40.BÖLÜM

4.4K 316 504
                                    

Sınırı geçtiğiniz için teşekkür ederim. :) Bir daha ki bölüm bu bölüm 100 vote olduğunda gelecek. :)

Multimedya: Herkesin çok sevdiği Turan


40.BÖLÜM


"Artık bu evde her günümü, her saatimi, her saniyemi seninle yaşamak istiyorum. Peki sen de bunu ister misin?"

Bakışlarım önce şaşkınlıkla açıldı ve hemen ardından kendimi toparlamam gerektiğini fark ederek az önceki halime döndüm.

"Bu..." Sesimi bulmak için biraz çabalamam gerekti. İstemsizce de olsa heyecanlanmıştım. "Bu bir evlilik teklifi mi?"

Bir cevap vermek yerine gülmeye başladığında, acaba yanlış bir şey mi söyledim sorusu aklımı esir almıştı. Neden gülüyordu?

"Saçmalama," dedi bana cevap verircesine gülüşlerinin arasından. Artık kendimi garip hissediyordum.

"Saçmalama mı?"

"Bu tabii ki bir evlilik teklifi değil," dedi açıklamaya çalışarak. "Hem henüz evlilik düşünmek için çok erken hem de böyle basit bir teklifle sana geleceğimi düşünmüyorsundur umarım."

Yutkunduktan sonra onu cevapladım. "Zaten ben de erken olduğunu düşünmüştüm."

Yanıma gelerek eğildikten sonra, işaret parmağının tersiyle yanağımı okşadı ve hafifçe gülümsedi. "Biliyorum."

Açıkçası biraz kötü bir duruma düşmüş olduğumu düşünüyordum. Onun sözlerinden çıkarılacak tek mana evlilikti fakat sanki bunu yalnızca ben böyle anlayabilirmişim gibi gülerek tepki vermişti. Omuzlarımı silktikten sonra, "Gidelim mi?'' diye sordu.

"Olur."

Biraz geriye çekilerek elini yanağımdan çekmesini sağladım. Belki fazla tepki gösteriyordum, bilmiyordum. Bu durum canımı sıkıyordu. Onu beklemeden ayağa kalkarak salon kapısına doğru ilerlemeye başladığımda kolumdan tutarak beni durdurdu.

"Seni üzdüm mü?"

"Ne münasebet," dedim aceleyle. "Neden üzüleceğim?"

Kolumu tutan elini indirerek avucuma yaslarken, "Kırılmışsın," dedi. Elimi kurtardıktan hemen sonra, "Alkın, ne demeye çalışıyorsun?" diye sordum.

"Bir şey demeye çalıştığım yok Aydan. Yalnızca seni kırdığımın farkındayım ve bunu düzeltmeye çalışıyorum."

"Kırılmadım," dedim net bir şekilde. "Bu yüzden düzeltilecek de bir durum yok."

"Beni gerçekten yanlış anladın," dedi beni durdurma çabasına devam ederek. "Saçmalama, demem yanlış oldu biliyorum. Fakat öylesine ağzımdan çıkan bir şeydi o. Yalnızca sana bu kadar basit bir teklif yapmayacağımı göstermek istedim."

Nefes almadan bitirdiği konuşmasının ardından, "Tamam, Alkın. Sorun yok," demekle yetindim.

"Emin misin?"

"Eminim."

"Tamam, o zaman..." derken biraz geriye çekilerek az önce oturduğumuz masaya baktı. "Gitmeyip yemek yesek nasıl olur?" Suratını sevimli bir hale sokarak kaşlarıyla yemek masasını işaret ettiğinde kendimi tutamayıp güldüm. O da bu gülüşümle beraber rahatlayarak parmaklarını parmaklarıma geçirdi ve beni de kendiyle birlikte masaya doğru sürüklemeye başladı.

BİR PARÇA AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin