40. Bölüm: Kıskançlık

925 53 6
                                    

Mert ile sarılışımızın uzun bir süresi ardından yukarı çıkmamızın gerektiğini söyledim ve şu Esma denen kızın konusunu açtım.

"şu Esma denen kızı da ayrı konuşacaz, kim o öyle ya.."

"aaa ben onu tamamen unutmuştum.."

"derken?"

Uyumsuz histerik bir gülüş attı ve ardından ekledi..

"yani geldiğini Burak bana haber verdi ama ben çıkmadım, uyuduğumu söylemesini söyledim.
Çok konuşuyor başımı da ağrıtıyor.."

Onunla böyle karşılıklı gülmeyi bile özlemişim..

"o çok ukala ve egolu bir kızdır, beni elde etmeye çalışma çabası da ayrı komiğime gidiyor ona bakacağımı zannetmesi ayrı bir trajikomik.."

"sen farkındasın yani onun seni elde etmeye çalıştığını."

"evet."

"ve buna rağmen sevgilin olduğu halde hala o kızı evine alabiliyorsun, pes Mert."

"ya sevgilim sen kıskandın mı?"

Diyip beni kendine çekti ve boynumdan hani şu bebeklerine anneleri yermişçesine şey yaparlar bir de ham ham ham diye ses çıkarırlar ya işte aynısını da bana şu an Uyumsuz yapıyordu..

Bende fısıldadım için gülüyordum ne yapıyım..

" gülmemi fırsat bilme Mert!!"

Dedim güldüğüm için gülerek ve bağırarak, ama Mert beni dinlemiyordu ve hala aynı hareketi yapmaya devam ediyordu ve ben gülmekten katıldım..
Mert beni belimden kavramış ve sıkıca tutuyordu gülmekten düşmiyim diye..

"yaaaaaa !!!!"

"ne ya ya, ne yaa!!"

Diye bağırdı mert sonunda yüzünü boynumdan kaldırarak..

Halimiz tam olarak böyleydi..

Sonra Mert beni belimden kaldırdı ve beni koştura koştura o çalışma odasında ki siyah meşhur deri koltuğa yatırdı birazda orada devam etti beni güldürmeye, e benim de kahkahalarım bütün Uyumsuz köşkünü inletiyordu resmen

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sonra Mert beni belimden kaldırdı ve beni koştura koştura o çalışma odasında ki siyah meşhur deri koltuğa yatırdı birazda orada devam etti beni güldürmeye, e benim de kahkahalarım bütün Uyumsuz köşkünü inletiyordu resmen..

Çığlıklarımı bütün evi kaplamıştı resmen..

"Mert bir dur nefes alıyım Allah rızası için lütfen.!!"

Ve sonunda durdu..
Nefes alma vakti..

Üzerinden kalkınca hala dibimde duruyordu sadece nefes alman için azıcık mesafe koymuş gibi duruyordu dibimde..

"ahh !! Nefesim daraldı ya.."

"çok mu gıdıklanıyorsun."

"çok."

MERAFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin