Her mutluluğun ardında bir sürü acılar ve anılar vardır...
Berdan'dan...
Bir hafta bana bir sürü şey katmıştı özellikle duygularıma. Emindim artık o mükemmel ötesi,hayallerimi süsleyen kadına deliler gibi sevdalanmıştım. Onun için her derdi omuzlarıma yüklenirim yeter ki o da benim onu sevdiğim gibi beni sevsin.
Gözleri önümü aydınlatan kadın: senin için her yola varım.
- Hiçbir şey bildiğin yok senin, yüksekten atması kolay gelir sana.
- Eğer anlatırsanız haberim olur.
- Lafı uzatmaya hiç gerek yok,kocamı çıkartın bizde hayatımıza geri dönelim.
- Kocanızı ve sizi bu akşam burada misafir edeceğim. A söylemeden geçemeyeceğim nezarethane soğuktur ama bu olanları düşünürek o soğuğu unutabilirsiniz.
- Elis benden bu kadar mı nefret ediyor?
- Tahmininizden daha fazla ediyor bence. Onu bir buçuk ayı aşkındır tanıyorum ama inanın merhametli birisi akıllanıp kızınızın yanına giderseniz sizi hemen affedebilir,yeter ki akıllanıp bu pislikten kurtulun.
- O öyle biri değil,beni seviyor.
- Sizi değil paranızı seviyor.
- Hayır,şuan param yok ve seviyor.
- Sizi şuan sadece kandırıyor. İsterseniz bunu size kanıtlayabilirim. Buyurun benimle gelin. Dediklerimi onaylayın gerisi bende.
İkimiz odadan çıkıp nezarethaneye geldik ve adamın karşına geçtim, sırıtarak:
- Senin karının hakkı da mirasta gitmiş,Elis her şeyi satıp parayı yemiş,hadi gözünüz aydın.
Adam birden kızardı ve demir parmaklıklara tekmeler yumruklar atmaya başladı ve Naz Hanım'a dönüp:
- Kızın da senin gibi aptal. O para benim hayatım demekti,aptalsınız aptal.
- Serdar...
- Ne Serdar'ı ne? Aptal kadın bir şeyi beceremedin,senden nefret ediyorum.
- Naz Hanım görüyorsunuz para yoksa sevgide yok. Şimdi dediğime inandınız mı?
Gözleri dolu olan kadın karşımda ağladı ağlayacak duruma gelmişti,bu iş iyice çığrından çıkmak üzere. O şerefsize dönerek:
- Seni kandırdım, yüzünü belli ettin. Şimdi ne Naz Hanım'ı bulursun ne de paraları.
- Naz?
- Ben o kadar salak bir kadınım ki sana inandım. Boşanma davasını açıyorum hemen,defol git hayatımdan. Kendime o kadar kızıyorum ki senin yüzünden gözüme perde indi ve kızımın hayatını mahvettim,umarım bir gün ölüm haberin gelir.
- Naz Hanım buyrun benimle gelin,burda ki işimiz bitti.
Karakoldan sessizce çıktık ve Naz Hanım konuşmaya başladı:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VİSAL
RomanceBir polis düşünün; olduğu semtin hem polisi hemde reisi. Ve birde bir kadın düşünün; bu semte yeni yerleşen ve hastanenin yeni çocuk doktoru. Biz adamın sevdasına,kadının adama olan hayranlığına kah gülecek kah şaşıracaktık. Ve en sonunda olan biten...