SENSİZ ASLA (BxB) mpreg

8

"Ahh boynum"

Demir uzandığı yerde söylenerek gözlerini açmaya çalıştığında tutulmuş bedeni ile fazla acı çekiyordu. Kendine gelmeye çalışıp gözlerini ovuşturarak nerede olduğunu anlamaya çalıştı. Ağrısı olduğu için kalkmadan başını çevirdiğinde hemen başının üstünde kafası yana düşmüş ve uyuyan Berzan'ı gördüğü an yüzündeki gülümsemeye engel olamadı.

Bulunduğu konumu anladığında içindeki heyecanla ne yapacağını bilemezken dizinden kalkmadan kendi kendine sırıtıp dudağını ısırdı. Heryeri tutulmuştu ama buna değerdi. Şuan bu oğlanın dizinde uyuyor olmak yeterdi ona.

Ama yine de böyle kalamazdı. Kendisi acı çekiyorsa oda çekiyor olmalıydı o yüzden istemeden de olsa yattığı yerde zorlukla doğruldu. Yan tarafındaki beden kollarını göğsünde birleştirmiş ve masum ifadesiyle uyurken onu bir kerecik öpme isteği içine dolsa da yapmayacaktı. Oturduğu yerde yüzünü kirpiklerini ve dudaklarını izleyip derince soluduktan sonra önüne döndü.

Aklı fikri de öpüşmek ve sevişmekte olmamalıydı. İlk defa bu kadar uzun süre kimsenin yatağına girmemişti ve dayanacaktı. Berzanla olmak istiyordu o. Ondan başkasına elini sürmeyecekti. Uyuşan boynunu sağa sola çevirdikten sonra etrafına baktığında evinin biraz gerisinde olduklarını gördü. Keşke kendi evine götürüp kendi yatağına yatırsaydı sanki ne vardı.

Sabah ona sarılmış bir şekilde uyanmayı çok isterdi ama daha erken olduğu için katlanabilirdi. Bu oğlan başkasına benzemiyordu. Elini ensesine atıp ovuşturduktan sonra hissettiği ıslaklık hissiyle kaşları çatılırken avucunda gördüğü kanla bir anda korkuyla gözleri büyürken "hayır yaa... Berzan" diye bağırdığında yanındaki oğlan da aynı korkuyla sekip gözlerini açmıştı.

"Noldu lan?"

Berzan deli gibi sağına soluna bakınırken Demir bu tatlı haline gülmek istese de korkusu ağır basıyordu. Kanlı elini ona doğru uzattığında dudağını büzüp yutkundu.

"Ensem.. ovarken kan bulaştı elime. Baksana"

Berzan uyku sersemliğiyle kaşları çatık elini tutup bir yüzüne bir eline bakmıştı. "Noldu sana. Çevir başını bakayım"

Demir onun ilgilenmesiyle erime kıvamına gelse de başını sallayıp ona doğru eğildi. Berzan merakla elini ensesine attığında gözüne takılan aleti, sonra da üzerindeki kan dikkatini çekti. Yatarken ensesi onun aletine değişmiş olmalıydı ama onda kanın ne işi vardı.

Yaşadığı şaşkınlık ile "B-Berzan" diye kekelediğinde eliyle aletini işaret etti. Yanındaki oğlan korkuyla ona bakarken "şeyin kanıyor senin" diyerek gözlerini büyüttü. Onun aletine nerden kan bulaşmış olabilirdi bilmiyordu ve korkmuştu. Hasta mıydı nesi vardı.

Korku dolu gözlerini onunkilere çıkardığında Berzan gözlerini yummuş sinirle kendini kasmıştı. Ağzında yine kürtçe bişeyler mırıldanırken önüne bakıp daha çok sinirlenmişti. Bir anda arkaya uzanıp eline aldığı bez parçasıyla ne yapacağını bekledi.

"Siktir ya. Eğ kafanı sileyim."

Ona fırsat vermeden başını tutup öne eğdiğinde Demir sadece şaşkınlık ve endişeyle silmesini bekledi. Bezi bastıra bastıra ensesine sürterken kazıyacağını sanmıştı.

"Berzan.. derimi yüzeceksin. Ne olduğunu söylesene. Niye kan var oranda. Hasta mısın?"

Eğildiği için direkt gözüne takılan leke ile yüzü buruşurken Berzan bezi çekip kafasını kaldırdı. "Önemli değil rahatsızım biraz. Bak eğer bir yerde bundan bahsedersen senin için iyi olmaz duydun mu?"

"Öf Saçmalama ya. Kime söyleyeceğim. Hastaysan doktora gidelim. Belki kötü birşeydir. Normal gelmedi bana"

Berzan o sırada bezle elini tutup sertçe silerken Demir onun öfkesine anlam verememişti. Hem silip hem de kürtçe mırıldanırken hızla elini çekti. Kendini düşünmesi gerekiyordu şuan ama onun umrunda değil gibiydi.