"Aman vallahi belim koptu. Siz bu çocuklara ne yediriyorsunuz oğlum."
Annesi kucağında debelenen oğlunu yere bırakırken zorlukla konuşmuştu. Artık 1 yaşına gireceklerdi ve baya toparlanmışlardı. Kucakta durmayı hiç sevmiyorlardı ve sürekli sağa sola gidiyor, her şeyi kurcalıyorlardı.
"Berzan onlara çok iyi bakıyor. Ben boğulacaklar diye korkuyorum ama o her şeyi yediriyor. Eh sonuçta iki kardeşi var. Benim gibi korkak değil o."
Demir yerde emekleyen oğlunu izlerken babası da koltukta oturmuş sırıtarak torunlarına bakıyordu. Artık oda da zaptetmek mümkün değildi o yüzden bütün evi halıyla kaplamışlardı ve kimse ayakkabı ile içeri girmiyordu. Bütün zararlı olabilecek şeyleri ortadan kaldırmışlardı. Özgürce dolaşabilmeliydi çocukları.
"Ay bak şimdi kavga edecekler. Senin bu kız çok fena Demir"
Kızı yanındaki Miran'ın elindeki oyuncağı tutup çekerken oğlu sessizce ağlamaya başlamıştı yine. Çok narin olacağı şimdiden belliydi. Sadece görünüşü değil karakteri de Demir'e benziyordu. Oturduğu yerden kalkıp onu kucağına aldığında anında susmuştu bebeği. Kızı ise fazla hareketli ve sürekli diğerlerinin oyuncağını elinden alma huyu vardı.
"Ee daha dede demedi mi bu torunlar. Kim önce derse ona hediye alacağım"
Babası kurulduğu yerde üçünü işaret ettiğinde Demir kucağındaki oğluyla karşısına oturdu. Bu adam da bebeklerine zorla dede dedirtmeye çalışıyordu.
"Baba diyorlar işte yetmez mi. Ama ilk Berzan duydu o yüzden çok sinirlendim, kıskançlıktan çatladım ama neyse ki bana da söylediler. Yoksa kendimi yerden yere vuracaktım"
Oğlunun saçlarını öperken diziyle de sallayarak sakinleşmesini sağlıyordu. Zaten çabuk sakinleşiyordu.
"Berzan nerde lan. Geleceğim dedi kayboldu ortadan. İyi mi çocuk?"
Demir o an sevgilisinin uzun süre ortada görünmediğini fark edip bebeğini tekrar yere koydu. En son tuvalete gidiyorum demişti bebeği. Acaba hastamıydı ki.
"Siz oturun ben bakıp geleyim. Ama çocuklarıma dikkat edin ağlamasınlar. Mira saçlarını yoluyor diğerlerinin."
Onları sıkıca tembihledikten sonra hızla odaya yürüdü. Sevgilisinin her saat yanında olmasını istiyordu. Kapıya gelip açtığında yatakta oturmuş elindeki suyu içmeye çalışan bebeğini gördü. Sanki hasta gibiydi.
"Berzan iyi misin. Neyin var?"
Yanına gidip oturduğunda sevgilisinin terlemiş alnını gördü. Sanki acı çekiyor gibiydi bebeği. Suyu içip derin bir nefes aldı."İyiyim merak etme. Ağrı vardı ben de ilaç içeyim dedim.Yoksa durmayacak. Ailene de ayıp oldu."
"Günün mü geldi bebeğim?"
Demir onun yorgun yüzüne endişeyle bakarken sevgilisi başını sallamıştı. Bu zamanlarda bebeklerini de kucağına alamıyordu sevgilisi. Kasıklarım daha çok ağrıyor diyordu ve canı sıkılıyordu.
"Sen uzan o zaman. Ben sana sıcak su getireyim. Başka bir şey istiyor musun. Annemle babam bebeklerin yanında merak etme."
"Olur uzanayım. Söyle kusura bakmasınlar. Birazdan geçer gelirim ben."
Berzan yatağa uzandığında Demir onun yanağına eğilip ard arda öpücük bıraktı. Şimdi canının sıkkın olduğunu biliyordu. Hem acı çekiyordu hem de bebekleri içerdeyken uzanmak zorunda kalıyordu.
"Sen düşünme onları. Geleceğim ben. Ama artık bana söylemiyorsun sinirleniyorum Berzan."
"Söylesem ne olacak. Hem biraz önce oldu işte. Geldim odaya. Git sen haydi. Çocukları yalnız bırakma. Annen baban baş edemez"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENSİZ ASLA (BxB) mpreg
General FictionDemir ve Berzan'ın hikayesi. İsterseks konuludur..