Bölüm 33: Çaylakların Birincisi (1)

4.3K 437 14
                                    



Maçlar üst üste devam ederken galibiyetler belirleniyordu.

Beşinci maça sıra geldiğinde Ersa'nın da sırası ancak gelmişti.

''Ersa!''

''Lakky!''

Ersa sahneye çıktığında herkesin ağzı kapalı sessizce bekliyordu. Bu çocuğun şimdi ne sürpriz yapacağını görmek istiyorlardı.

Ersa ve Lakky, yerlerini aldığında hakem savaşı başlattı.

Ersa, bu sefer yay ve okunu çıkarmış, herkesi şaşırtmıştı. Normalde hiç silah çıkarmamış, sadece Sial'in isteği üzerine silahla savaşmıştı.

''Görünüşe göre silah kullanman gerektiğini anladın. Akıllı çocuk.''

Lakky'nin iğneli sözlerine karşın, Ersa yayına hızla bir ok yerleştirdi ve Lakky'nin omzuna nişan aldı. Gücünü kısıtlayarak saldırıyı karşısındakinin karşılayabileceği seviyede tutmaya çalışarak, okunu fırlattı.

''Woosh''

Okun rüzgara sürtünme sesi ile ilerleyişi, Lakky'i biraz telaşlandırmıştı. Kılıcı elindeyken, sadece reflekslerine güvenebilirdi. Kılıcını savunma olarak, okun geldiği yöne kaldırırken yana doğru vücudunu büktü. İlk ok, kılıca çarparken Lakky'i hafiften sendeletmişti. Ama durumu atlattığı için rahat bir nefes almıştı.

Ersa'nın gelen okunun kuvvetinin yüksek olmasından dolayı dikkatli olması gerektiğini düşünürken başka bir okun sesi kalp atışını hızladırmıştı.

Ani refleksi ile kaçınırken, ok karnını sıyırmıştı. Hemen ardından daha rahat bir nefes alamadan bir ok daha diğer oku takiben geliyordu. İçinden küfürler yağdırırken gelen oktan hafif yara alarak tekrar kaçtı.

Ersa, durmak bilmeden başka oklar yolladığında, Lakky savaştığı çocuğun onunla eğlendiğini düşünmeye başlamış, sinirinden çıldıracak seviyeye gelmişti.

Yeni gelen bir ok bacağını sıyırdığında yüksek sesle bağırdı. ''Sadece korkaklar gibi uzaktan mı savaşabiliyorsun!?''

Ersa, duyduğu cümle karşısında alaylı bir gülümseme oluşturmuştu. Cevabı kelimelerle değil, yayına yerleştirdiği okunu fırlatarak olmuştu.

Lakky sinirden kızarmış bir yüzle oklardan kaçınmaya çalışıyor, daha kılıcını ve tekniklerini doğru düzgün kullanamamanın kızgınlığını yaşıyordu.

En sonunda bu rezilliğe daha fazla dayanamayacağını düşünerek, ''Maçtan çekiliyorum!'' diyerek bağırdı.

Ersa'nın yayından çıkacak ok, Lakky'nin pes etmesi ile geri çekilmişti.

Herkes salağa vurulmuş gibiydi. Yüzlerinden daha ne olduğunu anlamadıklarını belli ediyordu. Hayatlarında ilk defa bu şekilde bir maç kazanıldığını görmüşlerdi.

Hakem kazananı ilan ettiğinde Ersa, Lakky'e dönüp bir kere bile bakmadan arenadan ayrılmaya başladı. O sırada arkasındaki kızgın yüz, kılıcını kavrarken enerjisini kılıcına aktarıyordu.

En güçlü tekniğini aktif hale getirdiğinde, tüm hızını kullanarak Ersa'nın üzerine koştu. Seyirciler şaşkınlıkla bu ana bakarken, Lakky, Ersa'nın arkasına ulaşmıştı. Kılıcını tam Ersa'nın sırtına ulaştıracakken, Ersa eğildi ve ayağını çember şeklinde kaydırarak Lakky'nin ayağını yerden kesti.

Lakky'nin vücudunun yarısından fazlası havadayken, Ersa ellerini yere koydu ve belini döndürerek, Lakky'nin karnına tekme attı.

Duruma müdahale edecek eğitmen de dahil olmak üzere herkes ağzı açık, takla atarak uçan Lakky'e ve Ersa'ya bakıyordu.

Yıldızlar KralıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin