I'm Done Being Your Best Friend (Çeviri)

57. GERÇEK SUÇLU

Keyifli okumalar 🙂

* * *

"Heidi olmadan yaşayamam. Aramızda ne varsa, bunu kabul edersen gelecekte elimden geleni yapacağım. Dükalığı babamın yaptığı gibi yöneteceğimden emin olacağım."

"Majesteleri, lütfen!"

Heidi de Percy'nin yanında diz çöktü. Gözyaşları içindeydi ve kaygıdan titreyen sesinde bir miktar çaresizlik vardı.

"Biz birbirimizi gerçekten seviyoruz... Her şeyi bir kenara atacak kadar seviyoruz birbirimizi. Grint'in ismine zarar vermemek için elimizden geleni yapacağız... Lütfen bizi kabul edin."

"Eğer bunu kabul ederseniz Grint ile Coventry arasındaki ilişki daha da güçlenecek. Leydi Nelson'ın da söylediği gibi ailemize yönelik algıyı büyük ölçüde değiştirebilir."

Percy Dük'ü bir kez daha ikna etti. Duke Grint, ikilinin önünde diz çöktüğünü görünce karar vermekte tereddüt etti. Salon sessizliğe büründü ve zaman zaman Heidi'nin burnunu duyabiliyordum. Percy, Heidi'ye acıyarak baktı ve elini avucunun içine aldı.

Bir süredir bu durumu izleyen Chloe sessizliği bozdu.

"Baba, neden ilişkilerini şimdi onaylamıyorsun? Birbirleri olmadan yaşayamayacaklarını söylüyorlar. Ve zaten nişanlılar."

"Chloe."

"Siyasi evliliği zaten kabul ettim. Ailenin geleceği konusunda endişelenmenize gerek yok. Ben geleceğin kraliçesi olacağım, peki neden bu kadar endişeleniyorsun?"

Doğru, Chloe veliaht prensle nişanlandığından Grint'in önünde zaten sağlam bir gelecek vardı.

Chloe doğrudan babasına baktı ve şunları söyledi.

Lütfen Percy'yi rahat bırakın. Tıpkı Leydi Nelson'ın dediği gibi, bu sefer halk üzerinde iyi bir izlenim bırakalım.

Bu kez Coventry Baronuna sordu.

"Ne düşünüyorsun Baron?"

"Bu... Dük'ün isteğine göre..."

Aniden rızası istenen baron, karmaşık bir ifadeyle cevabını aktardı. Artık seçim Dük Grint'e kalmıştı.

Dük uzun bir süre acı çekti. Daha sonra nihayet ağzını açtı.

"Ahh... Gerçekten dürtüyle olmadığını mı söylüyorsun? Eğer geçici bir hevesse ve sonunda kaybolursa buna izin vermeyeceğim."

"Dürtüsel olarak nişanlanmıyorum."

Percy, Dük'ün şüphesinden rahatsız olmuşa bile benzemiyordu. Heidi alçak sesle Percy'ye yardım etti.

"Percy'yi sonsuza kadar seveceğim..."

"..."

Sesi yumuşaktı ama niyeti açıkça belliydi.

Dük kendi başına karar veremeyince karısına döndü. Düşes'in ifadesi, o bunu fark etmeden çok önce yumuşamıştı. Heidi'ye sevgi dolu gözlerle baktı ve dük'e şunları söyledi:

"Bizim dışımızda herkes onları destekliyor, peki neden şimdi çocukları kabul etmiyoruz?"

"....o zaman buna yardım edilemez."

Çaresizlikle karışık bu sözler karşısında Percy ve Heidi'nin yüzleri aydınlandı.

Ancak sanki rahatlamak için çok erkenmiş gibi Dük Grint buna bir koşul ekledi.

"Sana iki yıllık bir süre vereceğim. Nişanı kabul ediyorum ve eğer iki yıl sonra bile fikrini değiştirmezsen o zaman evlenmene izin vereceğim."