Küçük Şaşkın Kızın Gücü (2)

159 30 0
                                    

Ma Qun mükemmel geleceklerini hayal etmekle meşgulken, durum aniden tersine dönmüştü. Zhou Weiqing'in yaralandığını ve kan kustuğunu gören Ma Qun, duygusal bir haldeyken bir an bile düşünmeden ileri atılmıştı. Zhou Weiqing'i korumak için önüne geçtiği andaysa, yalnızca 2-Cevherli olduğunu ve tek bir Birleştirilmiş Ekipmanı bile olmadığını hatırladı...

"Kardeşim..." Zhou Weiqing'in sesi Ma Qun'un titreyen kalbini bir nebze de olsa sakinleştirdi.

Ma Qun, ilk görüşmelerinde şeytanlıklar yaparak Zhou Weiqing'i aptal yerine koymaya çalışmıştı. Bu yüzden Weiqing'in onunla ilgili ilk izlenimi iyi değildi. Ancak şu andan itibaren ona da gerçek bir kardeş gözüyle bakacaktı.

Kalan üç siyahlı Zun Aşaması düşman ve bir 7-Cevherli düşman, Ma Qun'un ortaya çıkışıyla bir anlığına durakladı. Zhou Weiqing onlara büyük bir şok yaşatmış ve onunla birlik olan herkesin de onun kadar güçlü olabileceği izlenimini vermişti. Bu özellikle de Nihai Defans Cennetsel Cevher Ustası olan Lin TianAo konusunda geçerliydi. Haliyle Ma Qun'un sarı ışıklarını görmek, düşmanların bir anda duraklamasına yol açmıştı.

Ama bir an sonra Ma Qun'un bileklerindeki iki Fiziksel Cevheri görerek utandılar. Hepsi Zun Aşaması ve üzeriydi, buna rağmen 2-Cevherli küçük bir heriften korkmuşlardı. Bu çok utanç vericiydi.

Zhou Weiqing iyi bir durumda değildi. Esas mesele kan kusuşu değildi, sonuçta Şeytani Değişim aşamasında bedeninin aldığı dayanıklılık ve darbe alma yetisi hafife alınamazdı. Üstelik kendi fiziği ve iyileşme kapasitesi de oldukça iyiydi. Buna bir de Ölümsüz İlahi Tekniğin darbenin etkisini büyük oranda azaltışı ve düşmanın çok güçlü bir şekilde saldırmayışı eklenince, yaralanışı ciddi seviyede olmamıştı.

Esas problem Zhou Weiqing'in Tükettiği Cennetsel Enerjinin gördüğü zarardı. Enerji anaforları yavaşlamış ve içsel Cennetsel Enerjisini karman çorman bir hale sokmuştu, artık Tükettiği Cennetsel Enerjiyi kullanamıyordu. Bu yüzden Yin Yang Devasa Ruh Avuçlarını bile kontrol edemeyecek hale gelmek üzereydi.

Şimdi ne olacak?! Zhou Weiqing'in aklı deli gibi çalışıyordu. Ma Qun burada değilken bir şekilde kaçabileceğini düşünüyordu. Kaçtığı müddetçe iyileşme hızı ve Yetenekleri sayesinde hayatta kalma şansı olurdu. Ama Ma Qun tam önündeydi işte...o varken nasıl kaçabilirdi ki? Eğer bunu yaparsa kendisini asla affedemezdi. Bu yüzden tek seçeneği kalmak ve savaşmaktı.

Kararını veren Zhou Weiqing, Yin Yang Devasa Ruh Avuçlarını kaldırarak Uzaysal Yüzüğündeki Siyah Şafak Yayını çıkarttı. Şu anda daha fazla Birleştirilmiş Ekipman kullanmayı göze alamazdı, savaşa devam etmesinin tek yolu okçuluğuydu. Efor sarf edecek olsa da, çabaları büyük ihtimalle nafile olsa da, en azından tüm gücüyle dövüşürse ufak bir umut kırıntısı var olabilirdi...

Tam da bu kritik anda küçük odanın kapısı açıldı ve Dou Dou kafası karışık bir şekilde içeriye girdi. "Siz ne yapıyorsunuz... bu gürültü... uyuyordum..."

Kızın bu aptal halini gören Zhou Weiqing, gülse mi ağlasa mı bilemedi. Uzun zamandır dövüşüyor olmalarına rağmen kız şu ana dek uyumayı başarmıştı.

Küçük Şaşkın Kızın ortaya çıkışı dört siyahlı adamı bir kez daha duraklattı. Ama bu sefer gecikmeleri fazla uzun sürmedi. Sonuçta Dou Dou Ma Qun kadar bile korkutucu görünmüyordu, kolaylıkla görmezden gelinebilirdi. Ve bu düşünceyle doğruca Ma Qun-Zhou Weiqing ikilisine atıldılar.

"Hep birlikte ona vuramazsınız!" dedi Dou Dou aniden. Bu sözleri sarf ederken kıpırdayışını hiç kimse fark edememişti ve kız, gümüş bir ışık eşliğinde Ma Qun'la Zhou Weiqing'in önünde belirerek dört adamın rotasını kapatmıştı. Bir an sonra ise yeni bir gümüş ışık parladı ve dört boğuk ses yankılanırken dört adam on yard havalanarak sert bir şekilde yere yığıldı.

HJC ~2.Kitap..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin