Bölüm 5 •Eliz•

27.9K 1.4K 361
                                    

Uzun bir aradan sonra hepinize merhaba!.
•••
Selen Gündüz

Depresyonik havamdan gram kurtulamamıştım.Okul günü olduğunu delirmiş gibi çalarak belli eden telefonumu sinirle kapatmıştım.Güne mutlu başlamak,keyifle hazırlanmak içim feda edeceğim birçok şey vardı.Lakin bunlardan olmayan tek şey Karahandı.O bu halde olmamın tek sebebiydi.Tam karşımda bulunan aynaya,umursamazca baktım.Kabaran saçlarım,beyaz tenli olmanın kabusu olarak gönderilmiş mor uykusuzluk halkaları ile berbat görünüyordum.Sabahın ilk saatleri bile olsa,her dakika o kötü güzelliği ile beni çaresiz bırakılınız hatırlayıp,sinirleniyordum.Sessizlik tüm kelimelerine karşılık,hayali bir duvar örmüş gibiydi.Kocaman bir okyanus olsa dahi,küçük bir balık olarak bile beni kabul etmiyordu.Sinirle kalktım ve banyoya girdim.Onu daha fazla düşünmek istemiyordum.Rutin işleri hallederken,saçlarımı saçma sapan bir şekilde topladım ve elime gelen ilk şeyleri giydik.Oldukça depresif olacağım aşikardi.Bunun aksini söyleyen bir görünüşe ihtiyacım yoktu.Telefonumu elime alırken,boş çantamı omuzuma taktım ve odamdan çıktım.Hava bugün oldukça güzeldi ve depresyonda olmasaydım mükemmel bir gün olabilirdi.Kek kokusu odamdan çıkar çıkmaz kendini belli etmişti.O leziz kokuyu takip ederek mutfağa kadar ilerledim.Depresyonik ruh halim,fazlasıyla açtı.Fırından yeni çıkardığı keki,dikkatlice başka bir kaba aldı.Ispanaklı keki ile dağılmadığı için gurur duyuyordu.Beni fark edince,mırıldandığı şarkıyı yarıda kesip gülümsemişti.Poyraz'a karşı ne kadar sinirli olsa da,eve gelince tüm siniri geçmişti.

"Kuzey için "

Ispanaklı keki,Kuzey'den başkasına yapmazdı.Bunda ıspanağı sevmememin büyük bir katkısı olduğunu da söylemeliyim.Kuzey,yeni uyanmış bir şekilde gözlerini ovuşturarak mutfağa girmişti.Yüzünü bile yıkamadan,kekin kokusuna gelmişti.

"Cennette olmalıyım,bu koku...Harika"

Annem onun bu haline karşılık,gülümsemişti.İkiside birbiri ile harika anlaşıyordu.Sanki,Kuzey onun kayıp oğluymuş gibiydi.Kuzey annemi öpüp,yanıma doğru gelmişti.Omuzuma kolunu atıp,çantamın düşmesine sebep olmuştu.

"Aşk yaralı kuşumuz nasılmış bugün?"

Gülümsemeye çalıştım.Hâlâ Poyraz'ın sevmediği biriydim.Bu beni nasıl yapardı,emin olamıyordum.Kuzey,ayılmak için yanımızdan uzaklaşmıştı.Annem tedirgince,sessiz kalmam üzerine bana bakmıştı.Kahvaltı masasına oturmak üzereyken çalan kapı ile,huzursuzca anneme bakmıştım.Kapıyı açmasını umuyordum fakat o bunu umursamamıştı bile.Pes ederek,kapıyı açmak için yürümeye başladım.Ben yavaşça yürürken,kapıdaki sabırsız kişi hızla zile basmaya devam ediyordu.Çalan kapı gittikçe sinirimi bozuyordu.Nihayet kapıya ulaşmayı başardığımda,kaşlarımı olabildiğince açıp bu kadar sabırsız olan kişiye çemkirmek için hazırlandım.

"Ne var yani,geç açtıysak ne var?.Açacağım elbet değil mi?!"

Karşımdaki Poyraz Karahan,tek kaşını kaldırmış bir şekilde bana bakıyordu.Sabah sabah,halüsinasyon görmeye başlamış olmalıydım.Başka hiçbir açıklaması yok.Rabbim ulaşamayacağım eti,halüsinasyon ile bana sunuyordu.

"Günümü ilk saniyesinden nasıl berbat edebiliyorsun inan anlamıyorum bile"

Sabahın ilk mızırdanışı,Poyraz Karahan tarafından yapılmıştı.Gözlerimi birkaç kez kırpıştırarak ona baktım.Baştan aşağı simsiyahtı.Karışmış saçlarını,düzeltme zahmetine bile girmemişti fakat böyle bile yakışıklıydı.Onu hiçbir dağınıklık,çirkinleştiremiyordu.

"Sen ne arıyorsun burada!"

Kuzey farklı bir ses yomunda sormam gereken soruyu benim yerime sormuştu.Poyraz Karahan'ı kapıma getiren sebep,merak edilesiydi.Yeni bir tartışma olmaması adına aralarına girip,Kuzey'i kapıdan uzaklaştırdım.Beni korumak istemesini anlıyordum fakat kısmetimi kapatmasına izin vermeyeceğimi bilmeliydi.

Mafya Lisede Poysel •Tamamlandı•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin