Bölüm 19 •Huzur Kolları•

20.2K 974 359
                                    

Umarım beğenirsiniz,keyifli okumalar :*

Bu bölüm @sinemmzn adlı kullanıcıya ithaf edilmiştir.

***

Poyraz Karahan 

"Onun ona iyi geldiğini inkar edemezsin"

Tan'ın Selen'i övmeleri beni sıkmıştı ama o sıkılmış gibi durmuyordu.Haklı olduğu noktalar yok değildi.Belda onu çok sevmişti ve son birkaç saattir geçmişte yaşadığımız o olayı hiç hatırlamamıştı.

"Ölmek istediğini inkar edemezsin.Eğer bir kez daha onun hakkında ve sikik sendrom hakkında saçmalarsan kafanı kızartma makinesine sokar,beynini kızartırım.Bedenine yükleyeceğim elektriğide unutmasan iyi edersin!''

Psikolog olabilirdi,psikoloji adına birçok okulda bitirmiş olabilirdi ama burada benimle beraber olan ikinci bir ruh hastasıda oydu.Gülerek mor kızartma makinesini kucağına aldı.

"Bunu cinayet aracı olarak mı kullanacaksın,bunu sevmedim.Patatesten nefret ederim"

Göz devirerek yanından ayrıldım ve Selen'le Belda'nın yanina gittim.Ayaklarını önlerindeki masyaa uzatmış olan Belda'nın gözleri dolmuştu.Endişe ile yanına giderken gözleri hala televizyondaydı.Koltuğun yanına çöküp ellerini tuttum.

"Neden ağlıyorsun ay ışığım?"

Gözleri kısa bir süreliğine beni bulmuştu fakat sonra tekrar televizyona dönmüştü.Yanında oturan sarışına döndüm bu kez.Sarı saçları omuzlarının üzerinden karışık bir şekilde dökülmüştü.Gözlerinden akan yaşlar çenesinden süzülüp boğazına doğru akıyordu.Kaşlarını çatarak iki aptala baktım.O kadar telaşlanmıştım fakat onlar aptal bir filme ağlıyorlardı.Televizyonun ekranına sinirle baktım,ağlamalarına neden olacak sahneyi merak etmiştim.Daha önce Belda'yı hiç bir film için ağlarken görmemiştim.Filmdeki gerçekten aptal gibi görünen erkek ve kız koşarak birbirine sarılırken Selen'in hıçkırıkları kulaklarıma dolmuştu.Belda'ya baktığımda onunda hıçkırıklarını yuttuğunu görmüştüm.Canları sıkıldığı için mi ağlıyorlardı yoksa aptal filme mi ağlıyorlardı anlayamamıştım.Televizyonun önüne geçip düğmesinden kapatırken sonunda varlığımı fark edebilmişlerdi.Selen elindeki peçeteye varlığımızı hiç umursamadan sümkürürken tepkisiz bir şekilde ona bakmıştım.Peçeteye sümüğünün yapıştığını bile duymuştum,kulak ve göz zevkimin fazlasıyla bozulduğunu hissediyordum.Belda göz yaşlarını silerken

''Bitmişti zaten abi,teşekkürler'' dediğinde zamanlamama küçük bir küfür savurmadan edememiştim.Filmin heyecanlı yeri diye düşünüyordum oysa ki.

''Siz aptal mısınız yoksa bu küçük bir tiyatro gösterisi mi?''

Sorum üzerine fazlasıyla duygulanmış olan Selen bana yastık fırlatmıştı.Kaşlarını çatıp başka bir peçete çıkarırken kızarmış yanaklarına ve kızarmış burnuna baktım.

''Sus sen,duygusuz bir adama yabancı olan bir sahnedeyiz şuan,yönetmen susmanı istiyor...''

Daha sonra Belda'yı koluyla dürtükleyip ''Dimi kız?'' diye sordu.Belda yavaşça kafasını salladığında göz devirdim.Kısa sürede Belda Selen'e nasıl ısınmıştı bilmiyordum.İlişkileri tereddütte kalmama neden oluyordu.Onların iyi bir arkadaş olacağına inancım kesinlikle yoktu.Belda ağızını eli ile kapatıp esnedi.

''Bu kadar yeter,Tan bana ilacımı verde yatayım artık''

Tan'a uykulu bir şekilde baktı.Her gece onu rahatlatacak bir ilaç kullanıyordu ve bu onun zihnini rahatlatıyordu.Tan yavaşça kafasını sallayıp merdivenin ilk basamağına doğru bir adım attı ve onu bekledi.Selen'e göz ucuyla baktım,ellerinin tersi ile gözyaşlarını silip burnunu içine çekti.Bir film için ağlamaları saçma ve sinir bozucuydu.Belda kollarını boynuma sardığında onu sımsıkı sardım.Biliyordum,bu çok hoşuna gidiyordu.

Mafya Lisede Poysel •Tamamlandı•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin