65. YAKINLAŞMA

169 18 2
                                    

* * *

Babam Logan'ın sözlerine biraz güveniyormuş gibi görünüyordu. Sonunda işe girmeme izin verdi.

O kadar itirazın ardından nihayet izin verildi. Onun onayını almakta o kadar zorlandım ki…

Uzun iş konuşması başarıyla sona erdikten sonra nihayet rahat bir akşam yemeği zamanı gelmişti. Hararetli konuşmaya rağmen masadaki yiyecekler soğumuştu.

“Joanne, lütfen bunları ısıt.”

Mutfak hizmetçisine biraz yemek ısıtmasını söyledim ve Logan'a masada kalan tabaklardan birini ikram ettim.

"Şunlardan biraz dene."

“Bu, İmparatorlukta yediğim yemeklere benziyor.”

Logan dana böreğine bakarken bir yorum yaptı. Bunu gören şimdiye kadar sessiz kalan annem biraz şaşırmış görünüyordu.

"Aman Tanrım, yani biliyorsun. Bu doğru. Bu dana böreği bir imparatorluk yemeğidir.”

“İmparatorluk'ta okurken bunu tatma fırsatım oldu.”

İmparatorlukta mı? Bu sözler üzerine gözlerim büyüdü.

“Yurtdışında mı okuyordun? İmparatorluk Akademisine gittin mi?”

Genellikle Beland Krallığının erkek soyluları Kraliyet Akademisine katılırdı. Ama burası İmparatorluk Akademisiydi. Logan'ın yurt dışında eğitim gördüğünü ilk kez duyuyordum.

"Evet. Akademiye giderken bu ünvanı bana miras aldılar ama vekil atamasıyla güvenli bir şekilde mezun olmayı başardım.”

İşte böyleydi. Logan'ın yüzünü neden bu kadar az kişinin tanıdığını nihayet şimdi anlıyordum.

O sırada babam başka bir konuya değindi.

"Bu arada, öyle görünüyor ki Dük Harrison Sienna'mız için çok özel. Arkadaş olmanıza şaşırdım ama birlikte iş yapmaya karar vereceğinizi bile bilmiyordum. Belki de karara kişisel duyguları katmadın, değil mi…?”

"Baba!"

Burası iş tartışma yeri! Az önce söylediği saçmalıkları onaylamayarak babama baktım. Dük genç olmasına rağmen en azından bizi karşılaştırmalı (Ç/n: Sanırım statü ve mevkiyi kastediyor).

"Böyle tuhaf sorular sorma. Dük bugün iş görüşmek üzere burada."

"Bir erkekle bir kadının bu kadar yakın olması alışılmış bir durum değil."

Alılışılmış değil mi…? Kışın ortasında olmasına rağmen aşırı ısınmış biri gibi babama baktım. Sonra aceleyle Logan'a bir bahane uydurdum.

“Majesteleri, babamın sözlerine aldırış etmeyin. Görünüşe göre kızını o kadar çok seviyor ki dil sürçmesi yaptı…”

Ancak Logan'ın ifadesi oldukça hoş görünüyordu. Rahatsız olacağını düşünmüştüm ama ağzının köşeleri hafifçe yukarı kalktı. Neydi o..?

"Hayır, Markiz Nelson çok hoş bir insana benziyor."

Sakin ses tonunda da herhangi bir hoşnutsuzluk sezemedim, ancak birbirimizle bu şekilde akraba olduğumuzdan şüpheleniyorduk.

Logan daha sonra aileme sakin bir ses tonuyla açıkladı.

“Leydi Nelson'dan bu anlamda etkilenmiyorum. Merak etme biz arkadaşız."

Az önce…Sanırım hoşuna gitti mi? Bu durum onun için eğlenceli mi? Logan'ın ağzının köşesinin daha da yukarı kalktığını görünce gözlerimi kıstım.

I'm Done Being Your Best Friend (Çeviri)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin