36.BÖLÜM

5.2K 279 133
                                    

36.BÖLÜM

Derin bir nefes aldım ve omuzlarımı dikleştirdim. Kendi kendime güç vermeye çalışırken o tek kelimenin ağzımdan çıkmasına da izin verdim.

''Evet.''

Bu kelime ağzımdan çıktığı an bu kadar ani söylediğim için pişman olmuştum bile. Karşımda öylece kımıldamadan duran arkadaşıma baktığımda pişmanlığımın yanına korkuyuda eklemiştim. Her zaman beni gülümseten çilli yüzü bembeyaz olmuştu. Onu ilk defa bu halde görmenin verdiği panikle yanına giderek omuzlarından tuttum ve,

''Turan iyimisin?''

İyi değildi bunu görebiliyordum ama yine de ağzından iyi olduğunu duymak istiyordum.

''Lütfen cevap ver iyi misin?'' sorumu tekrarlamıştım.

Benim bu paniğim anneminde başını telefonundan kaldırıp bize bakmasına sebep olmuştu. Hızla yerinden kalkarak yanımıza geldi ve beni eliyle bir adım geriye itti. Ne olduğunu anlamamıştım ama yinede geri gitmiştim. Annem arkadaşımın önüne geçerek bir elini yanağına koydu ve tüm anne sevecenliğiyle yumuşacık bir tonla ona seslendi:

''Turan toparla kendini oğlum. Bunun doğru olduğunu zaten biliyordun. Ayrıca Aydan'la senin aranda ağabey kardeş ilişkisinden başka bir ilişki olması düşünülemez. Bir hata yaptın ama lütfen artık kendine gel.''

Gözleri dolu dolu anneme bakarak,

''Çok geç kaldım değil mi?''

Ağzından dökülen bu sözler bıçak gibi saplanmıştı kalbime. Bu kadar çok mu seviyordu? Bu kadar çok mu acı çekiyordu? Daha fazla onun bu halini görmek istemiyordum. Zaten ağlamamak için kendimle büyük bir savaş veriyordum. Arkamı döndüm bir an önce odama gidip onun bu halini daha fazla görmemeliydim. Tam kapıya doğru adım atacaktım ki annem konuşmasına devam etti:

''Bunun geç kalmakla ilgisi yok oğlum. Sizin ilişkiniz en başından beri farklıydı. Bence sen duygularını yanlış anlamlandırdın. Aydan'ın en yakını hep sen oldun. Alkın'ın gelişi ve onun hayatına dahil olması onu paylaşacak olmak senin duygularını yanlış yorumlamana sebep oldu. Kendine biraz zaman ver anlayacaksın herşeyi.''

Hiç birşey söylemedi. Ne yaptığını görmek için derin bir nefes tekrar ona doğru döndüm. Sadece başını sallamakla yetindi. Onu ilk defa bu kadar sessiz ve yıkılmış görüyordum.

Yanına giderek yüzüne baktım ve ,

''Bu konu burada kapansın artık. Vereceğim cevaba göre gidecek ve ya kalacaktın. Senden tek birşey istiyorum. Benim yanımdaki yerini asla ve asla kime alamaz. Bu yüzden yanımda kal. Tekrar ağabeyim, arkadaşım, sırdaşım olmaya devam et. Seni kaybedemem.''

''Yalnız kalmalıyım düşünmek istiyorum'' dediğinde itiraz etmedim.

Şu an benimde yalnız kalmaya ihtiyacım vardı. Ayrıca onun bu hale gelmesinin sebebi olan kişiyle de konuşmak istiyordum. Daha fazla dayanamayarak boynuna sarıldım. Onu çok seviyordum. En kötü zamanlarımda hep başımı yasladığım omuz onundu. Onsuz nasıl hayatıma devam edebilirim bilmiyordum ve öğrenmek de istemiyordum. O ise her zaman yaptığının aksine sarılmama karşılık vermemişti. Kısa bir an böyle kaldıktan sonra geri çekildiğimde hiçbirşey söylemeden kapıdan çıkıp gitti.

Bacaklarım artık bedenimi taşıyamıyordu. Dizlerim titriyor her an düşecek gibi hissediyordum kendimi. Bunun olmasını engellemek için kendimi koltuğa annemin yanına bıraktım. Annem bana sarılarak kulağıma fısıltıyla,

BİR PARÇA AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin