Gölün kenarında oturan Alvina ve Ela, bakışları gökyüzüne yönelmiş Ersa'yı bekliyordu. Karmela'nın hızı ile Ersa'nın eve ulaşması uzun sürmemişti. Gökyüzünde görünen iki siluet ile anne ve kız ikilisi hemen ayağa kalktı ve heyecanla Ersa'nın inişini bekledi.Ersa indiği gibi koşarak boynuna atlayan Alvina'yı gülerek karşıladı ve o da sıkıca sarıldı. Alvina sarılmasını Ersa'nın söylemesi üzerine ancak bıraktığında Ersa annesine doğru yürüdü.
Ela kollarını açarak oğlunu davet etti ve Ersa annesine sarıldı. Ersa'ya sanki dünyanın en güvenli yerine sığınmış gibi hissettiriyordu bu his. Ela geçen seneki aile buluşmasının aksine yüzünde gülümseme ile oğluna sarılırken oğlundaki değişimi hissedebiliyordu. Dışarıya verdiği baskı daha ağır ve güçlü olmuştu.
Aile hasret gidermeyi içeride devam etmeye karar verdiler ve evin içine girdiler. Karmela ise birazdan geleceğini söyleyerek onlarla birlikte girmedi. Üçlü içeride otururken Alvine heyecanla abisine nasıl sıkı çalıştığını ve ne kadar geliştiğini anlatıyordu.
"Annem bana kitap okumamda yardım etti ve bir sürü kitap bitirdim." Alvina'nın anlattıkları karşısında Ersa ilgiyle kardeşini dinliyordu. Küçük afacan çok yetenekliydi.
Alvina'nın kafasını okşadı ve ''Aferin Alvina. Eğer böyle sıkı çalışırsan çok bilgili bir kız olabilirsin.'' dedi.
Abisinin övgüsünü alan Alvina mutlu bir gülümsemeyle onayladı.
Ela, oğlunda üzüntüye dair bir duygu görmediği için rahatlamıştı. Görünüşe göre bu sene oğluna yaramıştı. "Akademi nasıldı oğlum. Bir sorun oldu mu?"
Ersa, annesinin sorusu ile gülümsedi. Onlara birincilik haberini vermek için sabırsızlanıyordu. "Akademi de sorun yok. Hatta dövüş sanatları yarışmasına girdim bu yıl anne."
Ela meraklı gözlerle oğluna bakıyordu. Ersa'nın kaçıncı olduğunu tahmin edemiyordu. "Ve birinci oldum."
Ela, tatlı bir şaşkınlık yaşarken nasıl olduğunu da anlamamıştı. Bu kadar kısa sürede kendi jenerasyonunda birinci olacak seviyeye mi gelmişti?
Alvina ise abisinin bahsettiği yarışmayı anlamasa da abisinin muhteşem bir şey başardığını anlamıştı. Üçlü sohbetini sürdürürken Karmela gölün kenarında durmuş, ormana bakıyordu.
"Çık ortaya Alfa. Saklanmanın bir anlamı yok."
Ağaçların arasındaki yeşil kıyafetli adam kendisini açığa çıkardığında yüzünde bir gülümseme ile Karmela'ya bakıyordu.
"Liderden saklanabilmem nasıl mümkün olabilirki?"
Karmela kaşlarını çatarken sordu.
"Neden beni takip ediyordun Alfa?''
''Seni takip etmiyordum patron. Ersa'yı takip ediyordum, ama Ersa'nın senin oğlun olacağını hiç düşünmemiştim.''
Bir süre düşünceli halde duran Alfa aniden gözleri parıldayarak devam etti. ''Yoksa, o çocuk antaka ormanındaki çocuk mu?''
Karmela, Alfa'nın Ersa'yı takip ettiğini söylediğinde şaşkınlıkla Alfa'ya baktı. ''Neden Ersa'yı takip ediyordun?''
Karmela'nın ikinci soruya cevap vermediğini gören Alfa iç çekerek cevapladı. "Oğlun tuhaf olduğu için."
Karmela ne demek istediğini anlamadığını belli eden yüz ifadesi sergileyince Alfa konuşmaya devam etti.
''Vücudunda hiçbir enerjisi olmayan bu çocuğun kendi jenerasyonunda birinci olduğunu biliyor muydun?''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldızlar Kralı
FantasyYıldızlardan gelen bir çocuğun Armedia kıtasında ortaya çıkmasıyla kader çarkı yeniden oynadı. Tarih tekerrür etti, seçilmişler kaderleri için sınandı. Evren hayatta kalmak için yeni bir çağı başlattı. Bilinmeyen geçmişe sahip kahramanımızın neler y...