42-Speedman'ın günlüğü

3.9K 285 62
                                    

Simon'ın gizlice buluştuğu kişi de bir Zihin Efendisiydi. Moteldekiler tarafından fark edilmemek için çok dikkatli davranıyordu. Simon'a bile yüzünü göstermiyordu, zaten gösterse de bir şey fark etmezdi.

Simon'dan kat kat güçlü olan bu kişi, adamın zihnini ele geçirmişti. Ayrıca zihnine koyduğu blok sayesinde, diğerlerinin kendisi hakkında bilgi sahibi olmasını engelliyordu.

Adam Simon'ın zihninden tüm bilgileri çekti ve yeni emirlerini verip geri gönderdi. İşine yaradığı sürece Simon yaşayacaktı ama kimliği fark edilirse harcamaktan geri kalmayacaktı.

Simon adamın yanından ayrılır ayrılmaz görüşmeyi unutmuştu bile. Emirleriyse zamanı gelince su yüzüne çıkacak şekilde programlanmıştı.

Peter, motele uzak bir cafeye gidip babasının günlüğünü okumaya karar vermişti. Kalitesinden emin olmadığı kahveyi sipariş verdiğine pişman olup, elindeki günlüğe odaklandı.

Babasının kötü yazısını çözmek için çok uğraşıyordu. Bir yandan çözüp, bir yandan notlar alıyordu. Okuduğu bazı kısımlarda gözlerinin yaşarmasını engelleyemiyordu.

"Sevgili oğullarım ortaokula giderken endişelenmeye başladım. Diğer insanlardan farklı olduklarını fark ettiler. Peter her zamanki olgunluğu ile bazı sorular sorarak sebeplerini araştırmaya başladı.

Antony ise kızların düşüncelerini okuyabildiğini fark ettiğinde, dünyanın en mutlu insanı oldu. Bu sayede kızların ne istediğini bilip ona göre davranarak kızları etkiliyordu. Yakın zamanda onlara gerekli açıklamaları yapıp güçlerini kontrol etmelerini sağlamam lazım. CIA'in dikkatini çekmememiz gerekiyor."

"Antony küçükken de kızlara düşkünmüş, gücünü kötüye kullanmak bu olsa gerek."

Tom'un yorumuna gülümseyen Peter babasını düşündü. Yazıyı yazdığı tarihten sonra kendileri ile konuşmuş olmalıydı. Konuşmayı hatırlamaya çalıştı. Güçleri olduğunu öğrendiğinde, babası onlardan güçlerinin sorumluluğunu taşımalarını istemişti.

Antony babasını dinler gözükse de bildiğini yapmaya devam etmişti. Babası, bir abi olarak Peter'dan kardeşine göz kulak olmasını istemişti. Antony abisinden çekinir, sözünü dinlerdi ama bazen üstüne çok gelindiğinde bağırır ve evi terk ederdi.

Onu bulup getirmek ve nasihat etmek yine Peter'a düşerdi. Tüm bunları düşünürken bilinçsizce sayfaları çeviren Peter'i durduran, Tom'un zihninde bağırması olmuştu.

"Dur, bu da ne?"

Peter açık olan sayfaya baktığında, Tom'dan daha fazla şaşırmıştı.

"Çok büyümeden çocuklara gerçekleri anlatmalıyım. Onlar bizi aileleri bildikleri sürece onları korumak benim görevim fakat öz kardeş olmadıklarını öğrenirlerse bizi ve birbirlerini terk edebilirler."

 "Antony benim kardeşim değil miymiş? Bu nasıl olur?"

"Sakin ol Peter, şu anda kendi kendine konuşuyor gibi gözüküyorsun."

"Bunun ne anlama geldiğini anlamıyor musun Tom?"

"Hayır, ona da söylersin ve yollarınızı ayırırsınız. Daha ne olabilir ki?"

"Bunca sene babam istiyor diye ona göz kulak oldum, bütün şımarıklıklarına rağmen kardeşim diye her hareketine katlandım. Hatta sevdiğim kızı bile onun sevgilisi diye sevmekten vazgeçtim."

"Bu durumda artık özgürsün, istersen Mona'yı sevmeye devam edebilirsin."

Peter, başkasının bu haberi aldığında kahrolacağını bildiği halde, kendisinin rahatlamış olmasına biraz şaşırmıştı. Bir kardeşi olmaması üzücüydü ama Antony gibi kardeş olmasa daha iyi olurdu. Bir an önce günlüğü gösterip ukala herife haddini bildirmeliydi.

Zihin Efendileri (SY) (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin