22

1K 35 4
                                    

Geçmişin acımasızca izlerini taşırdı insan şuursuzca ve kimsesizce sırtında.

...

Berdan'dan...

Aslında bilmeden kurduğum o hayalleri hayatımın kadınıyla yaşamak beni ölümsüzlüğe ve sonsuzluğa taşıyordu.

İhbar yapılan yer bir depoydu ve ben kimse gelmeden erkenden gelmiştim. İhbar burada bir kaç adamın birini getirip işkence ettiğine dairdi.

Yavaşça deponun yarın açık kapısından girdim. İçimde bir huzursuzluk vardı ve ben hâlâ elimde ki silah ile düşünmeden yürüyordum.

Birden kapının kapanma sesini duydum, ses çıkarmamaya çalışıyordu her kimse ama ben buna rağmen duymuştum. Hemen gördüğüm küçük odaya girdim ve saklandım. Adım sesleri buraya doğru birinin geldiğini işaret ediyordu.

Görüş açıma giren kişiyle nutkum tutuldu. Okan, yani eski başkomiser Okan bana pusu kurmuştu. Depoda yalnızdık ve beni arıyordu. Sessizce yutkundum ve silahı iyice kavradım.

- Berdan nerde saklanıyorsan çıksan iyi edersin.

Arkasına dönünce hemen o odadan çıkıp merdivenlere doğru yöneldim ve yukarıdaki kerestelerin arkasına saklandım.

- Ne o karşıma adam gibi çıkamadında bana pusu mu kurdun it.

Tüm depoda öfkeli sesim yankılandı. Onu elime geçirdiğim zaman öfkem de boğucam onu.

- Senin çapın benim karşıma çıkmaya yetmiyor Berdan.

Bunu dediğinde benden az ilerideydi, hafifçe ve sessizce olduğum yerden çıkıp tam arkasına geçtim silahı ensesine dayadım.

- Haklısın çünkü benim çapım yalnız sana değil senin gibi yüz tanesine yeter. Biraz adam olsaydın karşıma çıkardın ama salak olduğun için beni hep hafife alıyorsun.

- Sende benim hafife alıyorsun Berdan.

- Bir kere senin karakterin hafif tabi ki hafife alırım seni. Senin para için yapamayacağın yok hafif adamın tekisin sana sadece üzülüyorum o da iki saniye.

- E o zaman ben seni bu üzüntüden kurtarayım.

Tam karşımızda biri belirdi ve o an başıma geleceği anladım. Hemen Okan'ı yere attım kendimi de kerestelerin arkasına. İki el silah ateş edildi ve sonra arkadan Han'ın sesi geldi:

- Kardeşime bir şey olmasına izin verir miyim sandınız lan itler.

Yüzümde bir gülümseme oldu, bu çocuk harbiden benim kardeşimdi.

Okan hemen diğerinin yanına gidip karşı ateş açmaya başladı bize. Tam karşı ateş açacakken vücudumda bir sıcaklık hissettim ve sonra sol kolumda bir acı, çok güzel bir bu eksikti. En sonunda sinirlenip ikisini birden bacaklarından vurmuştum.

Biz adamları paket ettikten sonra anca ekip gelmişti ve bunları alıp gitmişti. Yarama baktığımda sadece sıyırıp geçtiğini gördüm, o kadar önemli bir yara değildi.

VİSALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin