74

750 66 8
                                    

Berzan oturduğu salıncakta kucağında oğlunu göğsüne yaslamış sallanırken onun saçlarını geriye yatırdı. Biraz uzamıştı ve daha güzel olmuştu. Mirza diğerlerine göre daha sakin olduğu sessizce oturmuş yüzüne vuran havaya ağzını açarak karşılık veriyordu. Mirza büyüdükçe kendisine daha çok benziyordu.

Ama sadece yüzü değil karakteri de öyleydi. Sessizdi ve canı pek bir çocuktu. Artık bazı kelimeleri de konuşmaya başlamışlardı. Acaba şimdiki bebeği kız mı erkek mi olacaktı bilmiyordu. Bir tane olacağını duyunca sevinmişti çünkü eski hali berbattı. Bu defa ne kendisine ne de sevdiğine çektirmek istemiyordu. Ama yaşadığı duygu değişimleri yüzünden sürekli bir asabiyet vardı üstünde.

"Berzan abi niye kucağına aldın ver bana. Banyo yaptıracağız zaten"

Yanına gelen Dilşanla duruşunu dikleştirirken başını sallayıp ona uzattı oğlunu. Gerçekten çok iyi bakıyorlardı ve bebekleri de mutluydu. Demir onları bulduğu için çok seviniyordu. Belki ailelerinin yanında olsalar onlar da kendisi gibi evlenmeye zorlanacaktı ama burda rahatlardı.

Biraz daha alıştıklarında çocukları gezmeye götürmelerine de izin verebilirdi ama şimdilik korkuyordu. Kız ona utançla gülümseyip oğlunu aldığında yanaklarından öpmüş ve "İyi misin abi sen?" Diye sormuştu.

"Sağol kardeş iyiyim. İsterseniz geleyim ben de."

"Yok gelme sen dinlen. Demir abi valla tembih etti. Diğerlerini yıkadık zaten ablam uyutuyor. Sen bir şey istiyor musun?"

"Yok sağolasın. Siz çocuklara bakın yeter"

Kız ona başını sallayıp içeri geçtiğinde sıcak yüzünden salıncağı Biraz daha hızlandırdı. Evin içinde oturası yoktu ve burayı seviyordu. Sevdiği işe gitmeden ona zorla kahvaltı yaptırdığı için canı da bir şey istemiyordu. Sallandığı yerde telefonuna gelen bildirimle yan tarafına uzanıp aldı ve ekranı açtı.

Demir telefonu kaybolduğu için ertesi gün hemen yenisi alalım demiş ve onu yormadan gidip almıştı. Ekranı açtığında sevdiğinden geldiğini görünce sırıtmasına engel olamadı. Bir de ergenler gibi mesaj
atıyordu sürekli.

DEMİR: Berzan nasıl oldun bebeğim. Seni merak ediyorum miden bulanıyor mu. Eğer bir şey olursa haber et bak. Aklım sende.

Sürekli aynı endişeyi yaşayıp üstüne düştüğü için sinirini çıkaracak fırsatı da olmuyordu. Bir yerlere çatmak istiyordu ama olmuyordu.

BERZAN: İyiyim merak etme. Bahçedeyim. Sen olmayınca kendim sallanayım dedim.

DEMİR: Ben gelince sallarım seni yorulma. Canın bir şey çekiyor mu. Gelirken alırım söyle.

Demir sürekli soruyordu ama daha canı çekmiyordu. Sadece yediğini kusmak istiyordu. İştahı yoktu ama eskisi gibi de değildi. Aklına gelen şeyi yazdığında kalbi heyecanla çarptı.

BERZAN: Canım seni çekiyor bu sayılır mı.

Mesajı sırıtarak yolladığında kendisi bile bunu yazdığına şaşkındı ama değişiyordu işte. Duyguları garipti. Kesin sevdiği de okuyunca heyecanlanacaktı.

DEMİR: Berzan bugün seni elimden kimse alamayacak. Böyle söyleyerek beni etkilemeyi başardın. Şimdiden kus bence, gelince işimiz var

BERZAN: Olur. Ama kimin kimle işi olduğuna bakarız gelince

DEMİR: Tamam. Sen ne istiyorsan onu yaparız. Birazdan çıkacağım gelince görüşürüz

Sevdiğine cevap yazıp telefonu yan tarafa bırakacağı sırada çalmasıyla tekrar ekrana baktı. Bu aralar sevdiği sayesinde çok arayan vardı. Ömer bile olayı duymuş defalarca nasılsın diye diye aramıştı.
Ekranda abisinin adını görünce istemsizce oturduğu yerde dikleşip boğazını temizledi. Şimdi ona da söylemesi gerekiyordu.

SENSİZ ASLA (BxB) mpregHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin