33-Beklenmedik sürprizler

484 196 92
                                    


Sarah zihnini kontrol edemiyordu sanki. Kendini inanılmaz derece yorgun ve hasta hissediyordu. Başı çatlayacakmış gibi ağrıyor, kulakları çınlıyordu. Tek isteği vardı. Bütün gün yatakta olup, kafasına yorganı çekip uyumak. Ancak kulak çınlaması buna da izin vermeyecekti belli ki. Bugün hiç iyi hissetmiyordu ancak kendini çabucak toparlamak zorundaydı. Bugün Yağmur'la buluşacak ve uzun uzun konuşacaklardı. Bir an önce zihnini temizlemeli ve işine odaklanmalıydı. Saate baktı. Yağmur geç kalmıştı. Cep telefonunu eline aldı. Tam Yağmur'u arayacaktı ki bir mesaj geldi. Yağmur'dan.

"Profesör, çok önemli bir şey buldum. Adrese gelin lütfen. ÇOK ÖNEMLİ. Aramayın. Konuşamam. Lütfen çabuk gelin. Size ihtiyacım var."

Sarah mesajı okuduktan sonra endişeye kapıldı.

"Ne oldu ki acaba?"

Şüphelenmişti. Tedirgin olmuştu. Korkuyordu. Ancak meraktan içi içini yiyordu.

"Aramayın, konuşamam. Adrese gelin."

şeklinde bir mesaj.

"Neden konuşamazsın ki?"

Eli tekrar telefona gitti. Risk alıp aramaya karar verdi. Tam arayacaktı ki vazgeçti.

"Ya gerçekten aramamam gerekiyorsa? Ya bir bildiği varsa, şuan O'nu aramam bir sorun oluşturacaksa? Belki de başına bir şey geldi."

Koşarak yatak odasına gitti. Yastığının altına elini uzattı ve glock marka uzun namlulu silahı çıkardı. Avuçlarının arasında tuttu ve dikkatle süzdü. Jeff'in O'na yaşattıklarından sonra kendini güvende hissetmek istemişti. Bir silah almıştı ve kullanmayı da biraz öğrenmişti. Elleri titriyordu.

"Ne olur ne olmaz. Belki lâzım olur."

dedi ve silahı beline taktı. Üzerine silahı gizleyecek bir ceket giydi. Henüz hiç kullanmamıştı. Kullanmak zorunda kalmamıştı ve kalmamayı diliyordu. Derin bir nefes aldı ve aceleyle evden çıktı. Mesajı açtı, adresi tekrar kontrol etti ve arabaya binip gaza yüklendi.

Kendi cehennemine gittiğinden habersizdi.

Hayat hep sürprizlerle doluydu ve bazen maalesef, kötü sürprizlerle...

~~~

Yağmur midesinin bulandığını hissediyordu. Gözlerinin beynine ilettiği görüntüler midesini kaldırmıştı. Parçalanmış insan cesetleri. Gözleri korkuyla açılmış bir kadın. Ve kanlar içindeki zavallı bedeni.

Sonraki sayfa. Bir dosya çıktı karşısına. Üzerinde "Denek 5" yazıyordu. Ve sonradan dosyanın üzerine kırmızı büyük harflerle "EX OLDU." yazan bir post-it yapıştırılmıştı. Sayfayı çevirdi. Denek 5'e ait resimler geldi önüne. Her resim birbirinin aynısı gibiydi. Ancak aslında gerçek böyle değildi.

Bir kaç sayfa sonra gerçekler tokat gibi çarptı Yağmur'un suratına. Her yeni resimde adamın bir parmağı eksiliyordu. Ve sonraki resimde ise adamın tek kolu yoktu... Acı içinde bakıyordu objektife. Böyle bir vahşetin ne amaçla yapıldığını mide bulantısı ve küfürler eşliğinde sorguladı Yağmur.

Sayfayı çevirdi elleri titreyerek. Gözleri yuvalarından fırlamış bir kadın. Sonraki sayfa, kafası yana doğru uzamış bir kurban. Altındaki notta kişinin beyninin şişerek büyüyüp patlaması sonucu öldüğü yazıyor.

"Kahretsin bunu nasıl becermiş bu pislik herif?"

Sonraki dosya. Göğsü kanlar içindeki bir adamın ölü bedeni. Acıdan, eline geçen neşteri kalbine saplayarak intihar etmiş. Bir not düşülmüş dosyaya:

Geri SayımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin