gözlerini! Daha kazanamadık bile. Mahvedeceğim onu! Pislik herif, diye söylendi kendi kendine. Hala tam olarak kendinden geçmemiş Sirius ise sırıttı.
Sirius hastane kanadına kaldırıldı. Maç kaldığı yerden devam etmek zorundaydı. Ama Melody'nin aklı Sirius'ta kalmıştı.

Remus anlatmaya devam etti;
- Çok sinirlenen takımımız daha iyi oynamaya mı başladı sanki? Evet! Potter sayı yaptı! Tabii mükemmel ötesi bir kaptan olunca! Diggory de bir tane sayı yaptı! Ay neyse ki öndeyiz! Marlene bul şı snitchi artık! Hufflepuff arayıcısı bir şey gördğ sanki! Mckinnon da peşinden gidiyor! Derken Potter ve Evans paslaşarak bir sayı daha yapıyor! Loorey bugün modunda değil sanırım! Ah, olamaz! Snitchi Hufflepuff arayıcısı alıyor! Ama bir dakika Gryffindor önde! Maçın galibi Gryffindor!! dedi Remus.
Böylece maçı kazanmışlardı. Maç sonrası Mconagall Wilsom'ı yanına çağırdı. Melody ceza almasını umuyordu.

Maç sonrası koşar adımlarla hastane kanadına gitti Melody. Sirius için hiç bu kadar endişelenmemişti. Neden böyle bir tepki verdiğini o da anlayamamıştı.
- Sirius! İyi misin? Kafan çok acıyor mu? Ah merlin kafan kanıyordu! Çok korktum, dedi Melody endişeyle. Sirius sırıttı. Melody'nin onu bu kadar önemsemesi hoşuna gitmişti.
- Eh, yaşıyorum sonuçta. Ufak çaplı bir yaralandım sadece. Gidin şu piç kurusu Wilson'dan benim için bir intikam alın, malum Madam Pomfrey'e göre burada bir iki hafta kalmalıymışım. Ve sen beni o kadar seviyor musun ya? dedi Sirius. Melody, Sirius'u "arkadaş" olarak evet çok severdi.
- Elbette seviyorum, ahmak. Arkadaşın olarak endişelendim sadece o kadar, dedi Melody bunun üzerine. Şuanda hastane kanadında sadece onlar vardı. James ve Remus şuan büyük ihtimalle Wilson'dan intikam alıyordu.
Sirius o gün Melody için sandığından daha değerli olduğunu öğrenmişti.
Melody ise Sirius'a neden bu kadar fazla değer verdiğini çözmeye çalışmıştı.

Artık olsunlar ya. Neyse yapacağız bir şeyler. Bu bölüm pek içime sinmedi ama yine de atıyorum.
Bu arada en sevdiğiniz karakter kim oldu? Merak ettim.
İyi okumalar!!

Evans Twins | Sirius Black Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin