Beraber otelden çıktığımızda Yoongi ile, arabaya bindik.
Bana yapacağı sürprizi, gerçekten merak ediyordum.
"Nereye gidiyoruz?" Diye sorduğumda, bana kısa bir bakış attı.
"Sürprizin ne olduğunu bildiğine, emin misin tatlım?"
"Of tamam." Diyip sustuğum da sırıttı.
Beraber yolda giderken radyodan güzel bir müzik açtım.
Yoongi ile çıkış yapacağı grup Hakkında Herşeyi konuşmuştuk bütün üyeleri bana tek tek anlatmıştı, hepsinin çok iyi çocuklar olduğunu bir kez daha fark etmiştim.
Çıkış yapacakları tarih daha belli değildi, şu anda şarkıları, hazırlıyorlardı. Yoongi bana birkaç tanesini, dinletmişti. Gerçekten büyülenmiştim, sesleri hiç tahmin edemeyeceğim kadar güzeldi.
Yoongi'nin rap meraklısı olduğunu biliyordum yaptığı rap çok başarılıydı. Gerçekten mükemmel bir grup olmuşlardı.
Eminim birçok genç kız, hayranları olacaktı.
-
Yoongi arabayı durdurduğunda yüzüne baktım, bir uçurum tarzı korkutucu bir yerin, önündeydik.
Anlamsız bakışlarımı ona sunarken,
"İnmek, ister misin?" Diye sordu.
Heyecanla kafamı hayır anlamındadır salladım, korkmuştum.
"Burada ne işimiz var?""Sana anlatmam gereken bir hikaye var."
"Ne?"
"Arabadan inebilir miyiz?"
"Korkuyorum."
"Ben yanındayım saçmalama." Dedi ve elimi tutup öptü.
Kulağıma "hadi" diye fısıldadığında, arabadan inmiştim.
Gerçekten garip bir yerdeydik.
Yoongi, uçuruma doğru biraz daha yürümeye başladığında,
"Ne yapıyorsun!" Diye bağırdım."Korkma, gel."
"Saçmalıyorsun!"
Dedim ve sinirle arabaya binmek için bir adım attım, o anda kolumdan tuttu.
"Sevgilim korkmanı, gerektirecek bir şey yok ben buradayım.""Yoongi yükseklik korkum olduğunu biliyorsun, neden bile bile buraya getirdin beni? Şu an, gerçekten çok korkuyorum."
"Hiçbir şey olmayacak, korkma." Diyip dudağıma, dudaklarını bastırdı.
Uzunca bir süre öyle kaldıktan sonra geri çekildi. Elimden tuttu ve yavaş adımlarla, gitmeye başladı.
Kendimi bırakmıştım, haklıydı onun yanındayken korkmama, gerek yoktu.
Anlatacağım bir şey var derken gayet, ciddiydi. Bazen çok ciddi oluşu beni, korkutuyordu.
Uçurumdan bir tık geri bir yere, oturduk. Bacaklarım titriyordu. Ama üşümekten, değil korkmaktandı.
Yoongi bunu fark etmiş olacak ki, beni yavaşça kucağına oturtturdu.
Kulağıma yaklaşıp tekrardan "korkma" diye fısıldadı.
Onun kollarında olduğum için kendimi, daha güvende hissetmiştim.
Kollarımı boynuna dolayarak, ona daha çok sokuldum.
"Hadi anlat." Dediğimde, aynı zamanda boynunda dudağımın değdiği rastgele bir yere öpücük kondurdum."Amerika'ya çok kez, gelmiş olduğumu biliyorsun değil mi?"
Diye sorduğunda evet anlamında başımı salladım."Sıklıkla Amerika'ya gelirdim, kafamı boşaltmak için. Hiçbir zaman Yalnız kalacağım bir yer bulamadım çok kalabalık bir ülke Nereye baksam bir insan çıkıyor, kendime yeni yerler keşfetmeye çalıştım, ve burayı buldum. Buraya Her geldiğimde bir hüzünle gelirdim. Buraya Sadece üzgün olduğum zamanlarda bile geliyordum, Kore'den buraya, Sadece burada olmak için. Gerçekten hayat bana gülmemişti, hiçbir şekilde mutlu olmamıştım, biliyor musun buraya en son Seninle tanışmadan önce gelmiştim ve kafamda hayatımı sonlandırmak vardı."
Dediğinde tüylerim diken diken olmuştu kafamı boynundan çekip yüzüne baktığımda, göz göze geldik.
Hiçbir şey söylemeden, devam etmesini bekledim.
"Dediğim gibi buraya en son senden önce gelmiştim amacım hayatıma son vermekti, sonra belki hayatıma bir ilham perisi gelir ve her şeyi değiştirir diye düşündüm biliyor musun bunları gerçekten yaşandı."
Kendimi bir filmde gibi hissettim. Garipti.
Gözlerimin, dolduğunu hissetmiştim.
"Sakince buradan ayrıldım, Kore'ye geri döndüm, sonra bir gün seni gördüm işte orada başladı. Benim Hikayem."
Elimi kaldırıp Yoongi'nin gözlerinden akan yaşları sildim.
"Çok zor şeyler yaşadım Eun Hee, Ama hayatıma sen girdin, her şey değişti herşey bambaşka oldu, her şeyi mükemmelleşti."
"Dediğim gibi sen benim İlham Perim, oldun."
"Sana bunları neden anlattığımı soracak olursan ise, Bu Bizim Hikayemiz Eun Hee."
Dedi ve burnunu çekti.
Tekrar gözlerine baktığımda, ikimizde ağlıyorduk.
Beni kucağında daha sıkı kavradı, ve sıkıca sarıldık. Bu seferki hiçbir zaman olmadığından daha sıkı bir sarılma, olmuştu.
Gerçekten ikimiz de deli gibi, ağlıyorduk.
Yoongi'ye tekrar tekrar ve tekrar aşık olmuştum.
"Seni ç-çok seviyorum." Dediğimde, ağlamaktan konuşamıyordum. Gözyaşlarımı, eliyle sildi.
"Ağlama."
"İyi ki tanıdım seni, iyi ki hayatıma girdin. Bana ilham veren de sen oldun."
"İyi ki." Dedi ve dudağım ile burnum arasında kalan yere ufak bir öpücük bıraktı."Gidelim mi?" Diye sorduğunda başımı, salladım bu kadar duygusallık yeterdi.
El ele tutuşup arabaya bindik, ağlamak yerine ikimizde gülüyorduk bu sefer birbirimizi anlamıştık gerçekten, Şimdi ise çok mutluyduk. Mutlulukla beni öptü aynı şekilde ona karşılık verdim.
~
Bu an hiç bitmesin istiyordum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
First Love / M Y G
Fanfiction-yoongι ve eυn нee вιrвιrlerιnιn, ѕonѕυzlυğυ olмυşтυ- ❤❄ "Hayatıma bu kadar kısa sürede girip, bütün ruhumu nasıl ele geçirebildi?"