64.BÖLÜM
Binaya girip asansörü çağırdığımda içimden kötü bir şey olmaması için dua ediyordum. Alkın'ın odasının önüne geldiğimde duyacaklarımın endişesi tüm bedenimi sarmıştı.
Sekreterine kendimi tanıtarak beni beklediğini söylediğimde hiç zaman kaybetmeden eliyle yolu işaret ederek önüme geçti ve beni nişanlımın kapısına kadar getirdi. Hemen kapıyı tıklatarak açtı, beni içeri davet etti.
Kapı açılır açılmaz Alkın sekreterinin bir şey demesine fırsat vermeden yerinden kalkarak o harika gülümsemesiyle hızlıca yanıma geldi. Sekreterine aldırmadan sımsıkı sarılarak yanağımdan öptü.
"Hoş geldin sevgilim."
Utanarak yanımızdaki bayana baktım. Demek istediğimi anlayan Alkın ,
"Tamam sen çıkabilirsin," diyerek onu gönderdi.
Kız dışarı çıkıp kapıyı kapattığında başımı Alkın'a çevirmemle dudaklarını dudaklarımın üzerine kapatması bir oldu. Beklediğim bir davranış değildi. Ama şikayet etmeyi de düşünmedim. Ben de kollarımı sıkıca sararak öpücüğüne karşılık verdim. O an buraya neden geldiğim aklımdan tamamen çıkmıştı. Birbirimizde ayrıldığımızda bir gün bile onu görmediğimde ne kadar özlediğimi anladım. O da geri çekilerek ellerini yanaklarıma koydu son kez kısa bir öpücük daha vererek kravatını düzeltti. Oturmam için yer gösterdikten sonra karşıma oturarak,
"Nasılsın güzelim? Beğendin mi iş yerimi?"
"İyiyim ama biraz gerginin Aycan ne hakkında konuşmak istemiş duymak istediğimden bile emin değilim?" dedim fazlasıyla gerilerek.
Dudaklarını birbirine bastırarak yüzünde oluşan endişeli ifadeyi yok etmeye çalıştı. Bu beni daha da gerginleştirdi.
"Düşündüğün gibi kötü bir şey demedi yani konuştuklarımız basit şeylerdi."
"Basit dediğin nedir peki?"
"Güzelim, Aycan beni seninle onu barıştırmam konusunda aracı olmaya ikna etmek için gelmiş. Söylediğine göre niyeti iyi."
"Tam olarak ne dedi söyler misin?"
Sesim git gide içimdeki gerginliği yansıtmaya başlamıştı. Bunun farkına varan Alkın hemen konuşmasına kaldığı yerden devam etti,
"Sabah geldi. Oldukça üzgün görünüyordu. Bana hata yaptığını seni kırmak istemediğini söyledi. Ama kendini nasıl affettireceğini bilmiyormuş."
"Yani" dedim konuşmasının arasına girerek "yani senden ne istiyor?"
Derin bir nefes alarak sanki söylemesi gerekenleri düşünüyormuş gibi kısa bir süre yüzüme baktı.
"Sana bir soru sordum Alkın senden ne istiyor muş?"
"Benden sizi buluşturup senden özür dilemesi için bir fırsat yaratmamı istedi."
"Bu kadar yani?" inanmadığımı belli eden bakışlarla araya girerek sormuştum.
"Tabiiki bu kadar değil aşkım. Ayrıca nikahımıza da gelmek istediğini söyledi."
"Sen ne dedin peki?"
Neden se Alkın'ın ne cevap verdiğini tahmin ediyor gibiydim. Yine de ondan duymak için sessiz kalıp bekledim.
"Ne dememi isterdin aşkım?" diye sordu.
"Bilmem hiç düşünmedim. Bana yaptıkları ve söyledikleri beni o kadar yaraladı ki ne hissedip ne cevap vermem gerektiğini bilmiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR PARÇA AŞK
Romance"Sana tek bir şey söyleyeceğim," dedi lafımı bölerek. Ne diyeceğini merakla beklemeye başladım. "Eğer Turan ile buluşmaya gidersen, bu ilişki tamamen biter." Şok içinde ona bakakaldım. Neden bu kadar abarttığını bilmiyordum. Neden altı üstü en yakın...
