51.BÖLÜM

5.5K 272 6
                                    

51.BÖLÜM

Buraya mı gelmişti? Hiçbir şey demeden merakla kapıya doğru yürüdüm. Açığımda karşımda tüm yakışıklılığı ile aşık olduğum adam bekliyordu. Neler söyleyeceğinin merakıyla yanına doğru ilerlemeye başladım.

Kızgındım. Ama yine de onu görmek beni belli etmesem de mutlu etmişti. Tam karşısında durduğumda sarılmak için yaptığı hamleyi elimi kaldırarak durdurdum. Üzgün olduğu bakışlarından belli oluyordu.

"Aydan lütfen beni dinle. Gerçekten yanlış anladın. Sanırım Turan'ın dolduruşuna geldin."

"Orada dur. Bu Turan'ı karıştırabileceğin bir konu değil. O hiçbir şeyden haberi yokken dahil oldu."

Başını önüne eğdi. Derin bir nefes alarak tekrar konuşmaya başladı.

"Amacım ona hakaret etmek veya suçlamak değil. Yani yanında onu görünce sanki seni bana karşı doldurmuş gibi düşündüm."

"Lütfen Alkın," dedim.

"Lütfen onu karıştırma konu sen ben ve ablam la ilgili. Bu konuda söylemek istediğin bir şey varsa söyle yoksa git lütfen."

Tekrar omuzlarımdan tutmak için bir hamle yaptı. Bu defa elimle uzaklaştırmak yerine bir adım geriye giderek dokunmasını engelledim. Bakışlarında korku vardı.

"Bana dokunmanı istemiyorum. Ne söylemek istiyorsan söyle ve beni düşünmek için yalnız bırak. Ama diyorsan ki anlatacak bir şey yok o zaman ben gidiyorum."

Eve gitmek için arkamı dönmek üzereydim ki hızla ileri atılarak elimi yakaladı. Beni kendine çekerek omuzumdan tuttu ve yüzümü yüzüne bakacak şekilde çevirdi.

"Aşkım lütfen gitme. Konuşalım. Ne istiyorsan sor bende cevap vereceğim. Yeter ki bana arkanı dönüp gitme."

"Her soruma mı?" dedim olabildiğim kadar soğuk davranarak.

"Her soruna. Cevap veremeyeceğim hiçbir soru olamaz. Seni üzen ben bile olsam affetmem. Ne istiyorsan sor."

Ona cevap vermeden bahçedeki masaya oturup ona da gelmesi için el işareti yaptım. Hemen gelerek karşımdaki sandalye ye oturdu. Gergin olduğu masanın üzerindeki ellerini ovalamasından belliydi. Her ne kadar bu hali beni üzse de yaptığının hesabını vermeliydi.

"Her şeyi en başından anlat bana."

Sesim onu daha da gerginleştirmişti. Derin bir nefes aldı ve anlatmaya başladı.

"Geçen gece telefonum çaldı. Arayan numarayı tanımıyordum. Telefonu açtığımda yine karşımda o an tanıyamadığım bir ses vardı. Kim olduğunu sorduğumda ablan Aycan olduğunu söyledi."

Durdu. Yüzüme bakıyordu. İfademden ruh halimi çözmeye çalıştığı çok belliydi.

"Devam et."

Sert tavrımdan taviz vermeden söylemiştim bunu. Ümitsizlik içindeydi ama kendini aklama çabasından vazgeçmeye de niyeti olmadığı belliydi.

" Bende nasıl yardımcı olabileceğimi sordum ona."

Lafını kestim.

"Peki, ona numaranı nereden bulduğunu sormadın mı?"

Bunu çok merak ediyordum. Aklımdan saçma sapan şeyler geçiyordu. Acaba daha önceden mi tanışıyorlardı? Allah'ım umarım öyle değildir. Mantıklı bir açıklama yapar.

BİR PARÇA AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin