Berzan hemen yanında alık alık bakan adam yüzünden fazla gergindi. Niye durduk yere onu aradığını, numarasını bile nereden bulduğunu bilmiyordu. Onunla ortak hiç bir noktası olmamasına rağmen arkadaş olma çabası fazla saçmaydı. Kendisi daha buraya ayak bile uyduramamışken bu adama nasıl uyduracaktı.
Demir zengin bir züppenin tekiydi belli ki. Ve onunla sadece eğleniyor da olabilirdi. O an yan gözle ona baktığında yüzündeki aptal sırıtmayla kendisi izlediğini görmüştü. O an aklına gelen düşünce ile daha çok gerilmişti. Belki de durumunu öğrenmişti ve kullanmak istiyordu. Dalga geçip alay edecekti belki de. Bu düşüncesi ne kadar saçma olsa da her şeyi değerlendirmesi gerekiyordu.
"Niye sürekli asık suratlısın sen?"
Demir ona gülümseyerek konuştuğunda sinirle derin bir nefes aldı. Ne yapmasını beklediğini de anlamıyordu ki.
"Asık suratlıyım doğru ama tanımadıklarıma"
Nedense bu adama karşı fazla temkinli davranma ihtiyacı duyuyordu çünkü çok gevşek bir tipi vardı. Eğer durumunu bilmiyorsa çok daha dikkatli olmalıydı. Sırf bu yüzden kaçıp geldiği şehirde kimsenin öğrenmesine izin veremezdi yoksa hayatı daha çok boka sarardı. Demir onun verdiği cevapla çocuk gibi suratını asmıştı.
"Nereye gidiyoruz peki?"
"Merak etme seveceksin"
Berzan sırf onun gözünü korkutmak için mahalledeki belalı yere götürecekti. Belki aklı başına gelirdide uzak dururdu ondan. Zaten narin bişeye benziyordu bir iki harekette ağlayacak gibi duruyordu. Düşüncesi bile sırıtmasına neden olmuştu.
"Gamzelerin çok güzel" ondan duyduğu iltifatla anında gülüşü solarken kaşlarını çatarak yüzüne baktı. Niye bir erkeğe iltifat ediyordu bu aptal adam anlamamıştı. Yine de fazla terslemek istemediği için "eyvallah" dedi. Birazdan nasıl olsa fazlaca korkacaktı.
Onun bakışları ile geçen yolculuk sonunda geldikleri mahallede durduğu çorbacıya baktı. Şimdi burası fazla gergin olmalıydı. İçerde içmiş ve ayılmak isteyen bir sürü kabadayı olmalıydı. Kendisi normalde buraya hiç gelmezdi çünkü fazla kavgacı tiplerdi. Sırf niye yan baktın diye bile kavga çıkabiliyordu.
"Hadi geldik inelim"
Arkadaşından ödünç aldığı arabadan çıktığında Demir şaşkın gözlerle ona eşlik etmişti. Yanına gelmesini beklediğinde dışardan gördüğü kadar içeriyi süzmeye çalışmıştı. Belli ki korkmuştu ve Berzan şimdi keyiflenmişti. Onun aklını başına getirecekti.
"Noldu beğenmedin galiba Demir kardeş" ona alayla konuştuğunda Demir gülümseyip başını sağa sola sallamıştı.
"Yok ya niye beğenmeyeyim. Hadi girelim ben de elimi yüzümü yıkarım. Başım çatlıyor"
Berzan onun emin görünmeye çalışan tavrına sırıtmak istese de kendini tutup içeri yürümüştü. Demir hemen arkasında girdiklerinde bütün gözler anında onlara döndü. Mahalle de yabancı biri hoş karşılanmıyordu. Sanki hepsi tapulamıştı burayı.
"Oo Berzan. Sen buralara gelir miydin ya?"
Gördüğü yüz ile sinirleri anında gerilirken duymazlıktan gelip Demir'e baktı. O şaşkın şaşkın hala etrafı inceliyordu.
"Lavabo ilerde sağda git sen."
"Olur. Ben kahve içeceğim. Yemek yiyebileceğimi sanmıyorum. Söylersin değil mi?"
Demir garip garip masalara baktığında gülmemek için dudaklarını bir birine bastırıp başını salladı. Salak adam sırf kahve içmek için gelmişti buraya. O gittiğinde karşısında duran Cengiz'e baktı. Bir türlü yıldızı barışmamıştı bu oğlanla. Çünkü mahallede herkese ağalık yapmaya çalışıyordu. Berzan ise kendini ezdirecek değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENSİZ ASLA (BxB) mpreg
Ficción GeneralDemir ve Berzan'ın hikayesi. İsterseks konuludur..