MR.ÖKÜZ (Cameron Dallas)

Babam!

Merhabaa!Çok geç yazdım evet ama malum okullar açıldı.Bende 9.sınıfım ve bu konuda zorlanıyorum.Anlayış göstereceğinizi umuyorum.Sanırsam artık bölümler cuma,cumartesi veya pazar gelicek.Okuyanlara,vote verenlere,yorum yapanlara teşekkürlerimi sunuyorum!Sizi seviyorum,iyi okumalar!

Yeni bölüm +27 vote ile gelir.

MEDYADA AMAN YARABBİ DEDİĞİM BİR FOTOĞRAF VAR.

Son kahvaltı tabağını da masaya yerleştirdikten sonra sevinçle ellerimi çırpıp masayı süzdüm.Mükemmel hazırlamıştım!Sevinçle adımlarımı merdivenlere yönlendirerek yukarı çıktım.Odaya girdiğimde Bora hala derin uykusundaydı.Gülümseyerek arkasına yattım ve elimi saçlarına getirip oynamaya başladım.Bir kaç mırıltı çıkardığında yüzüne doğru eğildim.

''Bora.''dedim fısıltıyla.Hiç takmadığın da kaşlarımı çattım.

''Hadi bak muhteşem bi kahvaltı hazırladım.''dedim.Hala uyanmamakta kararlıydı.Tam üstünden geri çekiliyordum ki eli bileğimi kavrayıp beni yanına attı.

''Nerede benim günaydın öpücüğüm?''dedi sırıtarak.Gözlerimi devirdim ve kalktım.

''Ebende Bora.Kalkıcaksan kalk okula gidiceksin.''diyerek odanın kapısına yöneldim.

''Hayır anne gitmeyeceğim.''dediğinde durarak ona döndüm.

''Niyeymiş o?''dedim bana anne demesini umursamadan.

''Çünkü sevgilimle iş bakacağız.''dedi.Elimde olmadan gülümsedim.

''Hayır yavrucuğum.Eğer senle iş bakarsak ben iş bulamam.''dedim gözlerimi kısıp.

''Bu yüzden geleceğim zaten.''dedi 32 diş sırıtarak.Kafamı iki yana sallayarak odadan çıktım ve aşağı indim.

***

''Bak burası güzele benziyor.Hem garson da arıyorlarmış.''dedim Bora'ya dönüp.O gözlerini devirirken elinden tutup içeri sürükledim.Garsonlardan biri gülümseyerek yanımıza geldi.

''Buyrun efendim.''dedi genç çocuk.

''Şey,ben iş için gelmiştim.''dedim gülümseyerek.Bora'ya baktığımda etrafı süzüyordu.

''Klima var mı burada?''dedi çocuğa dönüp.Ne kliması be?Wutufuk.

''Evet var efendim.''dedi çocuk şaşkın şaşkın bakarak.

''Açık mı şuan?''dedi Bora.Ne diyor bu çocuk.Hayır neden yanımda getirdiysem!

''Evet açık efendim.''dedi çocuk aynı bakışlarla.Bora dudaklarını büzerek kafasını iki yana salladı.

''Çalışırken terliyorsunuzdur ve bu klimalarda buz gibi açık.Hasta olma tehlikesi var.Beğenmedim burayı!''dedi Bora ve elimi tutarak adımlarını kapıya yönlendirdi.Ne!Oha artık!Salak galiba ya.Hızlıca elimi çektim.

''Bora'cığım saçmalamaz mısın lütfen?!''dedim sinirle.O kaşlarını çatarken ben çocuğun yanına dönmüştüm.

''Acaba patronunuz nerede?''dedim gülümseyip.

''Buyrun sizi yönlendireyim ben.''diyerek önden yürümeye başladı.Bende arkasından onu takip ettim.Kısa bire koridorun sonunda bir kapıya geldik.Elimi kavrayan bir el hissettiğimde arkamı döndüm.Bora etrafa ateş saçan gözlerle bakıyordu.Onu takmadan odaya girdim.Masa da bilgisayarıyla ilgilenen orta yaşlarda bir adam vardı.Gözleri bizi bulduğunda gülümsedi.

''Aa merhaba buyrun oturun.''dedi ayağı kalkarak.Gülümseyerek elini sıktım ve oturdum.Bora da soğuk bir şekilde elini sıktı ve karşıma oturdu.