10. Sen Vita Değilsin

924 126 22
                                    

"Yani her yerde delta vita arıyorlar. Öldürmek için."

Kimse bu sözüne karşı çıkmadan Kadife'yi onaylarken Bulut Kadife'nin o dolgun turuncu saçlarını dikkatle izlemeye devam etti. Konuşmadan çok bağımsızdı ve dudaklarında sade bir tebessüm asılıydı.

Öyle ki artık her şeye hazır, her şey için güçlüydü. Sanki, olayla hiçbir alakası yoktu kurdu ile kendisinin.

Kadife, arkadaşının kendisine olan bu tatlı bakışını yakalayınca o da karşılık verdi. Bulut, son gördüğünde çocuksu iken şimdi çok fazla çekici bir omegaya dönüşmüştü ve bir beta olarak omegayı çok fazla beğeniyordu.
Arkadaşını yıllardır görmese bile o saf ve güvenilirliği hâlâ gözlerinde mevcuttu.
Hâlâ ona güveniyordu, ona yakındı.

Kendisine olan bu şevkati asla unutmamış, arkadaşının her türlü büyüsünü yapmak için hazırdı. Ona güveniyordu ve kötü amaçlı bir büyü olsa da yapardı. Bulut'un bunu boşuna istemeyeceginden emindi.
Bir an vitanın o olduğunu düşünüp ürperdi fakat fazla üstelemedi.
Ölmek bu beyaz, siyah saçlı meleğe yakışmıyor dedi içinden.

"Bulut sen çok güzelleşmişsin. Hayatımda bu kadar narin ve asil bir omega gördüğümü hatırlamıyorum."

Bulut arkadaşının bu övgülerine gülüp kafasını salladı.

"Hayatında kaç tane omega gördün ki Kadife?
Ormanda tek başınasın."

Herkes Bulut'un bu sözüne güldüğünde Kadife de güldü fakat onaylamadı. O küçükken bir sürü omega görmüştü. Bir sürü omega tanımıştı. Hiçbiri Bulut kadar ikna edici ve keskin auraya sahip değildi.

"Kadife artık büyü kısmına geçelim çünkü süremiz kısıtlı. Yarın verdiğin kağıtları okula bırakacağız."

Kadife hemen kafasını sallayıp ayaklandı ve merdivenden büyü kitabını almak için çıktı. O sırada Yaprak elini hazırlamış, uzun saçlarını arkaya atıyordu.

Kadife kalın ve simsiyah bir kitabın ağırlığını yere büyük bir çabayla bıraktı ve yepyeni, tek bir çiziğin olmadığı sayfayı açtı ve gözünü üçünde gezdirdi.

Uzun ve kahve saçlı çilli betanın çoktan hazır bir konumda olduğunu görünce kitabın en başındaki üstünde yemin sözleri yazan küçücük iğneyi aldı ve elini uzattı.

Kendisinden başka hiçbir büyücüye gitmeyeceğine dair yemin yazıyordu bu küçücük iğnede.
Yaprak elini hiç beklemeden uzatınca Kadife ellerinin içindeki bu sıcak eli avuçladı.

Lakin bunu yapar yapmaz elinin içi ateşe düşmüş gibi olmuş, beta kurdu içinde bir yerde bir an kendini kaybeder gibi kalmıştı. İkisi de ellerini ışık hızında çekip şaşkınlıkla birbirlerinin kurtlarını hissettiklerinde Bulut ve Zafer ne olduğunu anlamadı.

Zafer Yaprak'ın korktuğunu düşünüp onun omzundan çekti ve ondan önce davrandı.

"O zaman ilk benimle Bulut'unkini halledelim ve Yaprak korkulacak bir durum olmadığını anlasın. Değil mi Kadife?"

Kadife bu çilleri yüzüne renk saçmış kıza bakmayı kesemezken sadece kabul etti. Kurdu bu kızın kurdunu ruh eşi olarak görmüştü ve o betanın da aynı şeyi gördüğünü biliyordu. Lakin ikisi de bunu saklamaya istekliydi.
Ne Kadife yanında farklı bir ses, ne de Yaprak her şeyden uzak bir hayat istemiyordu.
Yaprak başka bir kurt için istekliydi.

Kaçınılmaz Lanet (2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin