Evans Twins | Sirius Black

Yazın Başlangıcı

Evans ikizleri trenden inene dek ailelerinin İspanya'da olduğunu unutmuşlardı.
- Lils, babamın durumunu da hiç sormadık acaba iyi midir? dedi Melody. 5. Sınıf o kadar olaylı geçmişti ki babaının hastalığını düşünmeye vakti olmamıştı Melody'nin. Anlaşılan Lily de aynı durumdaydı.
- Bilmiyorum Mel, mektup yazarız umarım iyidir, dedi Lily. Melody onu onayladı. Böylece eve gitmek için muggle otobüsüne bindiler. Eve geldiklerinde ise kendilerini koltuğa attılar. Uzun bir yolculuk olmuştu.
- Pişt Mel! Aç mısın? Ben açım, dedi Lily. Melody de açtı.
- Evet çok açım, doğru düzgün bir şey yiyemedim, dedi Melody. Mutfağa girdiler. Yemek yapmakta çok becerikli değillerdi ama fena da sayılmazlardı ikizler. Atıştırmalık olarak kek ve kurabiye, yemek olarak da makarna yaptılar. Bu yemek onları bir süre idare ederdi. Yemek yiyip eşyalarını yerleştirdikten sonra oturdular.

Biraz sohbet ettikten sonra Lily beklenmedik bir soru sordu.
- Mel, evde parti verelim mi? Hem arkadaşlarımızı çağırırız. dedi Lily. Melody inanamaz bir şekilde baktı Lily'e. Normalde böyle değildi çünkü. Yavaş yavaş özüne dönüyordu anlaşılan.
- Benimkiler bile mi? dedi Melody. Lily gülümsedi ve;
- Evet, seninkiler bile. Sonuçta arkadaşların. Senin arkadaşların benim de arkadaşlarım olur, dedi ve göz kırptı Lily. Melody anlık bir şok geçirmişti. Çünkü arkadaşlarının içinde "nefret ettiği" James de vardı.
- Lils, benimkilere de mektubu sen yazıp gönderebilir misin? Ben hiçbir şey yazacak durumda değilim de, dedş Melody. Aklına James'in Lily'den parti için davetiye aldığındaki oluşması muhtemel yüz ifadesi geldi.
- Sen ve senin bu üşengeçliğin, dedi Lily iç geçirerek. Sonra devam etti;
- Tamam, onlara da ben yazarım. Hadi gel hava almaya çıkalım. İki hava alır geliriz eve, dedi Lily.
- Olur, çıkalım, dedi Melody ve evden çıktılar.

Kol kola gezerlerken gözlerine bir bahçe ilişti. Çok da güzel görünüyordu. Bahçeye girme kararı aldılar. Girdiklerinde çiçeklere bakmaya başladılar. Lily bir şey görüp Melody'i dürtükledi. Melody baktığında birbirine sarılmış bir zambak ve türünü bilmediği bir çiçek olduğunu gördü.
- Acaba zambağın yanındaki çiçek ne? dedi Melody. Lily tam cevap verecekken arklarından gelen sesle duraksadı.
- Melodi çiçeği, dedi adam. Melody'i bu adamın annesinin anlattığı Richard olup olmadığını merak etmişti. Lily de aynı şeyi düşünüyordu.
- Üzgünüz bayım. Arazinize izinsiz girdik. Bağışlayın lütfen, dedi Lily.
- Siz Richard mısınız? dedi Melody ise pat diye. Lily Melody'e bu hemen söylenir mi dercesine baktı.
- Evet ben Richard'ım. Oh, siz Bayan Evans'ın ikizleri misiniz? Size hamileyken o da buraya gelmişti, dedi Richard. Anneleri bu hikayeyi zaten anlatmıştı onlara. Richard onları kahve içmeyi çağırınca itiraz etmediler.

Melody'nin dikkatini sehpanın üzerindeki Gelecek Postası çekmişti. Bu da adamın bir muggle olmadığını kanıtlıyordu. Bunu gördüğü gibi Lily'e gösteren Melody, Lily'den de aynı tepkiyi almıştı.
- Bay Richard soyadınızı bilmediğimden böyle hitap ediyorum ama, sormak zorundayım. Siz büyücü müsünüz? dedi Lily. Richard bir süre ikiliye baktı.
- Bu da demek oluyor ki siz cadısınız, anladığınıza göre. Normalde komşular Gelecek Postasından anlamazlar. Bu arada soyadım Cameron, güzel kızım, dedi Richard gülümseyerek.

Bir süre daha sohbet ettikten sonra kalktılar Evans ikizleri. Richard yine gelmelerini söyleyerek onları yolcu etmişti. Eve yürürlerken de yaşadıkları olayın analizini çıkartmışlardı. Kasabadaki tek büyü dünyasında olan kendileri sanıyorlardı. Demek ki öyle değildi.

Lily, evden çıkmadan gönderdiği mektupların birkaçından geri dönüş almıştı. Ester geleceğini, Remus ise gelemeyebileceğini ama gelmeye çalışacağını söylemişti. James'ten ise aşk dolu bir mektup gelmişti.
Sevgili Lily,
Öncelikle tabiki de partiye geleceğim. Bana senin yazman çok mutlu etti beni. Biliyorum benden pek haz etmiyorsun. Eğer rahatsız olacaksan gelmeyebilirim. Ama bana bir şans versen olmaz mı be Lily? Senin için değişmeye çalışırım. Sonunda peşini bırakmamı istersen de bırakırım. Ama senden sadece düşünmeni istiyorum. İstediğin kadar düşün ben beklerim Lily-çiçeğim.
Sevgilerle James

Lily mektubu okuduğundan beri evin içinde dört dönüyordu. Melody artık başı dönmüş bir şekilde;
- Lils artık otursan mı? Hem James'e bir şans vermek iyi olabilir. Çünkü sana gerçekten aşık ve hak ettiğin değeri veriyor, dedi Melody. Lily içten içe ikizinin haklı olduğunu biliyordu ama şuanda hazır hissetmiyordu. Bu yüzden James'i yine reddeden bir mektup yazdı ama gelmesini de tembihledi. Melody en azından gelişme var diye düşünmüştü.

Kendi sevgilisinden haber alamamıştı. İyi olmasını umuyordu. Sonuçta Black ailesi kendisiyle sevgili olduğunu öğrendikten sonra sinir krizi geçirmişti. Ona baskı uygulayacaklarına emindi Melody. Lily'e partiye Regulus'u da getirmesini belki düşüncelerinin böyle bir ortamda bulunduktan sonra değişebileceğini söyleyen bir not da yazdırmıştı. Regina'nın da gelmesini istediğini söyleyince karşı çıkmamıştı Lily. Böylece davetiyeler gönderilmişti. Şimdi sadece cevaplar bekleniyordu.

Yazabildiğime seviniyorum. Ama denemem var cuma günü😭Haftasonu bölüm yazacağım. Zaten sınavlarım haftaya salı günü bitiyorrrr
Neyse iyi okumalarrr