I'm Done Being Your Best Friend (Çeviri)

47. SEVGİLİ

Duyuru: Arkadaşlar yeni bir seri daha ekledim onada bakın çok iyi bir seri adı BJ Villainess beğenerek okuduğum bir seri ona da bir şans verin lütfen!!!!❤️

Neyse keyifli okumalar 😊

Oy+15 ❤️

~~~~~

"Aslında ben de öyleydim. Cardiff'e döndüğümde Dük'ü düşünmeye devam ettim. Bir daha ne zaman görüşebileceğimizi merak ediyordum…”

Bu ne anlama geliyordu? Sözleri sanki o da onu bekliyormuş gibi geliyordu.

Bu sözlere nasıl cevap vereceğini bilemeyen Fabian bir an sustu. Sonra inanamayarak sordu.

"Leydi Nelson, bu sizin de benimle tekrar görüşmeyi beklediğiniz anlamına mı geliyor...?"

"Afedersiniz? Ah evet. Sanırım bu anlamda yorumlanabilir. Birbirimizi kesinlikle tekrar göreceğimizi düşündüm. Ama böyle bir araya geleceğimizi hiç düşünmemiştim.”

Sienna hafifçe gülümsedi.

Onun sözleri üzerine kalbi titredi. Neden onu bekliyordu?

Belki kendisi de…? Fabian titreyen bir sesle tekrar onayladı.

"Yani... benimle tanışmak istediğini mi söylüyorsun?"

Sienna nazikçe gülümsedi ve başını salladı.

"Dürüst olmak gerekirse, seni ilk gördüğümden beri böyleyim. Buluşmamıza kader bile diyebilirsin.”

Kalbi attı. Ona kaderi, kaderi dedi. Onu dinlerken, o daha kendisininkini fark etmeden önce Sienna'nın da ona karşı hisleri varmış gibi görünüyordu.

"Ben de öyle olması gerektiğini düşünüyorum."

Sihirli çeşmede onun yüzünü gördüğü andan itibaren şüpheye yer yoktu.

Ağır bir kalple konuşurken, gülümsedi.

Kendisiyle aynı sayfada olmalıydı. O farkına bile varmadan, birbirleri için aynı düşünceyi paylaşmışlardı.

Çarpan kalbi daha da çılgınca atmaya başladı ve göğüs bölgesinin titremesine neden oldu. Bu yüzden kelimeler doğru çıkmamış olmalı.

"Leydi Nelson'ı görmeye devam etmek istiyorum."

Aşıklar olarak yani sevgili... Resmi olarak flört ederken olduğu gibi, sadece takılmak değil. Zaten onunla ilgilendiğinden emindi. Beklenti dolu bir şekilde sorduğunda, tereddüt etmeden başını salladı.

"Elbette. Ben de isterim.”

"...!"

Onun onayını aldım. Sevgili ilişkilerini kabul ettikten sonra, Fabian'ın kalbi neşe ve heyecanla doluydu. Bir an için onu kucaklama arzusunu bastırmak zorunda kaldı.

Daha elini bile tutamamıştı, onu istediği gibi kucaklayamıyordu. Daha önce hiç romantik bir ilişki yaşamamıştı, bu yüzden nasıl çalıştığından emin değildi ama yine de onun hakkında sağduyusu vardı. Yumruklarını sıktı ve kendini dizginlemeye çalıştı.

Böyle olacağını bilseydi bu kadar ilgilenmez ve geçen sefer ona her şeyi anında anlatırdı. Duygulu bir bakışla Sienna'ya dedi.

"Teşekkürler... Leydi Nelson."

“…? Hayır. Minnettar olan ben olmalıyım.”

Sienna başını salladı ve gülümsedi. Sonra aniden ifadesini değiştirip Fabian'a sordu.

“Ama insanlara ne diyeceğiz? Dük'ün neden sıradan biri kılığında benimle tanıştığını merak edenler var."

Sienna bu konuda endişeliydi. Sevgili olduklarını bir sır olarak saklamak istiyor gibiydi. Zaten önemli değildi. Önemli olan, bugünden itibaren onunla özel bir ilişkisinin olmasıydı. Heyecandan dudaklarında ince bir kıvrım oluştu.