36-Kâhin'le tanışma

4.4K 336 70
                                    

Motele geldiklerinde Sam her zamanki deliliği ile onları karşıladı. Gözleri iki farklı yöne baksa da biri daima Mona'nın üzerindeydi. Kız bakışın farkında olsa da umursamadı, ciddiye almazsa Masher'da olay çıkarmazdı.

"Hoş geldiniz kaçaklar, sizi özledik."

Sam'in bu sıcak karşılaması herkesi memnun etti, deliydi ama çok içtendi. Bu sefer motele müşteri almamış tüm odaları boşaltmıştı. Elinden geldiğince yardımcı olmaya gayret ediyor, dostu olan Kâhin'in ricası üzerine, gelenlere güvenli bir ortam sağlamaya çalışıyordu.

Motele gitmelerini yazan kâğıt olmasa bile gidebilecekleri başka bir yer yoktu. Günlüklerin çalınması ile CIA'den başka bir grubun daha kendileri ile ilgilendiğini düşünmeye başlamışlardı.

Gerçeklerin açığa çıkmasını engellemek için ne gerekiyorsa yapacak birileri olduğu sürece, dikkatli olmaları zorunluydu.

Odaları ayrı olmasına rağmen herkes bir arada bulunabilmek adına, geniş bir odada toplanmıştı. Sam'in de aralarına katılması üzerine Simon, Timothy, Masher, Mona ve Peter'dan oluşan grup plan yapmaya başladılar.

Masher kendini doğal lider olarak gördüğü için söze başladı. "Tim, içimizde en akıllımız sensin, takımın beyni olarak senden güzel bir fikir bekliyorum."

Hacker mütevazı bir şekilde başını eğip gülümsedi. "Elimden geleni yapacağım, öncelikle problemleri teker teker ele almalıyız."

"İlk olarak günlüklerin çalınmasını düşünelim, kim ve neden çalmış olabilir?"

Masher'in sorusu abisinin de kafasına takılıyordu. Bunca zaman gizlenmiş günlüklerin ortaya çıkmasıyla, birçok giz çözülecekken birisi veya birileri bunu engellemişlerdi.

"Deney yapan doktorlardan hayatta kalan birileri mutlaka vardır. Bence ilk şüphelenilecek kişiler onlar olmalı." Mona düşüncelerinde haklı olduğuna inanarak devam etti. "Yaptıkları insanlık dışı deneylerin gün ışığına çıkmasına izin veremezlerdi."

"CIA'de olabilir o zaman" diye söze atlayan Timothy dikkatleri üzerine çekmişti. "Bu deneylerde kullanılan bebekleri çalan vicdansızlar, günlüklerin başlarına bela olacağını düşünmüş olabilirler."

Peter'in yorum yapmaması kardeşinin dikkatini çekiyordu. Abisinin göründüğünden daha çok bilgiye sahip olması fikri çokta mantıksız gelmiyordu.

"Sen ne dersin Peter?"

Adam dalgınlığından sıyrılıp kardeşine baktı, bu bir sorudan çok sorgulama gibiydi. Tom'un aktardığı bilgilerin ne kadarını paylaşacağına karar vermesi gerekiyordu.

"Jake'in konuşmasına engel olan Tom'du, sadece ailemizle ilgili bilgileri kullanarak bizi kontrol etme amacındaydı. Fakat CIA'in günlüklerden haberi olduğunu sanmıyorum, bana daha çok bir kişinin işi gibi geliyor."

Diğerleri bu kadar net konuşan Peter'a bakıyorlardı, dışarıdan bakıldığında hiçbir şeyden haberi yokmuş gibi görünse de, olaylar hakkında herkesten çok bilgisi varmış gibi konuşuyordu.

"Simon sen ne düşünüyorsun bu konuda?"

Simon, hacker dostunun sorusuna cevap verecekken kapı çalındı. Masher temkinli bir şekilde kapıya giderken Sam'e dönüp "burada olduğumuzu kim biliyor?" diye sordu.

Sam "hiç kimse" diye cevaplayınca kapıyı dikkatlice açmaya karar verdi. Kapıyı bir karış kadar açıp dışarıdaki kişiyi görmeye çalıştı.

Kapının önünde daha önce karşılaşmadığı fakat bir şekilde tanıdık gelen biri duruyordu. Güven verici bir gülümseme ile Masher'a bakıyordu, içeri girmek için çekilmesini bekler gibiydi.

"Kimsiniz?" diye soran Masher'a bakıp cevap verdi. "Ben Kâhin'im Antony."

Masher uzun zamandır konuştuğu ama ilk defa yüz yüze görüştüğü Kâhin'i görünce nutku tutuldu. Yeryüzünde yaşayan en kuvvetli Zihin Efendisi'ydi.

"Lütfen içeri gir" diyerek kapıyı açan Masher, arkadaşlarının şaşkın bakışları altında yabancıyı içeri aldı.

"Merhaba Mona, Peter, Timothy, Simon ve sevgili dostum Sam."

"Kâhin!" diye bağırarak yeni gelen yabancıya sarılan Sam, odadakilerin şoku atlatması için zaman kazandırmış oldu.

Mona titrek bir sesle "sen gerçekten Kâhin misin? Komadayken seninle konuşmuştum ama yüzünü hatırlayamıyorum."

Timothy Kâhin'i tanımayan arkadaşı Simon'a zihninden hızlı bir açıklama yaptı, ardından Kâhin'e selam verdi.

Sam'den kendini kurtaran Kâhin Peter'a dikkatlice bakıp zihninden seslendi. "Tom, sana da merhaba. Diğerleri senin Peter'la olduğunu bilmiyor, sen de bir süre daha kendini belli etme."

"Aramıza katılman ne hoş, tenezzül edip alt tabaka vatandaşları selamlamak, senin tarzına uymaz normalde."

Tom'un alaylı sözlerini umursamayan Kâhin, müsait bir yere oturup odadakileri incelemeye başladı.

Mona'ya dönerek "gerçekten benim, artık şüphe etmeyi bırak" dedi. Ardından Masher'a dönüp "evet günlükleri kimin aldığını biliyorum ama şimdilik söylemeyeceğim" dedi.

Son olarak Peter'e gözlerini dikip "benden şüphe etmene alındım doğrusu, şimdiye kadar sizi hiç yanılttım mı?" dediğinde herkesin kafasındaki soruları cevaplamış oldu.

Hacker bir sürü sorusu olmasına rağmen en önemli soruyu sordu. "Bunca zaman sonra neden kendini gösterme ihtiyacı hissettin?"

Kâhin hackera bakarak "Daha önce kendimi göstermediği mi nereden biliyorsun?"

Mona, "Aman Allah'ım" diye çığlık attı. "Daha önce de görüştük ve sen bizim zihinlerimiz ile oynayıp unutturdun öyle değil mi?"

Kâhin'in gülümsemesi aynı zamanda cevabıydı. Bir sürü Zihin Efendisi'nin zihinleri ile oynamak onun için çocuk oyuncağı olmalıydı.

"Bugün burada olma sebebim çok basit, 30 yıldır sizleri izliyorum. Deneylerin sonuçlarında yaşanan gelişmelerle kazandığınız güçleri nasıl kullandığınızı izledim. Bazılarınız Antony gibi dünya zevkleri uğruna güçlerini kullanırken, bazılarınız da Peter gibi insanlara yardım etmek amacıyla kullandı."

Mona "ya ben?" diye sordu. "Bana çip takılmasını sağlayan senmişsin. Hiçbir şeyden haberi olmayan küçük bir çocuğa bunu nasıl yaptın?"

"Eğer yapmasaydım, gücün yüzünden, aileni ve çevrendeki tüm insanları delirtecektin. Gücünü kontrol etmeyi bilmiyordun."

Yapılan açıklamayı uysallıkla kabul eden Mona başını öne eğdi.

"Başka sorusu olan var mı?"

Birçok soruları olmalarına rağmen sormaktan değil, alacakları cevaplardan çekiniyorlardı.

"Öyleyse ben gidiyorum, Sam gene görüşelim dostum" dedikten sonra odayı terk etti.

Kâhin'in çıkışından sonra Simon sanki Kâhin hiç gelmemiş ve konuşması bölünmemiş gibi Timothy'nin sorusuna cevap verdi.

Odadaki herkes Kâhin'in geldiğini unutmuş gibi davranıyordu, bir kişi hariç...

-DEVAM EDECEK-

Yayımlanma tarihi: 11.04.2015

Y.N: Bölümü beğendiyseniz oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum.

Zihin Efendileri (SY) (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin