17.BÖLÜM

6.4K 447 20
                                    

17.BÖLÜM

 Olduğum yerden doğrularak telefonu elime aldım. Bu saatte kimin mesaj attığını merak ediyordum. Tuş kilidini açarak mesajı atan isme baktığımda kalbimin hızla atmasına engel olamamıştım. Bir kere daha baktım ekrana evet gerçekten oydu mesajı atan...

Alkın.

Hemen mesajı açarak heyecanla okumaya başladım:

"Bana kızacağını biliyorum, Aydan. Ama seninle konuşmak istiyorum."

Ne konuşacaktı? Hem merak ediyor hem de sormak istemiyordum. Ne yapacağımı düşünürken gelen başka bir mesaj düşüncelerimin dağılmasına neden olmuştu? Tekrar telefonuma baktığımda Alkın'ın yeni bir mesaj attığını gördüm:

"Ne konuşmak istediğimi düşünüyorsundur sanırım. Bugün Turan ve Nida yüzünden üzülmen beni rahatsız etti. Sadece iyi olduğunu görmek ve sesini duymak istiyorum."

Neden beni bu kadar merak ettiğini hala anlayamamıştım ama şu an içinde bulunduğum durumda biriyle konuşmaya gerçekten ihtiyaç duyuyordum. Bunu düşünürken bugün olanları nasıl bildiği sorusu geldi aklıma. Ama cevabı yine ben verdim. Restoranda diğer masadaydı. Büyük ihtimalle bizim arkamızdan gelmiş ve olayları görmüştü. Nedense bunu hiç umursamamıştım. Dışarıdan birinin fikrini duymaya ihtiyacım vardı. Ani bir kararla telefonumun mesaj bölümünü açtım ve Alkın'a cevap yazmaya başladım.

"Tamam konuşalım yarın bana nerede buluşmak istiyorsan mesaj at." yazdıktan sonra gönder tuşuna bastım.

Acaba doğru mu yapmıştım? Emin olamamakla birlikte pişman da değildim. Gerçekten biriyle konuşmak istiyordum. Elimde telefon vereceği cevabı beklemeye başladım. Çok fazla beklememe gerek kalmadan mesaj gelmişti:

"Yarın seni ararım."

Daha cevap vermeden telefonu kilitledim ve şifonyerimin üzerine bıraktım. Yatağımın içine iyice girerek üzerimi örttüm ve uykuya dalana kadar bugün yaşananları düşündüm.

Sabah olduğunda uykumu alamamıştım bir de üstüne bütün gece yatağın içinde dönmüş olmanın yorgunluğu vardı üzerimde. İstemeden de olsa yatağımdan çıkmam gerektiğini düşündüm. Annemi tekrar endişelendirmekten korktuğum için nazlanarakda olsa kalktım ve banyoya girdim. Yüzümü yıkarken aşağı indiğimde kuzenime ve arkadaşıma nasıl davranmam gerektiğini düşünüyordum. Zaten olmayan keyfim bu düşünceyle daha da kaçmıştı.

Banyodan çıkarak gardrobumun önündeki yerimi aldım. Ne giyeceğime karar veremiyordum. Aslında ne giyinmek ne de aşağıya inip hiçbirşey yokmuş gibi davranmak istiyordum. Ama annemle de konuşmam gerekiyordu. Daha fazla burada kalmak istemiyordum. Ellerimle saçlarımı karıştırıp kendi kendime söylenirken telefonumun melodisiyle bakışlarım şifonyerime yöneldi. Ağır adımlarla ilerleyerek telefonumu elime aldığımda arayanın Alkın olduğunu gördüm.

Hiç beklemeden aramayı cevapladım:

"Alo."

Buz gibi bir cevaplama olmuştu ama bu sanırım karşıdaki kişinin çokta umrunda değildi.

"Günaydın, Aydan. Erken aramadım umarım," dedi kibarca.

"Hayır bende uyanmıştım ama aramanı değil mesaj atmanı bekliyordum," diye sanki hesap sorar gibi karşılık vermiştim.

"Mesaj atıp cevabını beklemek istemedim. Şansımı aramaktan yana kullandım." dedi güldüğünü anlayabildiğim bir ses tonuyla.

Bu benimde gülümsememe neden olmuştu. Ayrıca çokta hoşuma gitmişti. O ise konuşmamı beklemeden "Kahvaltı yapmadıysan beraber yapalım mı?" diye sordu.

BİR PARÇA AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin