Peter'in gücünü geri kazanması, grup için güzel bir haber olmuştu. Grace'i kurtarmak için üçünün de tüm güçlerini kullanmaları gerekmekteydi. Masher fikir almak için kâhini aramayı düşünürken telefonu çaldı. Daha açmadan kâhinin aradığını tahmin etti.
"Merhaba kâhin, aramanı bekliyordum" dedi. Masher, kâhinin tarafsız oluşunu bildiğinden yardım etmese bile başlarına gelebilecek olaylar hakkında fikir verebileceğini umuyordu. "Bu gece yarısı CIA tesisine sızmayı düşünüyoruz, tabi sen bunu zaten biliyorsun."
"Peter'a söyle dikkatli olsun. Mona'yı evde bırakın. Başka da size vermek istediğim bilgi yok" dedi kâhin ve kapattı.
Kâhinin bu tip davranışlarına alışan Masher, duyduklarını diğerlerine iletti. Mona itiraz eder gibi olduysa da sonrasında sessizce kabullendi.
"Benim için ne demek istedi sence?" diye sordu Peter. Gözlerinde endişe kırıntıları vardı.
"Sadece dikkatli olmanı söyledi, hemen abartma" dedi terslenerek. Masher hâlâ abisi ile geçinemiyordu. Kendisine verdiği cezayı hak etmediğini düşündüğü sürece de araları düzelmeyecekti.
Timothy, tesisin planını bir kez daha gözden geçirmek üzere monitöre aktardı. İki kardeş ön cepheden girmeye çalışacaklardı. Kapıdaki görevlileri uzaktan etkisiz hale getirip şifreyi girmelerini sağlayacaklardı. Timothy'de içerideki sisteme sızarak tutukluların yerini öğrenecekti.
Plan başarıyla sonuçlanırsa, ellerini kollarını sallaya sallaya çıkıp gideceklerdi. Avcıları kurtarmayı istemeseler de, belki ilerde ateşkes imzalayıp rahata ermek umuduyla onları da yanlarına alacaklardı.
Planı uygulamak için tesise doğru yola çıktılar. Yaklaşık iki saatlik yolculuktan sonra tesisi uzaktan gördüklerinde, aracı görünmeyecek bir yere çekip yürüyerek yaklaşmaya başladılar.
Plandaki gibi tesise 500 metre yaklaştıklarında Masher ve Peter kapıda ve çevresinde konuşlanan kişileri tespit ettiler. Zihinlerini yokladıklarında, detaylara sahip olmadıklarını sadece kendilerine koruma görevi verildiğini anladılar.
"Bu kadar da kolay bulmamız doğru olmazdı" dedi Masher kendi kendine. "Tim biz kapıyı açtırınca, sen hemen sisteme sızmanın bir yolunu bul. Biz seni koruruz."
Korumaların zihnine kapıyı açma emrini ittiler. Görevlileri öne sürüp arkalarına gizlenerek ilerlemeye başladılar. Geçtikleri ilk koridorda kameralara yakalanmamak için korumaların arkalarında kalarak Tim'in sisteme giriş yapabileceği bir terminale ulaştılar.
Tim hızlı parmakları ve keskin zekâsı ile sistemdeki kameraları hacklemeyi başardı. Artık kameralar sorun olmaktan çıkmıştı. Sistemde, tutukluların B2 katında tutulduklarını gördü. Görevliler ile birlikte bir yük asansörüne bindiler.
Görevli kartını asansöre okutarak B2 ye bastı. Asansör hareket ettiğinde, buraya kadar planın başarılı olduğunu düşündüler. Asansör yavaşlayıp durduğunda her ihtimale karşı korumaları öne geçirdiler. Koridora çıkar çıkmaz ilk sıradaki görevliler yere devrildi. Hemen asansöre geri kaçan ekip bir diğer korumanın zihninden neler olduğunu görmek için onu da koridora sürdüler.
Masher adam devrilmeden hemen önce gördüklerini zihninden çekti. Kendilerini bekleyen kalabalık ve silahlı bir grup vardı. Ellerinde uyuşturucu silahlar olduğunu anlamıştı. Yere devrilen adamların üzerinde minik oklar vardı.
Asansörün düğmesine rastgele basan Peter, hareket etmeyen asansöre sinirle tekme attı. Masher koridordaki adamların zihinlerine uzanmaya çalıştı ama gördüğü görüntü de hepsinin koruyucu kask taktığını görmüştü. Nitekim beklediği gibi başarısız oldu. Timothy düşen korumanın boynundaki kartı alıp adamı tamamen koridora itti.
Asansörün hareket etmesi ile rahat nefes alan Masher "bizi bekliyorlardı ve hazırlıklılardı" dedi.
Kapıdan rahat geçmelerinin tuzak olduğunu, şimdi anlamışlardı. Yapılması gereken, hızlıca yakalanmadan uzaklaşmak ve başka bir planla geri dönmekti.
"Kaçanın anası ağlamaz" dedi Timothy.
"Biraz sus Tim, ananı ağlatacağım şimdi" dedi Masher sinirle.
"Annemi tanımıyorum Masher" dedi soğuk bir şekilde.
"Konuşmayı kesin, hızla kaçmamız lazım" dedi Peter. Asansör açılır açılmaz çevrelerini kolaçan etti. Çatıda keskin nişancı algılamıştı. Zihnine silahını bırakması ve hareketsiz kalması fikrini itti. Masher ve Timothy'nin yetişmesi ile arabaya doğru koşmaya başladılar.
Çatıdaki adama telsizden sürekli çağrı yapılıyordu ama zihnine verilen emir yüzünden kıpırdayamıyordu. Üç adamın 500 metreden fazla uzaklaşması sonucunda adamın zihni serbest kaldı. Telsizden gelen emir doğrultusunda gece görüşlü dürbüne sahip tüfeğini doğrultan keskin nişancı, üç adamın görüş alanına girmesi ile birlikte tetiği çekti.
"Ahhh!" diye inleyip yere kapaklanan adam diğerlerinin aniden durmasına yol açtı.
-DEVAM EDECEK-
Y.N: Bölümü beğendiyseniz oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum.
Soru 1: Sizce kim vuruldu?
Kelime sayısı: 602
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zihin Efendileri (SY) (Düzenleniyor)
Science Fiction70 bölüm olarak final yapan kitap yeni bir kurgu ile baştan yazılıyor. Duyurudan sonraki yeni eklenen bölümler # işareti ile belirtilecektir. İki kardeş, bir hacker ve harika bir kız. Tümünün ortak özelliği zihinlere hükmedebiliyor olmaları. Kendi...