49

371 11 10
                                    

İnsan sevdiği her şarkının nakaratında kendinden bir sey bulurdu tıpkı sevdiğinde kendine dair bir şeyler bulduğu gibi...

Berdan'dan...

Ben Elis'i gördüğüm an içime hanımeli ekmiştim, onun hanımeli koktuğunu bilmeden ekmiştim hemde. Onu her geçen gün daha çok severken içimde ki hanımeli büyümüştü tıpkı ona olan hayranlığım ve aşkım gibi. Arttıkça arttı ona olan sevdam ve içimde ki hanımeli büyüdü. Şimdilerde kocaman bir hanımeli gönlüm vardı, sevdiğim için edilmiş gönül hanımelileriydi bunlar. Sevdiğim kadından başkasına ne kokar ne güzel dururlardı.

Ben gerçekten başka bir dünya yaratmıştım içimde, bahçesinde hanımeli olan gökyüzüm sevdiğimin gözleri olan bir dünya yaratmıştım hemde sadece sevdiğim kadın için yapmıştım bunu.

Evin önüne gelmiştik bizim, herkes bizdeydi. Arabadan indim ve sevdiğimin kapısını açıp arabadan inmesini bekledim. Elimi tutup arabadan inerken eve bakıyordu, biliyordum çok değişik bir zamandı şuan sevdiğim için ama her şeyin güzel olacaktı, buna bende emindim ve sevdiğimde emindi.

- Her şey o kadar farklı, o kadar tozpembe ki sanki rüyadaymışımda birazdan uyanacakmışım gibi.

- Bu rüya değil güzelim bu senin gerçeğin hemde en güzel gerçeğin. Çocukluğunda hayal ettiğin gibi hemde.

Anahtari çıkardım cebimden ve kapıyı açıp sevdiğimin önden geçmesi için geri çekildim, mükemmel centilmen bir adamdım gerçekten yahu.

Herkes her zaman ki gibi bahçe de oturmuş çay içiyor ve bizi bekliyordu. Tüm gözler bize değdi ve herkes ayaklandı.

- Oğlum nasılsın annecim, iyisin değil mi?

- İyiyim anne, doktor hanım sağolsun.

Ah be doktor sende olmasan halim duman he. Eyüp bey ve Naz hanım bize bakıyordu, ellerimize. Usulca sevdiğimin elinden elimi çektim ne olur olmaz belki Naz hanım hâlâ bana karşıdır.

- Berdan iyisin değil mi, nelerle uğraştın benim için vallahi sana bir ömür borcum var.

Tebessüm ile yetindim başka ne yapılır bilemedim çünkü.

Olanları konuşurken ben sadece Elis'e bakıp onu düşünüyordum. Sanırım daha fazla aynı çatı altında kalmayacaktık her şey yoluna girdiğine göre.

Elis'e bir kez daha baktım, şuan mutluluğu gözlerinden bile belliydi resmen gözleri parlıyordu.

Naz hanım ayaklandı, onunla beraber Eyüp beyde. Galiba Elis'in gitme vaktiydi.

- Biz gidelim artık Vefa, her şey için çok teşekkür ederiz.

- Ne demek biz kardeşiz Eyüp, lafı olmaz bunların.

VİSALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin