Bir Mahmut Tuncer Vakası!

9.4K 359 107
                                    

Yeni bölümle merhabalar!Umarım keyifle okursunuz!Okuyanlara,yorum yapanlara ve vote verenlere teşekkür ediyorum ^^ Sizi seviyorum iyi okumalar!

Yeni bölüm +29 vote ile gelir.

Medya da Bora O.O (bir miktar içinden kalp krizi geçirdi)

Eğlenceli herhangi bir şarkı ile okuyabilirsiniz!

''Biraz daha zeytin ister misin Bora'cığım?'' dedi annem zeytin tabağını Bora'ya uzatarak.Bora hafifçe gülümseyerek tabağına bir kaç zeytin itti ve teşekkür etti.Annem memnun bir şekilde gülümseyip tabağı yerine geri koydu.Babam bir şey demeden hızlı hızlı yemeğini yemeğe devam ediyordu.

''Ee Bora annen ve baban nasıl?''dedi annem sessizliği bozma ihtiyacında bulunup.Bora ilk başta bana baktıktan sonra gözlerini anneme çevirdi.

''Yoğunlar.Bilirsiniz çok çalışıyorlar.''dedi Bora önünde ki yemeğe dönerken.

''Evet babanı zaten az çok tanıyoruz.Çok iyi biri.Ama annenle tanışmadık.Değil mi Barış?''dedi annem gülümseyerek babama dönüp.Ben beklentiyle babama bakarken babam kafasını önünde ki yemekten kaldırmadan sadece sallayıp onaylayan mırıltılar çıkardı.Bu benim göz devirmeme neden olurken Bora'ya döndüm.O da gitmemiz için bana bakıyordu zaten.Ayaklanarak anneme döndüm bu sefer.

''Anneciğim biz gidelim ufaktan.Geç kalacağız okula.''dedim ve sandalyenin arkasında ki ceketimi alıp giydim.Bora çoktan kapıya varmıştı.Bende arkasından gittim ve annemde arkamdan geldi.Annem ve Bora tokalaştıktan sonra ben anneme sarıldım ve öptüm.

''Akşama görüşürüz tatlım.Bora,istersen akşam yemeğine de bize gel.''dediğinde annemin çitayı yükseltmesi beni şaşırttı ve şaşkınlıkla anneme baktım.Bora'ya baktığımda gülmemek için kendini zor tutuyordu.Gözlerimi kıstım.

''Biz Bora'yla konuşuruz ben sana haber veririm anneciğim.''dedim ve kapıyı açarak Bora'nın çıkmasını bekledim.Bora anneme el salladıktan sonra gülerek dışarı çıktı.Bende gülecektim ama şuanlık ciddiyetimi bozmak istemiyorum.Kapıyı kapattıktan sonra ağzımdan ufak bir kahkaha çıktı ve zıplayarak Bora'nın arkasından gelerek ona yetiştim ve koluna girdim.

''Annem çitayı yükseltiyor.''dedim gülerek.Bu dediğime o da güldü ve anahtar ile arabanın kilidini açtı.

''Sanırım annen senden çok beni evladı gibi görüyor.''dedi o da gülerken.Sürücü kapısını açıp arabaya bindiğinde ben de kaşlarımı çatarak ön yolcu koltuğunun kapısını açtım ve bindim.

''İyi bir şey mi bu?''dedim ona dönerek.Bu dediğime gülümsemesi daha bir genişledi.Allah'ım ya gülümsemesini sevdiğim çocuk.Aşığım sanırım.Böyle gülerken kısılan gözlerinden öpesim geliyor.Ben yüzüne hayranlıkla bakarken o önüne döndü ve arabayı çalıştırdı.

''İyi bir şey tabii.Resmen beni damat olarak kabul etmişler.''dedi Bora.Bu dediğine utanırken bende yüzünü süzmeyi bırakıp önüme döndüm.

''Annem kabul etmiş olabilir ama babamın o kadar kolay bunu kabul edeceğini sanmıyorum.''dedim.Bora kaşlarını kaldırarak ve gülerek yüzünü kısa bir süreliğine bana döndürüp tekrar yola döndü.

''Yani beni damat olarak kabul etmelerini istiyorsun?''dedi gülerek.Bu dediği yüzüme geniş bir gülümseme yerleştirmeme sebep oldu.Ve bir anda uzaklara dalarak Bora'yı damatlıkla hayal ettim.

-Yankı'nın Hayaline Geçiş Yapıyoruz-

Dalgaların hafifçe kıyıya vurduğu,altın sarısı kuma sahip büyük bir sahildeyiz.Önümde uzun bir kırmızı halı ve kenarlarında beyaz çiçeklerle sarmalanmış uzun mumlar.Niye her şey uzun olmuş burada?KISAYIM DİYE Mİ?Her neyse hayalimin içine etmeyeceğim.Kırmızı halının sonunda sarmaşıklarla sarmalanmış kapı gibi bir şey.Adını bilmiyorum.Ama genelde hristiyanların düğünlerinde kullanılıyor.BENCE SİZ ANLADINIZ.Her neyse.Ve hemen onun altına,beyaz gömleğinin üzerine siyah takım elbisesiyle bir Bora.Saçlarını havalı bir şekilde yana doğru attırmış ve saçları çok mükemmel.Saçları gerçekten çok fazla mükemmel.Beyaz gömleğinin üzerinde ki siyah papyonu.Baştan aşağı Dünya'nın en yakışıklı damadı.Kesinlikle en mükemmeli hem de.Ayrıca yüzünde o her şeyi etkisi altına alabilecek gülümsemesi.Elini bana uzatmış..

MR.ÖKÜZ (Cameron Dallas)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin