Simon hızla koşarak Masher ve diğerlerine ulaştı. Timothy'nin verdiği bilgileri aktardığında, Masher çabuk bir karar vererek durumu düzeltmek zorunda olduğunu düşündü. Geçen her saniye aleyhlerine işliyordu fakat yanlış kararın sonuçları da ağır olacaktı.
Clark'a güvenmeye karar vererek, diğer konvoyu yakalamak için yola çıkma kararı verdi. Çok zaman kaybetmişlerdi ve yeni plan yapacak zamanları yoktu.
Timothy'i arayan Masher, ikinci konvoyun güzergâhı üstünde pusu için müsait yer olup olmadığını sordu.
"Dostum buna hemen cevap vermem zor bana biraz süre ver, bulur bulmaz haber vereceğim."
Telefonu kapatan Masher arkadaşlarına plan oluşana kadar ikinci konvoya yetişmeleri gerektiğini söyleyerek gaza bastı. Avcılar da peşlerinden geliyordu.
Clark verdiği bilgiden sonra rahatlamış olarak Operasyon Merkezine geri döndü. Başkan'ın yüzünde yayılan gülümsemenin, planının başarıyla sonuçlanacağına inanan birinin gülümsemesi olduğuna karar verdi.
"Rahatladın mı?" diye soran başkana, "evet efendim rahatladım" diye cevap verdi. "Planı anlatınca nasıl rahatladığımı anlatamam" diye düşündü.
Başkan önüne dönüp iki konvoyu da izlemeye devam etti. Ara sıra kontrol panelindeki ajana sorular soruyor, aldığı cevaplarla tatmin olduğunu saklamadan gülümsüyordu.
"Efendim, ilk konvoy yolu yarıladı, herhangi bir temas gerçekleşmedi. İkinci konvoy henüz yarı yola erişmedi."
"Gözünüz ilk konvoyda olsun saldırı ihtimali en yüksek olan o."
"Sen öyle zannet ihtiyar" diye düşündü Clark.
"Sen ne düşünüyorsun Clark?" diye soran başkana, "haklısınız efendim. İkinci konvoydan haberleri olmadığı için ilk konvoya saldırmaları ihtimali daha fazla."
"Bu durumda ikinci konvoyun yerine ulaşmasında bir sorun çıkmayacaktır. Çünkü ikinci konvoyu bilenler sadece bu odadaki insanlar."
Clark'ı birden ateş bastı. Eğer ikinci konvoy saldırıya uğrarsa, ilk şüphelenilecek kişi kendisi olurdu. Odadan çıkan tek kişi olduğu için bu daha önce aklına gelmemişti.
"Araçtaki ajanları unutuyorsunuz efendim."
"Hayır Clark, her konvoy kendisinin tek olduğunu sanıyor. Ayarlamaları büyük gizlilik içinde yaptım. Sadece BİZ biliyoruz" derken biz kelimesine yaptığı baskıyı, Clark tüm bedeninde hissetti.
"Umarım başarırsınız gençler, aksi halde kendimi boşuna riske atmış olacağım" diye düşünen Clark ecel terleri dökmeye başlamıştı.
Masher çalan telefonunu hoparlöre vererek herkesin duymasını sağladı.
"Dostum ikinci güzergâh tamamen açık bir yolda ilerliyor. Saklanacak bir yer yok, tabi önlerine kırıp durdurmayı düşünmüyorsan."
Timothy durumun vahametinden dolayı umutsuzca konuşurken, Masher'ın cevabı hepsi için sürpriz olmuştu."
"O zaman biz de öyle yaparız."
"Sen delirdin mi? O araçlarda kaç kasklı ajan olacağını düşündün mü? Mona'nın bile gücü yetmez."
"Sakin ol Tim" dedi Masher. "Önlerini kesecek bir planım var, hem de kendimizi riske atmadan."
"Sivilleri kullanacaksın değil mi?" diye soran abisine sırıtarak bakan Masher, "evet, böylece çıkan karmaşada biz de harekete geçeceğiz."
Plan çok riskliydi ama bir tünel olmadığı için yapılacak başka bir şey olmadığı açıktı.
"Senin bu kardeşin beklediğimden zeki çıktı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zihin Efendileri (SY) (Düzenleniyor)
Ficção Científica70 bölüm olarak final yapan kitap yeni bir kurgu ile baştan yazılıyor. Duyurudan sonraki yeni eklenen bölümler # işareti ile belirtilecektir. İki kardeş, bir hacker ve harika bir kız. Tümünün ortak özelliği zihinlere hükmedebiliyor olmaları. Kendi...