Arayıcı Problemi

820 49 9
                                    

Sirius Marlene'den ayrılışı sonrası arkadaşları sayesinde çabuk toparlamıştı. Şimdi ise Gryffindor'un Quidditch antremanını izliyordu. Melody saçlarının önüne gelmemesi için at kuyruğu yapmış, James le taktiklerini konuşuyorlardı. Marlene ise onları izliyor, önüne gelen saçlarını sürekli geri atıyordu.
- Senin dediğin gibi yapalım o zaman, dedi Melody James'e. Marlene ye bakış attıktan sonra başladılar. Gayet iyi geçmişti. Slytherin e karşı kazanacaklarından eminlerdi. En azından kaptan emindi. Ama James kaptanın Slytherin'i hafife aldığını düşünüyordu. Ne de olsa her şey olabilirdi. Antrenman bitince Sirius, James'in yanına gitti.
- Jamie, ben Quidditch takımına girmek istiyorum, beni çalıştırsana, dedi Sirius. James duyduklarına çok sevinmişti.
- Elbette çalıştırırım, mükemmel olacaksın, dedi James ve gülüştüler. Sirius Quidditch işini sadece James'e söylemişti. Sürpriz olsun istiyordu.

Marlene ise ağlıyordu. Lily'nin yanında Sirius u bırakmanın pişmanlığıyla hıçkırıyordu. Saul Suarez Hufflepufflu bir kızla sevgili olmuştu. Tam da Marlene ağlarken içeriye mutlu bir şekilde Melody girdi.
- Maçı kazanırız bu gid- hey noluyo? Niye ağlıyo bu Lils? dedi Mel.
- Benim bir adım var Evans, hem sanane sen gitsene sevgiline, der demez yine ağlamaya başladı Marlene. Deli falan mıydı bu kız. Kesin öyleydi. Lily'e kolay gelsin bakışı atarak uzaklaştı. Eh gül gibi Sirius u kaçırmıştı. Ağlamalıydı. Koridorda yürürken karşısına Ester çıktı. Melody Ester i görünce şaşırdı.

- Bil bakalım noldu? Saul ile sevgili olduk. Herkes bizi konuşuyor, dedi Ester. Demek minik Ester sevgili yapmıştı. Marlene işte bu yüzden ağlıyordu. Estet adına çok sevinmişti.
- Ne kadar güzel, zaten senin gibi bir kızı kaçırmamalıydı, dedi Melody. Gün boyunca sohbet ettiler. Özlemişlerdi birbirlerini. Hogsmeade gezisine birlikte gitmeye karar vermişlerdi. Quidditch maçı hakkında da konuştular.
- Maçı kazanın yoksa paralarım gidecek, dedi Ester. Melody kıkırdadı.
- Sen yeter ki iste Via, dedi Melody karşılık olarak.

Maç başlıyordu. Kaptanlar el sıkıştılar ve başladı. Maçı Lily anlatıyordu.
- Bayanlar ve Baylar, Gryffindor-Slytherin maçına hepiniz hoşgeldiniz. Potter quafle ı aldı. Slytherin kalesine ilerliyor. Carrow dan gelen bludgerdan da kaçıyor. Potter quafle ı Evans'a attı. Evans ilerliyor ve SAYI! Gryffindor öne geçti. Malfoy quafle ı kaptı. Kaleye doğru ilerliyor. Başaracak gibi. Atmaya hazırlanıyor gibi görünüyor. Longbottom yakaladı. Slytherin quafle ı atamadı. Black bir şey gördü sanki. Mckinnon, Black'in peşinden gidiyor. Potter sayı yapmaya gidiyor. Yapabilecek mi? Tutucu onu engelledi. Potter quafle ı Weasley'e atıyor. Ve Weasley attı. Gryffindor yine önde. Black, snitchi yakaladı. Maçın galibi Slytherin! Gryffindor un bir dahaki sefere düzeleceğinden eminim.
Maçı kaybetmişlerdi. Kaptan çok sinirliydi. Sürekli bağırıyordu.
- Yeter artık Dawson! Biz öndeydik zaten, Mckinnon da iyi bir arayıcı. Sadece bu maçta Black daha iyiydi. Düzeltiriz. Ama sen herkese bağırmaya devam edersen takımında kimse kalmayacak! dedi James sinirle. Çok haklıydı. Takım kaptanı Dawson'ın ona hak verdiğinden emindi Melody.
- Mckinnon'ın daha iyi olması gereken konular var, öyle tribünlere bakıp erkek gözetlemekle arayıcı olunmaz, dedi Dawson. Dawson da bu konuda haklıydı. Kimse bir şey diyemiyordu. Ama James ve Dawson ın arasında gerginlik oluştuğu ortadaydı. Melody, James'i alıp uzaklaştırdı. Gerçekten yorucu bir gün olmuştu.

- Lily-çiçeğim nasıl da anlattı ama çok güzeldi, dedi James ortak salona giderlerken. Melody gözlerini devirdi.
- Güzel anlattı ama herkes öyle anlatabilirdi Jamie, dedi Melody.
- Sirius ve Remus anlatamazdı. Bu arada Mel, Wilson ile nasıl gidiyor? İçimde bir his var. Bana güven. Her an bir olay çıkabilir ondan, dedi James. Melody elbette James'e güveniyordu. Fakat Martin'de herhangi bir şey olmadığını düşünüyordu. Yine de James'in söylediklerini dikkate alacaktı.

Ortak salona geldiklerinde Remus ve Sirius'u koltukta otururken buldular. Bir şey hakkında konuşuyorlardı.
- Hayır, Suarez dişli bir rakip, dedi Remus. Sirius ise ona katılmıyor görünüyordu.
- Ben Suarez'den kat kat daha iyiyim, Remmy kabul et. Hem sevgilisiyle de hiç yakışmıyor, ben sevgilimle yakışırım, dedi Sirius. Remus gözlerini devirdi.
- Olmayan sevgilinle daha çok yakışacağına eminim, Siri. Quidditch konusunda da kendini kanıtla, dedi Remus cevaben. Sirius görürsün sen bakışı attı.
- Kanıtlayacağım tabi, hem sevgilimle daha çok yakıştığımı hem de Quidditchte ondan daha iyi olduğumu. Hepiniz göreceksiniz, dedi Sirius ve gülmeye başladılar.

Göreceğiz Sirius, sen hiç merak etme. Bölüm hakkında ne düşünüyorsunuz?
Sıradaki bölüm bomba gibi olacak hazırlayın kendinizi!
İyi okumalarr

Evans Twins | Sirius Black Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin