27
"Rabbani, bak şimdi aslan parçası, şimdi senin beline kabloyu bağlayacağım. Seni aşağı sarkıtacağım. Aşağıda kabloyu çözüp pumanın beline bağlayacaksın. Sonra seni kurtaracağım."
"Pumadan söz ediyoruz! Vahşi bir puma. Bir kasa biradan söz etmiyoruz bayım! Az bir gram mantıklı konuş. Deli misin nesin a!"
"Ne var ki bunda? Hani sen cesurdun, hani savaşçıydın, hani savaşçı doğmuştun? Sana yakıştıramadım korkudan altına doldurmanı!"
"Bu başka bir şey. Başka bir çözüm olmalı."
"Benim aklıma bir çözüm gelmiyor!"
"Bana baskı yapma! Araştıralım" dedi Rabbani, kuyunun çevresinde dolanmaya başladı. "Bu kuyu neden burada? Bunu öğrenmeliyiz önce. Aklıma bir şey geldi!"
Fırlayıp ahıra gidip geldi. Paslı ü metre kadar demir çubuk vardı elinde.
"Ne yapacaksın onu?"
"Çığda kalanları kurtarma yöntemi."
"Peki bunun anlamı nedir?"
"Görürsün" dedi, kuyunun çevresinde dolanırken ara ara çubuğu yere batırıp sesi dinliyordu. Kuyunun çevresinde giderek daha büyük daireler çizmeye başladı, aniden durdu, ses farklıydı, karı eşeledi, tahtalar göründü, tahtaları kaldırıp attı, burası mağara başı gibi bir baştı.
"Bunun kuyuyla bağlantısı var" dedi Rabbani, cebinden çakmağını çıkardı ve ilerledi. Az sonra girişte göründü.
"Aralıktan hayvanı gördüm. Set oluşturan bölümün gerisinde. Seti kırdım mı dışarı çıkabilir. Sen geri dur."
"Sana zarar vermesin."
"Merak etme."
Rabbani setin önündeydi, pumaya seslendi: "Özgürlük yolun burası! Ama sakın bana saldırma dostum."
Rabbni tekme atarak seti kırmaya başladı. Puma geri durup sinmişti. Pumanın sığabileceği kadar aralık oluşmuştu, Rabbani kanalın aşınmış küçük aralığına gizlendi ve bu sırada puma oksijenin kokusunu, çıkış yolunu algılamıştı, usulca fırladı.
Kar tepesinin ardına gizlenmiş Adem pumanın çıkışını ve eşiyle buluşmasını, koklaşıp yerde sevinçle oynamalarını izledi, pumalar gözden kayboldu.
Rabbani tünelden çıktı kan ter içinde.
"Korkudan doldurdum desem yeridir."
"Bravo sana çocuk! Sana hayran kaldım. Sana olunca bir kasa bira ısmarlayacağım!"
"Yürü git işine. Sen tam bir mankafasın! Beni pumanın ağzına verecektin. Deli herif!"
"Ama sen verdin onun ağzına."
Rabbani gülüyordu yıkılır gibi: "Neyi?"
"Neyi olsun; özgürlüğü. Dışarda kar üstünde hoplayıp zıplamalarını bir göreydin eşiyle, sanki bir kasa bira içmiş gibi sevinmişlerdi birbirini görünce."
Ahıra girdiler, silahlarını almak için. Son olarak Adem düşürdüğü tabancayı çıkardı tahtaların arasından. Ahırdan çıkarken pumaları fark etti Adem; "eğil, bizi görmesinler, son anda bir aksilik çıkmasın."
"Vay be!" dedi Rabbani, "bunların iki yavrusu varmış. Şayet ikisini öldürmüş olsaydık yavrulara da kıymış olacaktık."
Adem dedi ki: "Sadece yavrularını korumak istemişler. Yeryüzünde insandan daha vahşi, tehlikeli, acımasız ve kahpe hayvan yok bence."
Eğilip oradan sessizce geçip gittiler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İSA YERYÜZÜNDE
Mistério / SuspenseZengin aile şehirden kaçıp vahşi ormana sığınmak zorunda kalmıştır, bir mağarada yaşamaktadırlar ilkel insanlar gibi, babanın peşinde bir mafya vardır. Aile ormanda hayatta kalmaya çalışırken birçok zorlukla karşı karşıyadır. Evin 14 yaşındaki oğlu...