35.BÖLÜM

5K 297 146
                                    

Bölüme geçmeden önce bir şey söylemek istiyorum.

İlk kez bir şey deneyeceğim. Vote sayısının +50 olmasını istiyorum. Okunma sayısı çok yüksek ama vote az. Umarım geçebiliriz. :)

35.BÖLÜM


''Aydan yine de söylemeden duramayacağım o çocukta hala güven vermeyen birşeyler var. Kendine dikkat et.''

Derin bir nefes alıp,

''Tamam Turan bunları daha sonra konuşuruz. Kapatıyorum. Hoşçakal,'' dedim ve onun cevap vermesini beklemeden telefonu kapattım.

Annemi de alarak arabaya bindim ve hala orada olduğunu bildiğim Alkın'a hiç bakmadan yola çıktım. Arkamızdan geldiğini aynadan görebiliyordum. Sanırım hala telefon olayına kızgın olduğumu düşündüğü için aramıyordu. Bende sarsılmaz bir inada sahip olduğum için ve hatalı olan o olduğu için zaten aramayacaktım. Herşeyi oluruna bırakarak tekrar radyoyu açtım ve şarkılara eşlik ederek çok da uzun olmayan bir yolculuktan sonra eve ulaştık. Gerçekten yorulmuştum. Sanırım bir daha bu kadar uzun süre araba kullanmayacaktım.

Arabayı evin önüne park ettikten sonra uyuyan annemi omuzuna dokunarak yavaş bir şekilde uyandırdım. Gözlerini açan annem evimizin önünde olduğumuzu görünce hem çok şaşırttı hem de çok sevindi. Bu uzun yolculuk ikimizi de bayağı yormuştu.

Eşyalarımızı içeri taşıdıktan sonra kendimizi salondaki koltukların üzerine bırakarak kısa bir süre dinlendik. Daha sonra ben ayağa kalkarak,

''Anne ben ılık bir duş alıp odamda dinleneceğim,'' diyerek odama doğru yürümeye başladım.

Annem ise kendini koltuğun üzerinde uykuya teslim etmişti bile. Duşumu alıp kendimi yatağa bıraktığımda son birkaç haftadır aklımdan tamamen gitmiş gibiydi. Yaşadıklarımın ağırlığıyla kısa bir an sonra uykuya dalmış olmalıyım ki telefonumun mesaj sesiyle tam yapamasam da gözlerimi aralamaya çalıştım. Şu an hiç bakacak halim yoktu telefonumu elime alarak ne geldiğini umuramadan tamamen kapattım ve yarım kalan uykuma geri döndüm.

Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum kapı zili uyanmamı sağlamıştı. Yataktan kalkmadan içimden söylenerek arkamı döndüm ve tekrar yattım. Ama bu çabam sonuçsuz kalmıştı. Sanırım bu kimse bana rahat vermemek için elinden geleni yapıyordu. Odamın kapısı hızlı bir şekilde vurulduktan sonra cevap vermemi bekleme gereği bile duymadan Turan içeri girmişti. Şaşkınlıktan kocaman açılmiş gözlerimle ona bakarken hala yatakta yatar vaziyetteydim.

''Aydan mesaj attım. Telefon ettim ama sana ulaşamadım.'' Panikle, özür dilemek yerine ilk bunları söylemişti.Yatağımın içinde doğrularak,

''Önce şu yaptığın için özür dilemen gerekmez mi?''

Ani çıkışım ve sesimin benim bile tahminimden yüksek çıkması onu şaşırtmış ve susmasını sağlamıştı. Gerçekten öfkelimi olduğum içinmi ya da uykulu olduğum için mi bu tepkiyi verdiğimi anlamaya çalıştığı bakışlarından belli oluyordu.

Birkaç saniye konuşmadan yüzüme baktıktan sonra,

''Ben düşünemedim. Üzgünüm sana ulaşamayınca çok merak ettim.''

''Bana her ulaşamadığında böyle baskın yapar gibi mi geleceksin Turan?''dedim bahanesinin beni rahatsız ettiğini anlaması için. Ve cevap vermesini beklemeden,

''Ayrıca evde olduğumuzu nereden biliyordun?''

''En son konuştuğumuzdan beri bu kadar zaman içinde gelmiş olmanız gerekir diye tahmin ettim. O yüzden sana ulaşamayınca ilk buraya geldim'' dedi hala karşımda dururken.

BİR PARÇA AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin