Bölüm 31 •Ölüme Açılan Adım•

16.2K 771 505
                                    

Bu kitabi yazmadığım günleri sayacak kadar benimsediğiniz,okyanusunuz olarak kabullendiğiniz için teşekkür ederim.Beklettiğim için çok üzgünüm,en iyisi olana dek beklemek,size en iyisini sunmak için biraz beklemem gerekti.Keyifli Okumalar

***

Selen Gündüz

Büyülü sözlerle zihnimi çevreleyen,beynime sarmaşıklarını bırakan,dev bir bela agacının gövdesine oturmuş gibi hissediyordum.Silahlar çekilmişti,birbirlerinin ölüm noktaları olarak belirledikleri noktaya doğrutulan silahın ucu bir anda kahkahalar eşliğinde havaya doğru çevrilmişti.Herkes bir el ateş edecek şekilde tetiğe bastığında Poyraz'ın elini tutup onu girdiğimiz kapıdan çıkarmak istemiştim.Ölmek istemiyordum.Ölmek şuan kesinlikle seçimim olamazdı.Poyraz benim boşa olan uğraşımı sonlandırarak kendine doğru hızlıca çekti.

"Küçük civciv bu sadece bir karşılama töreni,açılış bir nevi"

Inanamayarak ona baktım.Böyle bir açılış töreni nasıl olabiliyordu aklım almıyordu.Saçmalığın daniskasıydı olanlar.Poyraz çenemden tutup adamların olduğu yere bakmamı sagladığında itaatkar bir şekilde etrafıma baktım.Çenemdeki karıncalanma hissi ile ilk defa karşılaşıyordum.Tuttuğu yerde küçük böcekler geziniyordu adeta.

"Bak,buradaki tüm adamlar birleşşe,yine seni öldüremezler.Sen benimlesin."

Zehirli sözcükleri tatlı bir tınıyla adeta maske değiştirerek kulaklarıma doluyordu.Sanki en sevdiğim yemeklerle dolu koskoca bir masa etrafında trilyonlarca gülen Poyraz var gibi hissettirmişti.Saçmaydı,rüzgar gittikten sonra nasıl uçurtma uçurmaya çalışmak boş ise buda öyleydi işte.

"Doğru,fiziksel bir acı belki o kadar ölümcül bir duruma getirmezde...gider senin tek kelimende ölürüm değil mi?.Işte seninleyim,senle olmak her şekilde ölmek demek.Sanki tanrının verdiği bir lütufmuşcasına övmeyi bırak kendini.Sen tanrının verdiği en ölümcül cezasın!"

Içimdeki acıyı dile getirmek beni zorlamıştı.Kendimi buzlaştırmak istemem,buzlaştığım anlamına gelmiyordu.Buzlaşmak demek,Poyraz Karahan olmak demekti.Bense bunu ucundan yakalayabiliyordum.Belkide yakaladığımı sanıyordum.Böyle bir ortamda belkide böyle bir deneyimi asla yaşayamazdım.Lakin böylesine acıda hissedemezdim gibiydi.

"Erik gibisin,kütür kütür"

Poyraz'dan duyduğum saçma sapan cümle üzerine ellerimi ondan çektim.
Hissettiğim şaşkınlık beynimde yankılanan cümlesi ile sürekli artış halindeydi.

"Ne dedin sen?!"

Şaşkınlıkla bağırmama engel olamamıştım.Lakin kalabalık cehennem grubunun son kahkahaları yüzünden söylediğimi sadece Poyraz duyabilmişti.Kendisi bile ne dediğini aslında anlamış değil gibiydi.

"Hadi gidelim,burada dikkat çekmemeliyiz"

Sorumu yok sayıp elimi yeniden tutup ayaklanan cehennem grubuna doğru çevirdi rotamızı.Buradaki adamları cehennem grubu diye adlandırıyordum.Çünkü aralarında olmak bana kan dolu bir havuzda yüzüyormuş hissi veriyordu.Mide bulandırıcı gülümsemelerinin altında başkalarının acı dolu son kelimeleri gizliydi.Elimi tutan adam,onların belkide ele başıydı.Bu his tüm beynimi donuklaştırıp bazen kendimden tiskinmeme yol açıyordu.Ortam bir anda Poyraz'ın girmesi ile keskin bir sessizliğe ev sahipliği yapmaya başlamıştı.Cehennem grubu onu görür görmez elindeki içecekleri masaya bırakıp herkes aynı anda saygıyla eğildi.Sanki o bir kralmış gibiydi.Beynimde canlanan Kral profilini açıklamaya hangi kelimeler yeterdi bilmiyordum.

"Burası için şuan Kral ve Kraliçeyiz.Bu bir kraliyet balosu gibi,beyninde canlandırabileceğin masal için birkaç yaratıcı sahne yaşayacağız.Lakin sonrası Poyraz'ın masalı için olacak"

Mafya Lisede Poysel •Tamamlandı•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin