"İliaca'ya yolladığım betaları geri çağırın."
Umutsuz bir emir Bulut'un dudaklarından çıkarken alfalar kafasını eğdi yemek masasından ayrıldılar. Elindeki kaşığı sertçe tabağa bırakıp masadakileri süzdü.
En yakınında Deniz omega ve yardımcısı vardı. Diğer sandalyelerde Siyah, masanın en kenarında Asena ve onun yanında Berrak omega duruyordu.
Bir hafta geçmişti. Berrak ilk başta bu masaya oturamayacak dese de ilk kez bugün onu masaya kabul etmişti. Yüzündeki ağır, tiksinir ifade Berrak'ı bulurken bir süre kendisine bile bakmayan, nefretle yemeğini izleyen omegayı izledi.
"Kahvaltınızı yiyin Berrak omega. Yukarıda sıkı bir eğitime başlayacaksınız. Sizi iyi bir hizmetkar olarak yetiştireceğim. İzin verirsin değil mi Asena?"
Sanki bu bir hafta boyunca omegayı zor durumlara sokmamış gibi konuşuyordu. Ona türlü türlü ceza vermiş, konuşması için her türlü kural adı altında canını yakmıştı. Onu hizmetkarlarından bile aşağı bir katta yaşamasını istemişti lakin olmuyordu.
Omegadan ailesine dair tek kelime duyamamıştı.
Yine de bu hafta onun geçirdiği en güzel haftalardandı. Hiç kimse onun gözlerine bakıp üstünlüğünü kuramıyordu. Bu lütuf sadece kendisine aitti.
"Eğer ona haksız yere zarar vermeyeceksen olabilir."
Uzun süredir Asena'yı görmüyorlardı. Sürekli dışarıda iş içindeydi.
"Bu kez bir süre dönemeyebilirim Bulut omegam. Lütfen onu sarayda koruyun."
Asena'nın bu sözü Berrak'a korkunç gelirken ona döndü. Kendisini en büyük düşmanına emanet edemezdi.
"Beni katilime bırakamazsın alfa. Beni de götür ama bu sarayda yalnız bırakma. Bana ne kadar kötü davrandığını bilmiyorsun."
Asena Bulut'a sertçe bakıp dediklerini bir kez daha düşünürken Bulut Berrak'ın susmasını sağlayıp dudaklarını araladı.
"Ne yapacaksın?"
"Eşimin suçsuz olduğunu kanıtlayacağım. Bir yolunu buldum. Bana ona zarar vermeyeceğini söyledin, o yüzden sana güveniyorum Bulut omegam. Ama güvenimi ezip geçeceksen Berrak'ı alıp gidebilirim."
Bulut hafifçe kaşlarını çattı. Berrak'ın yüzüne baktı. İliaca Sarayında ailesinin katili vardı. Fakat nasıl olur da o bilemezdi anlamıyordu. Hala oraya çalıştığını düşünüyordu.
"Eşin o saraydan geldi Asena. Hala sessiz kalıp orayı kolluyor. İsteseydi bana her şeyi anlatırdı. Benim tarafımda olmayı seçebilirdi ama kaç gündür ağzını bile açmadı."
Berrak büyük bir patlama noktasında olduğunu belli edecek bir nefes aldı ve Bulut'a baktı. Yeşil ve koyu mavi küreler birbiriyle çarpıştığında masadaki gerginlik bir an artar gibi olmuştu.
"O lanet sarayda kimin sizin ailenize zarar verdiğini bilmiyorum baş omega Bulut. O sarayda ne masum kanlar döküldü, kimler kimler yönetici kurtların suçunu aldı bilemezsiniz."
Bulut tek kaşını kaldırıp sarayın düzenini dinlerken hızlıca elini kaldırıp susmasını istedi. Bunu bu masada konuşmasını anında engelledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaçınılmaz Lanet (2)
Chick-Lit(Omegaverse) Bir bölgenin akıbeti, kurdunun gücü ve kılıcının keskinliğinden geçer. -KAHRAN- Herkes kendi doğrularına sahip çıkarken lanete mi yoksa kurtuluşa mı yaklaştıklarını kimse bilemeyecek. -İliaca'nın devamıdır. Buradan da başlayabilirsiniz...