Akşam saatleri Parlakdemir şehrinin Batı'sında bir otlak.
Gölge küçük bir ateş yakmış panterine yaslanmış yatıyordu.
''Ne zaman gelecek bular sıkılmaya başladım.''
Gölge akşamın ilk saatleri beklemeyi başarsada sonradan uyuya kaldı. Sonucunda uyusa dahi çevresindeki tehlikeleri hissedebiliyordu.
...
Aynı akşam Av Birliği önü.
Baya büyük yapılı birisi Av Birliği görevlilerinden birisini köşeye çekti.
''Öt bakalım ufaklık. Yeni avcı nasıl birisi ne arıyor buralarda.''
''Seni avlamak için gelmiş. Ayrıca gelmişken Kabusunda peşine düşecek gibi davranıyordu. Akşam şehrin Batı'sında kamp yapacağını söyledi. Soran olursa söylememi istedi.''
''Vay kendine güveni var gibi duruyor. Bana karşı bu kadar kendine güveniyorsa en azından sekizinci seviye olmalı. Sen onun hakkında ne biliyorsun?''
''Tek bildiğim korkunç bir canavar olduğu. Gelirken haydutlar saldırmış. Soracağını düşünüp avının kanıtının bir kopyasını aldım.''
Sonrasında görevli yere doğru yansıtarak bir kayıt gösterdi. Elbette bu kayıt Gölge'nin avladığı haydutları gösteriyordu.
Kayıt bittiğinde İri Boğa bir an için dondu. Videoda haydutları nasıl öldürdüğü gösterilmiyordu. Ama yüz ifadelerinden haydutların ne olduğunu bile anlayamadığı belliydi.
''Bu seferki biraz daha ilginç. Sanırım Kabus'la birlikte birkaç ayarlamam yapmam gerekecek. O kendini beğenmiş herifle uğraşmak istemiyordum.''
''Peki ne yapacaksın? Akşam ona gidecek misiniz?''
''Neden böyle bir şey yapayım ki eminim bir planı vardır. Eğer beni kendi yerimde yenebileceğine inansaydı çoktan yola çıkmış olurdu.''
Bunu söyledikten sonra görevliye bir kese atıp oradan uzaklaştı.
''Cimri herif, Ona bu bilgileri verdiğimi analrlarsa bana ne yapacaklarını biliyor mu? Sadece elli gümüş, lanet olsun.''
...
Sabah olduğunda Gölge uyandı. Çevresinde büyülü hayvanından başka kimse yoktu. Ayağa kalktı.
''Korkaklaaaaaaar.''
Gölge'nin bunları yapmasının sebebi elbette onlardan korkması değildi. Sadece ormana gidip saatlerce onları aramak yerine olayı hızlıca bitirmek istemişti.
Sabahın olmasıyla tekrardan şehre girdi. Girdikten sonra hızla Av Birliği binasına girdi.
''Hey şu aptal İri boğa mıdır nedir, yerimi sormadı mı?''
Görevliler masada kart oynarken bir anda donup kaldılar. Bilgileri veren görevli de donanlara dahildi. Sonucunda çıkıp ben bilgileri İri Boğaya verdim diyemezdi. Gölge konuşmasının üstüne hepsine tek tek baktıktan sonra binadan çıktı.
Görevliler birbirlerine baktıktan sonra oyunlarına kaldıkları yerden devam ettiler.
...
Akşama doğru zaten kimsenin gelmeyeceğini bilen görevliler çıkış saatinden önce binadan ayrıldılar.
Elbette, avcının binaya tekrar girdiğini öğrenmiş olan haydutlar görevliyi köşeye çekti.
''Eee peki yine niye geldi?''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gölge (Suçluların Kabusu)
Fantastik(Hikaye yarım kalmış hikayelerimden birisidir. Okuyacaksanız lütfen bunu göz önünde bulundurun. İyi okumalar.) Hisar şehrinde tüm ülke tarafından tanınan birisi yaşar. Annelerin çocuklarına yatmadan önce anlattığı korku hikayelerinin baş karakteri...