30.BÖLÜM

6.8K 292 51
                                    

30.BÖLÜM

''Merak ettiğiniz çok şey olduğunu biliyorum. İsterseniz merak ettiklerinizi sorun ben hepsini birlikte cevaplayayım,'' dedi.

Annem bir süre Alkın'ın yüzüne baktıktan sonra ''peki'' diyerek sorularını sormaya başladı.

''Aydan'ı ne kadar zamandır tanıyorsun? Nerede gördün ilk defa?'' Annemin sorduğu buu sorular benimde ilk bilmek istediklerimdi.

Gerçekten cevaplarını bende merak ediyordum. Çünkü Alkın her konuşmamızda uzun zamandır seni tanıyorum diyordu. Bu uzun zaman ne kadar bir zamandı bilmek istiyordum. Annem Alkın'a dönerek,

''Önce bu iki soruma cevap ver diğerlerini daha sonra soracağım,'' dedi.

Alkın'la gözgeze geldiğimizde vereceği cevabı sabırsızlıkla beklediğim bakışlarımdan belli oluyordu. Gülümseyerek bana baktıktan sonra anneme dönerek anlatmaya başladı:

''Kızınızı ilk defa altı sene önce göl kenarında resim yaparken görmüştüm. Başlarda pek dikkatimi çekmemişti açıkçası. Ama üst üste birkaç defa gördükten sonra ilgilenmeye başladım.'' anlatmaya devam etmek için çayından bir yudum aldı ve devam etti:

''Ona farkettirmeden resim çizerken bazen arkasından bazende biraz uzak olarak yanından onu seyrediyordum. Beni en çok etkileyen çizdiği resimlerin gerçeğinden daha güzel olması ve onları çizerken yüzünde oluşan mutluluktu,''dedi.

Bunları söyledikten sonra anneme dönerek yüzünden ne düşündüğünü okumaya çalışıyordu. Annem ise ifadesiz bir halde sadece dinlemişti. En sonunda ise yalnızca kabalık olmaması adına, ''Anladım,'' demekle yetindi.

Ben ise kafamda yerine oturmayan bir kısım olduğu için bunu ona sormak istiyordum. Ama şu an için bunu sesli olarak değilde mesaj olarak yazmaya karar verdim. Telefonumu elime alarak, 'Sen mi karıştırdın ben mi yanlış anladım?' yazarak gönderdim.

Telefonundan bildirim sesi geldiğinde cebinden çıkararak mesajımı açtı. Okurken çatılan kaşları neden bahsettiğimi anlamadığını fark etmemi sağladı. Bakışları bana çevrilirken yalnızca dudaklarını oynatarak 'Neyi?' diye sordu. Önce dönerek anneme baktım, bakışları çevrede dolaşıyordu. Bunu fırsat bilerek tuşlara dokunmaya başladım.

'Beni ilk gördüğün anı bana böyle anlatmamıştın.'

Mesaja bakarken dudakları ince bir çizgi halini aldı. Surat ifadesindeki değişiklikleri gözümü bile kırpmadan inceliyordum. Alnından bir ter damlası süzüldü, süzüldü ve onu silmeye bile gerek duymadı. Yüzü olduğundan çok daha fazla beyazdı ve bu kaşlarımı kuşkuyla kaldırmama sebebiyet verdi. Onun bu kadar gerilmesini sağlayan neydi?

Parmakları önce hızlı bir şekilde ekranda dolaştı, daha sonra ise yazdıklarından memnun olmamış gibi hepsini sildi.

''Aydan?''

Annemin sesiyle hızla ona döndüm.

''Efendim?''

''İyi misin kızım?'' Son bir kez daha Alkın'a baktıktan sonra kafamı 'evet' anlamında sallayarak gülümsedim. Alkın hala aynıydı. Hala panikli, hala gergindi.

Bir cevap yazmadan telefonunu cebine koydu ve bana baktı. Ben ise ona sadece boş bakışlarla baktım.

''Kalkalım mı artık?'' Sorduğum kişi annemdi.

BİR PARÇA AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin